OSHO’dan... “Aşkın sahte olduğunu anladığında...”

“Toplum denilen şeye mutlak şekilde teslim olur, bütünüyle onun esiri olursanız; o zaman toplum

yalnızca kölelere ve ruhsal olarak intihar

etmiş kimselere saygı duymaya başlar...

***

Ego bir buzdağıdır...

Onu erit....

Onu derin sevginin içinde erit...

O sende kaybolursa;

Sen büyük okyanusun parçası olursun...

***

Hayat küçük şeylerden oluşur....

Sen eğer onları seversen; onlar büyür;

büyük olurlar...

***

Hayatın hedefi özgürlüktür...

Özgürlük olmadan hayatın anlamı

yoktur... Özgürlük politik, sosyal ya da

ekonomik özgürlük anlamında değildir...

Özgürlük;

Zamandan öteye...

Zihinden öteye...

Arzudan öteye...

Özgür kalmaktır...

Zihnin varolmadığı anda;

Evrenle bir hale gelirsin...

Evren kadar sınırsız ol...

***

Zihin tıpkı kalabalık gibidir...

Düşünceler sürekli orada oldukları için sürecin var olduğunu düşünüyorsun...

Düşüncelerini bir kenara at...

Sonunda hiçbir şey kalmaz...

Zihin diye bir şey yoktur...

Sadece düşünce vardır.

***

Bugün;

Senin var olduğun, her zaman var olacağın yegâne zamandır...

Yaşamak istiyorsan ya şimdi olacaktır

Haberin Devamı

ya da asla olmayacaktır...

***

Zekâ elde edilmez...

O doğuştandır, öze aittir, hayatın

yapı taşıdır...

Zeki bir insan; risk alır...

O alttan alacağına ölmeye razıdır...

Elbette gereksiz şeyler için, öze ilişkin

olmayan şeyler için kavga etmeyecektir... Ancak esas şeyler sözkonusu olduğunda, boyun eğmeyi düşünmeyecektir...

***

Basit olan şeyler

ego için cazip değildir...

Basit olan şey; egonun ölümü demektir...

***

Ego toplumun senin üzerinde yarattığı...

Senin toplumun

yarattığı bu oyuncakla

oynamaya devam ettiğin...

Ve asla gerçek şeyi soramadığın bir aldatmacadır...

***

Gerçek disiplin sahibi olan bir insan asla öğrendiklerini biriktirmez;

Her öğrendiği şeyin

öldüğünü hisseder ve yeniden cahilliği benimser...

Sürekli cahillik ona öğrenmesi için ışık saçar...

***

Birisinin hatası için kendini cezalandırmak aptalcadır...

Zeki bir insan risk alır...

O alttan alacağına ölmeye razıdır... Elbette öze ilişkin olmayan şeyler için kavga

etmeyecektir;

Esas şeyler söz konusu olduğunda boyun eğmeyecektir...

***

Sakın unutma;

Haberin Devamı

Ne zaman karşına iki seçenek çıksa...

Bilinmeyeni...

Riskli olanı...

Tehlikeli ve güvencesiz olanı seç... Hiçbir zaman zarara uğramazsın...

***

Hayat öylesine bir gizemdir ki onu kimse anlayamaz...

Kim onu anladığını iddia ederse o sadece cahildir....

Ne dediğini bilmiyordur..

Ne saçmaladığını bilmiyordur...

Eğer sen bilge isen anlayacağın ilk şey şudur:

Hayat anlaşılamaz.

***

Kendi deneyiminle öğrenmediğin şeyleri sadece bir varsayım olarak kabul et...

İnsanın yeryüzündeki en zayıf

‘hayvan’dır...

Onun bütün davranışlarının...

Bütün aidiyetlerinin...

Gruplaşmalarının

temelinde bu gerçek yatar...

O zayıf olduğu için kendisinden daha büyük bir şeyin parçası olmak zorundadır; Ancak o

zaman kendisini güvende hisseder...

***

Hiçbir şeyi ayıplama...

Aksine, onu kullan...

Herhangi bir şeye karşı olma...

Nasıl kullanılabileceğinin ve dönüştürülebileceğinin yollarını ara...

***

Dünya bir gök kuşağı...

Zihin bir prizma...

Varlık ise beyaz bir ışındır...

İnsan anlamak yerine; baskı kurar,

İlişki kurmak yerine manipüle eder...

Haberin Devamı

Birisiyle ilişki kurmak ancak anlayış

göstermekle mümkündür...

***

Sana söylüyorum;

Gidilecek hiçbir yol yok...

Her şey bu anın içinde...

Bütün varoluş, bu anda toplandı...

Bu anın içine sığdı...

Bütün varoluş, yaşadığın anda akmakta... Hepsi budur...

***

Yaratıcılık varoluştaki en büyük isyandır...

