Yeni TCK sırf basın için mi değişecek?

Yeni Türk Ceza Kanunu'nun genellikle basınla ilgili kısmı tartışıldı. Ortaya öyle bir durum çıktı ki, sanki TCK sadece basın suçları için verilecek haksız cezalar yüzünden ertelenmiş gibi oldu

Haberin Devamı

Yeni Türk Ceza Kanunu'nun genellikle basınla ilgili kısmı tartışıldı. Ortaya öyle bir durum çıktı ki, sanki TCK sadece basın suçları için verilecek haksız cezalar yüzünden ertelenmiş gibi oldu. Oysa yeni kanunun içinde öyle maddeler var ki, Cemil Çiçek ne derse desin, "tüm görüşlerin" dikkate alınmadığını kesin olarak ortaya koyuyor. Fikret İlkiz, NTV'de yeni yasaya ilişkin çekincelerini sıralarken daha çok cezalardaki dengesizlik ve mantıksızlığa dikkat çekmişti. Okurum Avukat Kamil Özbasan da birçok yanlışa işaret ediyor yeni TCK'daki:

"Böyle adaletsiz kanun olur mu? Cezalardaki oransızlığa ve çarpıklığa bakın. Yeni TCK'ya göre silahla adam yaralayana 2 yıl hapis (madde 86), yolcu dolu bir otobüsü kaçırana 1 yıl hapis (madde 223) ama bir trafik tabelasını yerinden şokene veya tahrip edene (madde 152) l yıldan 6 yıla kadar hapis. Tabelayı yakarsanız 2 yıldan başlıyor. Çünkü kamu malıymış. Yani kamunun malı önemli ama vatandaşın canı o kadar kıymetli değil.

Ceza korkusunun kalmadığı ve her gün yüzlerce şiddet olayının yaşandığı ülkemizde şiddete karşı resmi hoşgörü mü var? Yeni TCK şiddeti adeta yüceltiyor ve cezaları artıracağına azaltıyor. Yeni yasaya göre silahla adam yaralayana 2 yıl hapis (madde 86), sokakta adam dövene sadece para cezası verilecek (madde 88). Bu suçu işleyenler hakkında ileri geri laf etmeyin, eleştirmeyin sakın sizin cezanız daha fazla olabilir.

Kamusal duyarlılık
Üstelik bu kadar ağır suçlara, topluma korku ve şiddet aşılayan bu suçlara verilecek olan bu güdük cezaların ertelenebileceğini, para cezasına çevrilebileceğini, yatılsa bile sadece 1/3'ünün yatılacağım da belirledik mi değmeyin şiddet kullananın keyfine. Üstüne bir nargile vermediğimiz kalır.

İşte TCK'nın 88. maddesi: 'Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması halinde, mağdurun şikâyeti üzerine (yani şikâyet edip, bu şikâyeti yargılama süresince de devam ettirmeniz gerekiyor. Sanki sokak şiddeti sadece o insanı mağdur ediyor da bunu görmek zorunda kalan toplum bundan hiç mağdur olmuyor gibi) dört aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur.' (Uygulamanın tamamen para cezasına dönüşeceğini göreceğiz ve devlet, yeni kanuna koyduğu böyle para cezası hükümleriyle para kazanmayı da umuyor.)

Yani dayağı siz yiyeceksiniz devlet para kazanacak. Ne güzel değil mi?"

Avukat Kamil Özbasan yeni yasayla ilgili bu eleştirilerini hem Adalet Bakanlığı'na hem de Adalet Komisyonu'na göndermiş. Ancak belli ki bu eleştiriler pek dikkate alınmamış. Abdullah Gül ve Cemil Çiçek'in bahsettikleri "kamusal duyarlılık" pek işlememiş. Umarız önümüzdeki 2 ay içinde sadece basın suçları değil aynı zamanda sokaktaki insana yönelik son zamanlarda artan suçlara karşı verilecek cezalardaki yaptırım artar.

Sağlık karnesi kuyrukları
SSK'lılar bu aralar mutlu. Bu mutluluğun nedeni ise yıllardır çektikleri eziyetlerin artık rutin olmaktan çıkıp çeşitli ve sürekli değişen eziyetler haline gelmiş olması. Son eziyetin adı Sağlık Karnesi Kuyruğu.

Sağlık karnesi çıkartmak için saatlerce hatta günlerce kuyrukta bekleyenler var. Bu durumda hastaları daha da kötüleşen insanlar haklı olarak isyan ediyorlar. Okurum Rahmi Unsal bu rezaleti bir mail olarak SSK'ya iletmiş ve bilgi edinme yasası çerçevesinde cevap istemiş. Gelen yanıt şöyle: "15.3.2005 / 16.22 e-mailinizde belirttiğiniz hususlar hakkında bağlı bulunduğunuz sigorta müdürlüğüne başvurarak sağlık karnenizin kaydını yaptırmanız gerekmektedir. Bilgilerinize. SSK BAŞKANLIĞI BİLGİ EDİNME MERKEZİ"

Yani, "beklediğin kuyruğa gedi dön" diyor SSK Genel Müdürlüğü. Resmi olarak dalga geçiyorlar. Bunu da gördük ya SSK'Iı olarak ne diyelim.

Yapmalı etmeli hafta sonu tavsiyeleri
Yemeli: Samatya'da Sedir Restaurant'a gitmeli. Tren sesleri eşliğinde Samatya manzarasıyla Antep işi kebaplardan yemeli.

Gitmeli: Kıbrıs'a bir de baharda gitmeli. Bella Pais'e çıkıp Girne'yi izlemeli. Yemeği orada yememeli. Kahve içip Girne'ye inmeli.

Okumalı: Ebru Cündübeyoğlu'nun Aşılı Kolum isimli şiir kitabını okumalı. Bu kadar güzel şiir için gelen ilhamın kaynağını merak etmeli.

Etmeli: Ferhan Şensoy'un Hacı Komünist kitabını okuduktan sonra Küba'ya gitmeyi hayal etmeli. THY'nin Küba seferine başlaması için Başbakan'ın 2006'yı Küba Yılı ilan etmesini beklemeli.

DİĞER YENİ YAZILAR