29 Mart’ın kazananları

Haberin Devamı

-Her ne kadar birileri ısrarla AKP’nin güven tazelediğini kanıtlamaya çalışsalar da 29 Mart yerel seçimlerinin ilk ve en büyük kaybedeninin iktidar partisi olduğu ortada. Eğer Erdoğan’ın dediği gibi bu yenilginin sonuçlarından ders çıkarılacak ve gereği yapılacaksa bir dizi uygulama ve değişiklikle karşı karşıya kalabiliriz. Kabine revizyonu, parti üst yönetimi ve TBMM Grup yönetiminde değişiklik gibi tartışmaları yarına erteleyip bugün 29 Mart’ın galiplerini ve öne çıkan isimleri ele almak istiyorum:

Esas galip MHP: Bu seçimlerin tartışmasız en kârlı çıkan partisi MHP oldu. Öyle ki MHP’nin büyük sıçrama yaptığı on yıl önceye döndüğünü bile ileri sürebiliriz. MHP 1999 yerel seçimlerinde bu seferkinden sadece bir puan fazla almıştı. MHP 29 Mart’ta Niğde’yi AKP’ye, Iğdır’ı DTP’ye kaptırmak -ki başkan Nurettin Aras seçime kısa süre kala AKP’ye geçmişti- dışında genel olarak başarılı bir performans gösterdi. MHP DSP’den Bartın’ı aldı. İktidar partisindense muhtemelen 7 il belediyesi kazanacak. Zira Adana’da Aytaç Durak, Karabük’te Rafet Vergili’nin durumları bu yazı yazılırken henüz kesinleşmemişti. MHP’nin en büyük başarısı, hiç kuşkusuz, eğer resmileşirse Adana olacak. Bunun ne kadarı Durak’ın, ne kadarı partinin eseri olduğu tartışılır ancak MHP 1999’da Erzurum’dan sonra ilk kez büyükşehir kazanmış olacak.

Diğer beş ilden tartışmasız en önemlisi Manisa. MHP’den seçilen Manisaspor eski Başkanı Cengiz Ergün, hem Bülent Arınç, hem de AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi’yi hayli zor durumda bırakmış olmalı. İkinci sırada Balıkesir ve burada seçilen İsmail Ok geliyor. Bu arada beş yıl sonra belediye başkanlıklarını devralan Isparta’da Yusuf Ziya Günaydın ile Uşak’ta Ali Erdoğan’ı da hesaba katmak gerek. Fakat MHP’de yerel yönetim denince akla iki isim geliyor: 29 Mart’ta Kastamonu’da üçüncü kez seçilen Turhan Topçuoğlu ile Ankara Büyükşehir yarışında şaşırtıcı bir başarı elde eden Mansur Yavaş.

Güneydoğu’da hiç, Trakya’da pek etkili olamayan MHP esas çıkışını İç Ege, Akdeniz ve Batı Karadeniz’de yaptı; yani taşradan kente doğru yönelişini bu sefer de sürdürdü. Bununla birlikte İç ve Doğu Anadolu’da AKP’nin en büyük rakibi olma özelliğini de korudu. Önümüzdeki dönem AKP’yi en fazla rahatsız edecek partinin MHP olacağını kestirebiliriz. Fakat bunun gerçekleşebilmesi için MHP’nin yeni konumuna uygun daha kentli bir söylem geliştirmesi ve bu profile uygun yeni isimleri vitrine çıkarması gerekebilir.

İkinci galip DTP: DTP bütün olanaksızlıklar ve sağdan soldan (devlet, hükümet, İmralı, Kandil) baskı ve engellemelere rağmen çok çarpıcı bir sonuç elde etti. Oy oranını çok fazla artırmamakla birlikte üç yeni il ve çok sayıda yeni ilçe belediyesi kazandı ve elindeki kaleleri teslim etmedi. Öncelikle DTP’nin en sivrilen isminin Diyarbakır’da yüzde 60’ı aşan Osman Baydemir olduğunu vurgulayalım. Zaten parti içinde önemli bir yeri olan Baydemir bu sayede gücünü daha da artırdı. AKP’nin çok ciddi asıldığı Batman’da genç Nejdet Atalay da hayli başarılı oldu. Fakat henüz 32 yaşında olan ve Öcalan’ın avukatları arasında yer alan Bekir Kaya’nın Van’da yüzde 51 oyla AKP’li Bekir Yenigün’ü devirmesi bu seçimin en dikkate değer olaylarından biri oldu. Siirt’te de yıllarca hapis yatan eski DEP Milletvekili Selim Sadak, belediyeyi AKP’den alarak Erdoğan’ı özel olarak rahatsız etti. Ayrıca Iğdır’da AKP-MHP kavgası sayesinde aradan sıyrılan Mehmet Nuri Güneş’i ve Mersin’de beş yıl sonra yeniden Akdeniz ilçesini kazanan Mehmet Fazıl Türk’ü de anmak gerek.

DTP’nin bu başarısı AKP’nin Kürt politikasının iflas ettiğinin kanıtı olarak görülebilir. Başbakan Erdoğan herhalde DTP’yi daha fazla yoksayamayacaktır. Zira PKK’nın silahsızlandırılmasının tartışıldığı şu günlerde DTP realitesinin baypas edilmesinin imkansız olduğu açık. Fakat DTP’nin bu yeni sürece olumlu anlamda nasıl katkı sağlayabileceği de kuşkulu. DTP’nin bu sayede PKK karşısında belli bir özerkliğe kavuştuğunu söyleyebiliriz. Fakat bunun ayarını çok ince yapmaları gerekiyor. Bir de, eğer bu sonuçlara bakıp iyice uzlaşmaz bir tutum içerisine girme ihtimallerini de akılda tutmak lazım.

Gizli galip CHP: İlk gün yapılan yorumlarda CHP’nin birkaç puan artırmış olmasına bakıp, bu partinin galip olmadığı, hatta mağlup olduğu ileri sürülebildi. Büyük ölçüde Baykal antipatisinden kaynaklanan bu yaklaşımın isabetli olduğunu düşünmüyorum. Önce CHP’nin sadece Trabzon’u kaybettiğini ve zaten bu ili tutmasının imkansız olduğunu hatırlayalım. Ardından AKP’den aldığı illere bakalım: Zonguldak, Sinop, Tekirdağ, Giresun, Antalya ve Aydın. Erdoğan’ı bu seçimde en çok Antalya’nın yaraladığı anlaşılıyor. Prof. Mustafa Akaydın sürpriz bir şekilde 2004’te DYP’ye gitmiş olan oyların büyük çoğunluğu alarak CHP’nin oylarını 15 puan artırdı. Bir diğer sürprizse Aydın’da yaşandı, MHP, AKP ve DP’nin kıyasıya rekabetinden istifade eden Özlem Çerçioğlu seçilmeyi bildi. CHP’nin bu seçimde en parlak isimleriyse kesinlikle İzmir’de Aziz Kocaoğlu ile İstanbul’da Kemal Kılıçdaroğlu-Gürsel Tekin ikilisi oldu. AKP’nin başlarda kolay lokma gördüğü Kocaoğlu, hem selefi Ahmet Piriştina’dan daha çok oy aldı, hem de yarattığı rüzgarla iktidar partisinin İzmir’de tek bir belediye bile kazanamamasında etkili oldu.

Kılıçdaroğlu için çok söz söylendi ancak onun başarısının ardında eski CHP İl Başkanı Tekin’in olduğu muhakkak. 1980 ortalarının RP’sini andırır bir örgütlenme ve seçim stratejisi hayata geçirmiş olan Tekin, eğer Baykal’dan gerekli desteği görür ve Kılıçdaroğlu ile birlikte hareket etmeyi sürdürürse CHP’yi parlak günler bekliyor olabilir. Zira 29 Mart sonuçları CHP’nin yeniden büyük şehir partisi olduğunu kanıtladı. Şöyle ki Türkiye’nin kalbi olan İstanbul, Ankara ve İzmir’de belediye seçimlerinde AKP 4 milyon 666 bin toplam oy almış gözükürken CHP onun yaklaşık 100 in oy gerisinde kaldı, 4 milyon 478 bin oya ulaştı.

Diğer galipler: DSP adına Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen, Ordu’da Seyit Torun, İstanbul Şişli’de Mustafa Sarıgül; Yalova’da akrabalık ilişkileri sayesinde DP’den Yakup Koçal; Muhsin Yazıcıoğlu’nun memleketi Sivas’ta BBP adayı Doğan Ürgüp 29 Mart’ın diğer galibiyet öykülerine imza attılar. Ama bu seçimin en büyük galibi hiç tartışmasız Şanlıurfa’da Ahmet Eşref Fakıbaba oldu. Erdoğan’ı “ceketinizi yollasanız seçilir” diye şaşırtan AKP Şanlıurfa milletvekillerinin yerinde olmak istemezdim doğrusu.

YARIN: 29 MART’IN KAYBEDENLERİ

DİĞER YENİ YAZILAR