Eğer yaratmak istiyorsan, bütün

şartlanmalardan kurtulmak zorundasın... Aksi halde yaratıcılığın kopya çekmekten başka işe yaramaz...

***

Toplumun stratejisi sizi birbirine düşman iki kampa bölmektir...

İçinde hem Yunanların Zorbası, hem Buda’nın Gautama’sı yaşar. Biri maddiyatçıdır...

Diğeri tinselliğe (maneviyata) önem verir...

Gerçekte ikiye bölünmüş değilsin... Gerçekte sen ahenk içerisindeki bir bütünsün...

Fakat bir bütün olmadığını düşünmeye şartlandırılmışsın...

Eğer tinsel (manevi) bir varlık olmak istersen, bedeninle savaşman gerektiği öğretildi...

Bedenini fethetmek, onu yenmek, yok etmek...

Mümkün olan her yöntemle ona işkence etmen gerekir...

Ben ise senin hem Zorba hem de Gautama olmanı isterim;

Haberin Devamı

Aynı anda...

Birinden birini seçmen gerekmez...

Zorba dünyayı temsil eder;

Tüm çiçekleri...

Yeşillikleri...

Dağları...

Irmakları...

Okyanuslarıyla...

Buda ise gökyüzünü temsil eder;

Tüm yıldızları...

Bulutları...

Ve gökkuşaklarıyla...

Dünya olmadan; gökyüzünün bir anlamı olmaz...

Gökyüzü ise dünya olmadan sana gülemez... Gökyüzü olmadığında dünya ölür...

İkisini bir araya getirin...

Orada varlığın dansı başlar...

Dünya ve gökyüzü birlikte dans eder...

Orada bir kahkaha oluşur...

Neşe oluşur...

Kutlama olur...

***

İnsanlar bir şeyi anlamadıkları anda onu yanlış anlamaya başlarlar...

Yanlış anlamaları cehaletlerini gizlemek içindir...

***

Bazen gökyüzünde siyah bulutlar olur...

Gökyüzü bu siyah bulutlarla değişmez...

Bazen gökyüzünde beyaz bulutlar da olur...

Gökyüzü bu beyaz bulutlarla da

değişmez...

Bulutlar gelirler ve giderler...

Gökyüzü baki kalır...

Sen bir gökyüzüsün...

Düşüncelerin ise bulutlardır...

Eğer düşüncelerini titizlikle izlersen... Onları kaçırmazsan...

Onlara doğrudan bakarsan...

Onları anlarsın...

Bu çok büyük bir şeydir...

Bu senin aydınlanmanın başlangıcıdır...

Artık sen uykuda değilsindir...

Artık gelip giden bulutlarla özdeş

olmaktan çıkarsın...

Artık sonsuza dek baki kalacağını

anlarsın...

Artık sen bir gökyüzüsün...

Tüm kaygın yok olur...

***

Zihnin altında ezilirseniz deli...

Onu aşabilirseniz mistik olursunuz...

***

İnsanlar tekrar tekrar mutsuzluklarını anlatıp duruyorlar...

Hatta abartıyorlar... Süslüyorlar...

Büyütüyorlar...

Olduğundan daha kötüymüş gibi

gösteriyorlar...

Neden?..

Riske atacak hiçbir şeyin yok ki...

Fakat insanlar bilinene yapışıp

kalıyorlar...

Tek bildikleri mutsuzluk...

Bu onların hayatı...

Kaybedecek bir şey yok ama yine de kaybetmekten de çok korkuyorlar...

***

Aşk öyle derin bir ihtiyaçtır ki onsuz yaşayamazsın;

Ya kendisini ya da yedeğini ararsın...

Yedeği sahte olabilir; fakat en azından bir süreliğine aşık olduğun hissine kapılabilirsin...

Sahtesi bile keyiflidir...

Önünde sonunda sahte olduğunun farkına varırsın;

O zaman sahte aşkı gerçeğine

dönüştüremezsin...

O zaman sevgili değiştirirsin...

İki olasılık vardır; aşkın sahte olduğunu anladığında...

Ya kendini değiştirirsin...

Sahte aşkı bırakıp gerçek bir aşığa

dönüşebilirsin...

Ya da sevgilini değiştirirsin...

***

Ayrılık kaçınılmaz bir sondur, kimse istemez ama gereklidir...

Çünkü hayat olduğu gibidir; olması gerektiği gibi değil...

***

Sana diyorum ki hayat bir hapishane değil...

O bir ceza değil...

O bir ödül...

O ödül; sadece onu hak edenlere, onu kazananlara verilir...

Keyif almak senin hakkın;

Şayet zevk almıyorsan; bir günah

işlemiş olacaksın... Onu güzelleştirmezsen, onu bulduğun gibi bırakırsan

varoluşa karşı gelmiş olacaksın...”

OSHO

DİĞER YENİ YAZILAR