Restoranı, oteli, gece kulübü derken, uzun süredir havai eğlenceler dışında bir tavsiyede bulunmadığımı fark ettim. Oysa ki gezmek yalnızca bunlardan ibaret değil! Bir müzeyi, bir sanatsal aktiviteyi de görmek şart. Akla ilk gelen klasik sinema olaylarını es geçiyorum. Keyifli olarak nitelendirerek defalarca film izlemeye gitmişsinizdir. Fakat en son ne zaman bir tiyatro oyunu seyrettiniz?
Arkadaş sohbetlerinde, memleketin bu dalda ne derece geride olduğuna yakınır durursunuz, değil mi? Hayır değerli okuyucu, geride değiliz... Sadece sen ziyaret etmiyorsun o kadar! Tahmininizden fazla alternatif oyunlar sergileniyor her yerde. Büyük salonlar, cep tiyatroları, oda oyunları, binbir seçenek sunuyor önünüze. Ben de elden geldikçe, bu alanda tavsiyelerimi arttırma kararı aldım. Umarım siz de katılma kararını bir an önce alırsınız...
İki kişilik yaz
Bu tecrübemiz ‘DOT’da vücut buluyor. 35 yaşlarına gelmiş iki genç insanın, komik bir dille aşkları anlatılıyor. Gizem Erdem ve Tuğrul Tülek’in şık oyunculuklarına, Özgehan Özturan gitarıyla eşlik ediyor. Bildiğiniz kendileri çalıp söylüyorlar ara ara... Ve onların eğlendiklerini fark ettikçe, siz de mecbur kapılıp gidiyorsunuz hikayeye.
Oldukça keyif alacağınıza emin olun. Sık tiyatroya gidenlerden değilseniz, iyi bir başlangıç olabilir. Kalıp konservatuar kanunlarıyla baş ağrıtmayan, taze kültürel girişiminize destek olacak nitelikteler. Tek perde ve kısa bir oyun aynı zamanda. Hiç değilse, dizilerden on binlerce lira alırken, bir yandan da bu sanatsal alanı yaşatmaya çalışanlar için kapılarını aşındırın derim! Ben Kanyon’da ziyaret ettim. ‘Siz internet sitelerinden bulursunuz işte!’ demiyor, birkaç seçenek daha sunuyorum.
Seçin birini
- ‘Özel tiyatrolarda nasıl duayen seline rastlarım?’ derseniz, Alevli Günler biçilmiş kaftan. Erkan Can, Cem Davran, Bahtiyar Engin’e, Selin Yeninci eşlik ediyor. Bir diğer tecrübe Yıldıray Şahinler ise hem oynayıp hem yönetiyor. ‘Yaşar-yaşamaz’ hikayelerini çağdaş bir dille sunuyorlar.
- Belki TV programından hatırlarsınız Mahşer-i Cümbüşü... Onun esas sahnedeki versiyonu ile İstanbul’dan Denizli’ye birçok şehrimizi geziyorlar. Turneyi bir yerinden yakalarsanız, farklı bir deneyim sizi bekler. Standart ritüellerden uzak, doğaçlama gösteriler... ‘Motto’larını da ‘Tiyatro sporu’ yapmışlar...
- ‘Bize anlatma!’, ‘Zaten sağlam izleyiciyiz!’ derseniz, direk Şehir Tiyatroları’nın ağır hikayeleriyle devam edin. Örneğin; William Shakespeare’nin ‘Macbeth’i yeniden oynanıyor. ‘İyi kötüdür, kötü de iyi’ dedikleri oyun, Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde. Tavsiyeler bizden, seçim sizin.
