Gazete Vatan Logo

Savcıdan demokrasi dersi

14 aydır tutuklu bulunan 3 öğrenciyle ilgili davada Savcı şaşırtıcı bir çıkış yaptı...

Legal derneğin eylemine katılana ceza veremezsiniz

Başbakan’ın Erdoğan’ın, “Roman Buluşması” toplantısında, “Parasız eğitim istiyoruz” pankartı açtıkları için 14 aydır tutuklu bulunan 3 öğrenciyle ilgili davada Savcı şaşırtıcı bir çıkış yaparak öğrencilerin tahliyesini istedi

Sivil toplum örgütlerinin Türkiye’de sıkça kötüye kullanıldığını vurgulayan Savcı, “Yasaklama kararı olmayan dernek ve STK’ların eylemlerine katılanlara ceza sorumluluğu yüklenemez” dedi. Ancak tahliye talebi reddedildi

Başbakan Erdoğan ’ın 14 Mart 2010’da katıldığı “Roman” açılımı toplantısında “Parasız eğitim istiyoruz, alacağız ” pankartı açan öğrenciler Ferhat Tüzer ve Berna Yılmaz gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Öğrenciler hakkında “örgüt üyesi” oldukları iddiasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. 14 aydır tutuklu bulunan öğrenciler dün yine hakim karşısındaydı.

‘Nereden duydunuz?’

Karar beklenen duruşmada savcı Kasım İlimoğlu, esas hakkındaki görüşünü açıklamadan önce sanıklara soru sormak istediğini söyledi. Savcı İlimoğlu, sanıkların eylemlerin yapılacağını nereden öğrendiğini ve eylemde ismi geçen derneklere üye olup olmadıklarını sordu. Sanık Tüzer, derneklere üye olmadığını ve eylemleri basından öğrendiğini söyledi. Diğer tutuklu sanık Berna Yılmaz ise Gençlik Federasyonu’na üye olduğunu ancak eylem yeri ve zamanını basında öğrendiğini belirtti.

Gönüllü olup olmadıkları

Savcı Kasım İlimoğlu, emniyette sanıklar aleyhine ifade veren Anıl Osman Çelik ’in tanık olarak dinlenmesini istedi ancak talebi reddedildi. Bunun üzerine esas hakkındaki görüşünü açıklayan Savcı İlimoğlu beklenmeyen bir çıkış yaptı. Sanıkların eyleminin basın açıklamasına katılmak olduğunu, bu toplantıların Haklar ve Özgürlükler Cephesi, Halk Cephesi ve Gençlik Federasyonu isimli dernek ve oluşumların organizasyonunda gerçekleştirildiği belirten İlimoğlu, “Sanıkların terör örgütünün üyesi olarak, örgütün varlık ve amacını bilerek, hiyerarşik yapıda faaliyet ve eylemlerini benimseyerek gönüllü olarak bu faaliyetlere katılıp katılmadıkları araştırılması gerekir” dedi.

Sorumluluk devlete ait

Dernek ve sivil toplum örgütlerinin terör örgütleri ile bağlantısının davanın özünü teşkil etmediğini belirten Savcı İlimoğlu, “Anayasada düşünceyi açıklama özgürlüğü ile gösteri ve yürüyüş düzenleme hakkı ayrıntılı olarak anlatılıyor. Eylemler silahsız ve saldırısız toplantı ve yürüyüşler önceden izin almadan dahi yapılabiliyor. Demokratik toplumlarda ifade özgürlüğü ve onun etkin olarak kullanımı için gerekli düzenlemelerin kanun koyucu ve idare tarafından düzenlenip alınması gerekir. Sivil toplum örgütlerinin ülkemizde sıkça görülen kötüye kullanılmaları ve yönlendirilmeleri konusunda bireyi koruyacak önlemlerin ve iyiyi kötüden ayıracak ölçütlerin devlet tarafından alınması gerekir. Haklarında kapatma ve yasaklama kararı bulunmayan dernek ve sivil toplum örgütlerinin eylemlerine katılan sanıklara sırf katılımlarından dolayı ceza sorumluluğu yüklenemez” diye konuştu.

Haberin Devamı