Bomba ne zaman çözüm oldu?

Üçüncü cepheyi de Suriye askerleri, Türk toprağındaki askerlere ateş ederek açtı. IŞİD ve PKK cephesinden sonra üçüncü cephenin açılmasının muhtemel sonucu Türkiye’nin bataklığa biraz daha çekilmesidir.

Dört ay önce, PKK’nın silah bırakmasına çok yaklaşıldığını düşünüyorduk. IŞİD de doğrudan sorunumuz değildi, Kürtlere saldırıları sorundu.

Şimdi geldiğimiz noktada Suriye’deki IŞİD hedefleri ve Kuzey Irak’taki PKK hedefleri bombalanıyor, içeride askere ve polise saldırılar devam ediyor. Tekrar şehit cenazeleri insanların içini yakıyor.

Dört ay önce bir dönemece gelmeyi başarmıştık. Bunun son dönemeç olacağını, bundan sonra Türkiye’nin bir daha şehitlerine de gençlerine de ağlamayacağı günlere elle tutulur kadar yakın olduğumuz umudunu taşıyorduk.

Bombaların çözüm olmadığını, silahların hiç çözüm olmadığını Türk toplumu çok acılar yaşayarak öğrendi.

Ama tekrar döndük dolaştık, ortaya silahlar, bombalar, bombardımanlar çıktı.

Sorun hiç bir zaman dışarıda olmadı, tam içimizde oldu ve siyasetin çözeceği bir sorundu, hala da öyle.

Haberin Devamı

“Bombalayamayacaktık da ne yapacaktık” sorusunun gerçek cevabının örgüte daha çok katılım olduğunu, daha çok ölüm olduğunu öğrendiğimizi de sanmıştık. Öyle değilmiş.

Öyle olmadığı gibi, IŞİD’i de bir iç mesele olarak ithal etmeyi nasıl sağladığımızı da açıkça sormamız gerekiyor.

IŞİD önce Suriye Kürtlerine saldırarak, sonra Türkiye toprağında katliam yaparak kendisini Türkiye’nin iç meselesi haline getirmeyi başardıysa bunun nedenlerini, eski sempati ve antipatilerle gözümüzü karartmadan öğrenmemiz şarttır.

Suriye saldırısı da Türkiye’ye kurulan tuzağın üçüncü ayağı olarak ortaya çıkınca, önce bu tuzaktan çıkmanın yolunu bulmalıyız.

Tuzak büyüktür. İçinde iç savaş da vardır, dış savaş da vardır. Tuzağı kuranların umduğu tepkilerle hareket etmemiz ülkeyi uzun bir şiddet sarmalına sokmak anlamına gelir.

Bombaların bir çözüm olmadığı gerçeğinden başlarsak, ilk adımı atabiliriz. Bunun dışındaki senaryoların hepsi de fazlasıyla karanlık ve kanlıdır.

DİĞER YENİ YAZILAR