Otizmde belirtiler 6. aydan itibaren kendini göstermeye başlıyor
Tohum Otizm Vakfı ve Starbucks toplumda otizm konusunda farkındalığı artırmak için 2009 yılından bu yana devam eden işbirliğini ‘Ben Büyüyünce’ adını verdikleri yeni bir kampanyayla sürdürüyor. Kampanya ile herkes otizmli çocukların geleceğine umut olmak ve sosyal hayata kazandırılmalarını sağlamak amacıyla otizmli çocukların ‘güneşi olmaya’ davet ediliyor. Tohum Otizm Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mine Narin ile konuştuk.
Tohum Otizm Vakfı ve Starbucks, Dünya Otizm Farkındalık Ayı olan Nisan ayı boyunca sürecek bir kampanya başlatıyor. Bu konuda neler yapılacak anlatır mısınız?
Tohum Otizm Vakfı ve Starbucks işbirliğinin 6. yılında otizme farkındalık için, “Ben Büyüyünce” ismini verdiğimiz bir kampanya başlattık. Bu kampanya ile otizm konusunun herkes tarafından bilinmesi ve farkındalık yaratılması için çalışacağız. Özellikle de erken tanı sayesinde henüz “tohum” iken güneşe ulaşabilen otizmli çocuklarımızın ne kadar yol kat edebileceklerini tüm kamuoyuna anlatmak istiyoruz. Bu amaçla otizmin belirtilerinin yanı sıra, otizmde erken tanı ve özel eğitimin önemini her yerde vurgulayacağız.
Bugün artık çoğumuz otizmin ne olduğunu biliyoruz fakat burada kısaca tekrar belirtilere değinmekte fayda görüyorum. Otizm doğuştan gelen bir gelişimsel bozukluktur. Otizmli çocukların dış görünümleri diğer çocuklardan farklı değildir. Yaşamın ilk 3 yılında davranışlarda farklılıklar ile ortaya çıkar.
Günümüzde otizm için tanı teknikleri çok ilerledi. Belirtiler 6. aydan itibaren kendini göstermeye başlıyor. Otizmin belirtilerini “Sosyal Etkileşim Sorunları, “Dil ve İletişim Sorunları” ve “İlgi ve Davranış Takıntıları” olarak 3 başlıkta toplayabiliriz. Çocuğunuzun aynı yaştaki diğer çocuklardan farklı davranışlarını ve az önce sıraladığım belirtileri gözlüyorsanız hemen vakit kaybetmeden otizm konusunda uzman bir çocuk ergen psikiyatrına veya çocuk nörologuna başvurmak lazım. Kampanya için özel olarak hazırladığımız www.benbuyuyunce.com sitesinde, otizmin belirtileri, eğitimin önemi ve başarı hikâyelerine ulaşmak mümkün olacak ve aileler vakfımızda kurduğumuz call center sayesinde 0212 244 75 00 no’lu telefondan bizlere danışabilecekler. Sosyal medyada ise #benbüyüyünce etiketiyle yapılacak paylaşımlarla kampanyanın geniş kitlelere ulaşması toplumun otizm konusunda bilinçlendirilmesi sağlanacak.
“Ben Büyüyünce” kampanyası ile birçok otizmli çocuk erken tanı alabilecek ve eğitim ile topluma kazandırılabilecek. Bu eğitim süreçleri neler?
352.000 otizmli çocuk ve gencimizden sadece 21.131’i anayasal hakları olan eğitime ulaşabiliyor. Otizmli çocuklara ne kadar erken ve yoğun eğitim verebilirsek yetişkin yaşlarında o kadar bağımsız, kendine yeten, üretken, ekonomiye katkı yapan bireyler olarak toplum içinde yer alabilen bireyler oluyorlar. Özellikle 3 -5 yaş arası haftada en az 30 saat verilecek özel eğitim çocukların yaşamında büyük farklar yaratacaktır. Ülkemizde özel gereksinimli öğrenciler için temel olarak iki eğitim ortamı söz konusu. Bunlar, kaynaştırma eğitiminin uygulandığı genel eğitim okulları ve ayrıştırılmış eğitimin uygulandığı özel eğitim okullarıdır.
Ayrıştırılmış okullar; otizmden orta ve ağır düzeyde etkilenmiş, hiç eğitim almamış, öz bakım dahil; yaşına uygun davranışları kazandıran, istenmeyen davranışlarla başa çıkmanın sosyalleşmenin öğrenildiği kurumlardır. Örgün eğitim sisteminin müfredatını takip edebilecek seviyede olan otizmli çocuklar ise, genel eğitim okullarında yarı zamanlı ya da tam zamanlı olarak normal gelişim gösteren akranlarıyla eğitim almaya devam edebilmektedir...
