Yaş 42... Hayatın dönüm noktası...

42 yaşında olduğum o yazı çok iyi hatırlıyorum...

Hayatımın en bildik şehirlerinden birinin havaalanına iniyordum...

Atina havaalanına...

***

Şehir bildik ve tanıdıktı...

Oysa ben hiç alışık olmadığım bir ortamda şehre iniyordum...

Havaalanlarında araba kiralamaya alışık değildim...

Yalnız veya sevgilimle seyahat ettiğimden, havaalanından araba kiralamak gibi, külfetli işlerle uğraşmazdım...

Taksiye atlar, rezervasyon yaptığım otele giderdim...

Araba kiralayacaksam otelden kiralardım...

***

Oysa bu kez, böyle olmuyordu...

Arabayı havaalanından kiralamak zorundaydım... İnanılmaz bir bagajımız ve yükümüz vardı...

Çocuk arabası gibi, hayatımda taşımadığım bir şey, ayrıca bizimle birlikteydi...

Araba kiralayacak, bütün bagajları arabaya yükleyecek, sonra da hayatıma annesiyle yeni giren minik kız ve bakıcısıyla birlikte, otele hareket edecektik...

***

Birkaç ay önce, yalnız yaşayan bir adamdım...

Hayatı paylaşmaya başladığım kadının birkaç aylık çocuğu; bir anda hayatıma giriyor, beni aniden, “minik bebekle bir yaz tatiline” çıkartıyordu...

Haberin Devamı

Bir yıl sonra 43 yaşımda; SHOW TV’den ayrılacağımı ve meslek hayatımın da tamamen değişeceğini bilmiyordum...

***

Bir değişim geliyordu...

Bütün hayatımı, kodlarımı, hayata bakışımı sorgulayacak bir değişimdi bu...

Değişmemi söylüyordu hayat...

Aksi halde eski kodlarla yeni hayatı sürdüremeyeceğimi, tebliğ ediyordu Atina havaalanında bana...

Tebligat bir sene sonra gelecek “kariyer değişikliğinin de tebliğiydi...”

Bir şeylerin değiştiğini görüyordum...

Ama değişimin bu denli büyük olacağını anlayamıyordum...

HUYSUZ İHTİYARIN DOĞUMU...

Bizler ailemize yüklenmiş genetik kodlarımızla, dünyaya geldikten sonra edindiğimiz öğretilerle, hayata bakarız, onu okumaya çalışırız, olaylara reaksiyon veririz...

42 yaşına kadar, genetik kodlar, anne babadan aktarılan yaşam öğretileri hayatımıza yön verirler...

***

Olaylar karşısında gösterdiğimiz tepkiler, öğrendiğimiz kodlarda ve şifrelerde gizlidirler... İnsan hayatı 7’şer yıllık dönemler ve daireler şeklinde sürer...

***

Artı eksi bir yıllık değişimle 42 yaş civarında hepimizin hayatı önemli bir hesaplaşmaya sahne olur...

Haberin Devamı

Hayatımızda çok önemli olan lastiklerden biri patlar...

***

Bu bir erkek için, çok iyi gittiğini düşündüğü işinde, meslek hayatında, kariyerinde bir duvara çarpma biçiminde olabilir...

Kadın ve erkeğin yıllarca çok güvendiği evliliklerinin kurumunun çökmesi şeklinde olabilir...

***

Yaşam tarzı ‘genetik kodlardan ve öğretilerden kaynaklı’ olarak sekteye uğrayabilir; ağır sağlık sorunlarıyla karşılaşabilir erkek ya da kadın...

***

Sonuçta lastik bir yerlerde patlar...

Patlayan lastik; şunu söylemektedir:

“Bugüne kadar, kişiliğinin kopmaz parçası olarak gördüğün yaşam biçimi, tutum ve davranışlar, tepkiler, tutumlar, tavırlar, seni bu duvara toslattılar...

***

Böyle devam edersen; kendini “derinliklerindeki gerçeğine göre” değiştirmezsen, bu toslamalar artarak devam edecekler... Gittikçe huysuzlaşan bir ihtiyar olacaksın...

Böyle olmak istemiyorsan; yaş aldıkça gençleşmek ve tazelenmek istiyorsan, kendi gerçeğini bulmaya ve kendi gerçeğine uygun bir yaşam tarzı benimsemeye doğru gitmelisin...”

Haberin Devamı

HAYATINIZI BÜTÜNÜYLE DEĞİŞTİREBİLMEK İÇİN...

Hayat değişimi dayatıyor...

Ancak bu değişim, işinizi veya eşinizi değiştirmenin ötesinde, spiritüel, radikal, kendine dönük, iç hesaplaşmaya yönelik bir değişim...

***

Çocukluğunuza, bebekliğinize hatta ailenize dönüp; size öğreti olarak yüklenen kodlardaki hataları değiştirmekten söz ediyorum burada...

Eğer hayatla ve doğayla uygun değişiklikleri yapabiliyorsanız, mutluluğu yakalayabiliyorsunuz...

***

İnsanların yüzde 80’i, lastik patladığında bunun bir kaza olduğunu düşünüyor ve aynı kodlarla yaşamayı sürdürüyor...

Karşılaştıkları “duvara toslamayı”, kaza, şanssızlık, veya yanlış insana rastlama şeklinde değerlendirdikleri, kendileriyle radikal ve içsel bir hesaplaşmaya girmek istemediklerinden;

yeni kazalarla karşılaşmaları mukadder oluyor...

Hiçbir şey, aynı şekilde davranıldığında farklı sonuçlar vermiyor...

***

Huysuz ihtiyarlık böyle bir şey...

Hayatın değişimi arzu ettiği dönemde, 42 yaşında o yol kazasını yaptıran nedenleri, genetik öğretileri ve kodlanmaları bulup çıkarma ve hayatla çatışmayan bir mutluluğa içsel bir yolculuk yapmak şart oluyor...

Haberin Devamı

42’DEN SONRA...

“Ferrarisini Satan Bilge” de, kalp krizi geçirdiği sırada çok zengin ve panter gibi pençelerini başkalarına geçirerek başarı kazanan bir avukattı...

Sonra kendisine kalp krizi geçirten, mutluluğu hissedemeyen Ferrari’yle özdeşleşmiş düzeni değiştiriyor ve yaşamın uyumunu sağlamaya başlıyordu...

***

Kendi kodlarınızı değiştirmek, sanıldığı kadar kolay bir şey değil...

Bunu gerçekten isteyip istemediğinden emin olmalı önce insan...

İnsanın mutsuzluk kaynağı olan şeyler; aynı zamanda varlıkları halinde insanların mutluluk kaynakları...

Yani insan mutsuz olduğu şeylerden kurtulabilmek için, mutlu olduğu şeylerden vazgeçmek zorunda...

***

Kodlarınızı değiştirdiğinizde artık mutlu olduğunuz eski şeylerle mutlu olamayacaksınız...

Mutsuzluk getiren kodlarınızda, mutluluk getiren kodlarınız mevcut çünkü... Yani kodları değiştirmek, her şeye eskisi gibi devam edip, sadece mutsuzlukları mutluluğa çevirmek şeklinde olamıyor...

Mutlu olduğunuz şeyleri değiştiriyorsunuz ki; mutsuz olduğunuz şeyler içinizden uçup gitsinler...

DİĞER YENİ YAZILAR