Gazete Vatan Logo
Magazin Polenle mi doğdu?

Polenle mi doğdu?

Muhteşem Yüzyıl dizisinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından tartışmalar alevlendi

Sadece fragmanları bile büyük gürültü koparan Muhteşem Yüzyıl dizisinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından tartışmalar alevlendi.

Dizinin tarih danışmanlığını yapan Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erhan Afyoncu, gösterilen tepkilere bir anlam veremediğini söyledi.

“Bu nihayetinde bir televizyon dizisi. Herkes eleştirmeye konuşlanmış” diye konuşan Afyoncu, dizi hakkında eleştiri getirilen konular için şunları söyledi: “Dizide eşcinsel ilişki var diye tepki gösterildi. Ancak böyle bir durum yok. Bu bir tarihi dizi, bir belgesel değil. Tarihten ilham alınarak bir dizi senaryosu yazılmıştır. Harem dairesi o zamanlarda Topkapı Sarayı’na taşınmamış olabilir. Dizide Harem başka bir yerde saray başka bir yerde gösterilemezdi...”

MERAL OKAY: BU BELGESEL DEĞİL BİR DİZİ FİLM

Kanuni Sultan Süleyman’ı şehvet düşkünü olarak göstermekle suçlanan "Muhteşem Yüzyıl" dizisinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından tartışmalar alevlendi. Dizinin senaristi Meral Okay, belgesel çekmediklerinin altını çizdi...

Kanuni dönemini tarihi gerçeklerden esinlenerek dramatik bir kurgu ile seyirciye yansıttıklarını ama belgesel çekmediklerine işaret eden senaryo yazarı Meral Okay, şöyle konuştu: “Biz okullarda gösterilecek bir belgesel çekmiyoruz. Padişahın çocukları da polen yoluyla dünyaya gelmediğine, onun bir cinsel hayatı haremi, ve ailesi olduğuna göre biz de televizyon kuralları içerisinde kurmaca bir dizi çekerken tarihi gerçekler ve karakterlerden ilham alıyoruz.”

Kanuni Sultan Süleyman’ı şehvet düşkünü olarak göstermekle suçlanan "Muhteşem Yüzyıl" dizisinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından tartışmalar alevlendi. Dizinin senaristi Meral Okay, belgesel çekmediklerinin altını çizdi...

Osmanlı Hanedanı’nı yanlış tanıttığı, Kanuni’yi şehvet ve alkol düşkünü olarak gösterdiği iddiasıyla daha ekrana gelmeden tartışmaların odağında yer alan “Muhteşem Yüzyıl” dizisinin ilk bölümü önceki akşam seyirciyle buluştu. Fragmanlarından yola çıkılarak “Ne Hürrem’i, bu düpedüz Emmanuella” tarzı yorumların yapılmasıyla kamuoyunun da en merak ettiği yapımlar arasında yer alan dizi, ilk bölümüyle AB Sosyoekonomik Statüde gün birincisi oldu. Tartışmaların alevlenmesi üzerine yapım şirketi Tim’s Prodüksiyon’un 3,5 milyon TL harcadığını açıkladığı, Meral Okay imzalı dizinin final jeneriğinde “Bu dizide tarihi karakter ve olaylardan ilham alınmıştır” cümlesine yer verildi.

RTÜK'TEN TEDBİR KARARI İSTENDİ

Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) ile Belediye ve Özel İdare Birliği Çalışanları Sendikası (Bem-Bir-Sen) “Muhteşem Yüzyıl” dizisine tepki göstererek, RTÜK'ten gereken kararları almasını istedi.

Bem-Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay, yaptığı yazılı açıklamada, Osmanlı hakanlarını sanat adı altında küçük düşürmeye çalışmanın kimsenin haddi olamayacağını, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) Osmanlı'yı karalamayı hedef alan bu tür dizi ve yapımlara geçit vermemesi gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin son birkaç yıldır izlediği başarılı dış politikanın dünyada kabul görmesinden, Osmanlı Milletler Topluluğu Projesi'nin heyecan uyandırmasından rahatsız olan mihrakların Osmanlı'yı çeşitli vesilelerle kötüleme gayretlerinin yeni olmadığını” kaydeden Turbay, millet olarak buna izin vermeyeceklerinin altını çizdi.

Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Halil Etyemez de konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, sendika olarak RTÜK'e yazılı müracaatta bulunarak, Kanuni Sultan Süleyman'ı kadın ve içki düşkünü biri gibi gösteren dizi hakkında gerekenin yapılmasını istediklerini ifade etti.

Eğitim-Bir-Sen olarak son dönemlerde her türlü maddi ve manevi krizi başarıyla atlatan, dünya ülkeleri arasındaki saygın yerini alma hamlelerini başarmakta olan Türkiye'nin bu tür girişimlerle manevi değerinin yıpratılmasını manidar bulduklarını belirten Etyemez, şunları kaydetti: “Bu yaklaşımı sakat bir anlayışın art niyetli dışavurumu olarak değerlendiriyoruz. Yapılan, reyting ve ideolojik kaygılar uğruna tarihimize büyük bir saygısızlıktır. Bu ve benzeri dizilerle zihinlerindeki çarpıklıkları milletimize aşılamaya çalışanlar hiçbir zaman hedeflerine ulaşamayacak ve bu millet kendisini yeniden şekillendirme çabasında olanlara rağbet etmeyecektir.”

Haberin Devamı