Hiçbir dizi haberden önemli değildir

Kanal D’nin pazar akşamı başlayan yeni dizisi Şeref Meselesi için yaptığı tanıtım hepimizi etkisi altına aldı. Son birkaç haftadır dizinin başlamasını bekliyoruz. Tanıtımlarını da beğendiğimi defalarca yazdım. Hatta dizinin ön gösterimine gidemediğim için pazar akşamı erkenden ekran karşısındaki yerimi aldım. Diziyle ilgili eleştirilere daha sonra geleceğim. Ancak dizi uğruna haberlerini yayınlamaktan vazgeçen kanala söylemek istediğim birkaç cümle var. Bu yöntemi geçen yıl Star TV uyguladı. Medcezir'in başladığı akşam haber yerine Hababam Sınıfı'nı yayınladı ve hatırlarsanız çok tepki çekti. Çünkü bu ülkede yaşanan gerçekler izlediğimiz dizilerden daha kıymetli. Benim işim dizi eleştirmek olmasına rağmen altını çizerek söylüyorum. HİÇBİR DİZİ HABERDEN ÖNEMLİ DEĞİLDİR. Üstelik haberciliğin can çekiştiği bugünlerde en önemli destek büyük medya kuruluşlarından gelmeliydi. Haber yayınlamamak dizinin işine geldi mi bilmiyorum ama sonuç çok enfes değil. Dizi Tüm Kişiler’de 3.60 reytingle 11’inci, AB’de 5.46’yla 3’üncü oldu. Ama Kanal D Ana Haber’i yayınlasaydı daha yüksek alırdı kanal. Neden mi? Çünkü bu ülkede haber izleme alışkanlığı hiç kaybolmadı. Zaten bunu bir önceki haftanın verilerine bakarak söyleyebiliriz. 16 Kasım Pazar akşamı Kanal D Haber’in reytingi Tüm Kişiler’de 3.37, AB’de 3.55. Yani eğer kanal haberin ardına diziyi koysaydı daha yüksek reytingle açabilirdi. Kısacası kanaldaki hesap reytinge uymadı.

Haberin Devamı

DIRDIRIYLA İKİ ADAM ÖLDÜ

Gelelim Şeref Meselesi’ne… D Productions-Ayşe Durmaz’ın yapımcılığını, Altan Dönmez’in yönetmenliğini, uyarlama senaryosunu Mahinur Ergun, Seray Şahinler ve Melih Çam’ın üstlendiği dizide Kerem Bürsin, Şükrü Özyıldız, Yasemin Allen, Şükran Ovalı ve Burcu Biricik başrolleri paylaşıyor. Dizi, RTI’nin Onore E Rispetto dizisinden uyarlama. Daha önce izlemediğim için karşılaştırma yapmayacağım. Dizi Altan Dönmez’in harikalar yarattığı açılış sahnesiyle başladı. Daha sonra 5 yıl önceye gittik. Kerem Bürsin ve Şükrü Özyıldız fanlarını kendinden geçiren zeybek sahnesi ardından sahneye Zeliha yani Tilbe Saran çıktı. İstanbullu gelinin kayınpederi Basri’yle girdiği ağız dalaşı ya da dırdırı adamı kara toprağa gönderdi. Rahmetlinin 40’ı çıkana kadar izlediğimiz kaslı erkek vücutlarından sonra da aile soluğu İstanbul’da aldı. Tilbe Saran ve Şerif Erol’un ağız dalaşı sahnesi enfesti. Ekranda adeta oyunculuk dersi verdiler. Ama beni Saran’ın canlandırdığı Zeliha karakterinin en rahatsız eden özelliği hiç vicdan azabı çekmemesiydi. Önce kayınpederini dırdırıyla öldürdü, finalde de kocasını canından etti. Fakat hırsı hiç dinmedi.

Haberin Devamı

KUZEY GÜNEY HAVASI VAR

İstanbul’daki hayata dair soracak o kadar çok soru var ki, sayfalar yetmez. Öncelikle Emir madem avukat babasının o senetleri imzalamasına nasıl izin verdi? Yiğit sonuçta taşradan geliyor. Her gördüğü kadına nasıl umarsızca dokunabiliyor? Yiğit bir anda hırsız olmaya karar verip yeni tanıştığı insanlarla nasıl bu yola giriyor? Aldığı mücevheri ailesine yardım etmek için değil, nasıl Sibel’e veriyor? Sibel almayınca nasıl pavyondaki kadına hediye edebiliyor? Bu arada Yiğit ne zaman Sibel’e tutuldu? Orayı hiç anlamadık. Balat’tan gidilen o plaj neresiydi? Sorular bitmez. Ama bu senaryo bu diziyi karşılamaz. Dizide fazlasıyla Kuzey Güney havası var. Ancak ikisi arasında büyük fark var. Kuzey yani kahramanımız hiçbir zaman hırsız, sapkın değildi. Ama biz Yiğit’i ilk bölümde kötü yolların adamı olarak izledik. Ayrıca bu dizinin iyisi kim? Neden herkes kötü? Kusurlu karakter yaratılmasına karşı değilim ama tüm karakterler mi kusurlu olmak zorunda. Rejiye ve oyunculuklara lafım yok. Özellikle Burcu Biricik’i ve Şükran Ovalı’yı da çok beğendiğimi söylemeliyim. İkinci bölümün fragmanı daha heyecan verici. Umarım bundan sonra Mahinur Ergun’un da elinin değmesiyle Şeref Meselesi toparlar. Çünkü mayası sağlam, yeter ki iyi işlensin.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR