En güzel projeleri Kadir Topbaş çizer (mi?)

Uzun zaman önce dilime doladığım ve "İstanbul'un iki atıl deliği var" diyerek üstüne bayağı mavra yaptığımız metro tünelleri yeniden gündemde. Yüksek Anıtlar Kurulu'nun olumlu kararıyla artık bu tüneller Taksim - Yenikapı arasında çalışacak metro için kullanılacak. Ancak bu tünellerin Haliç geçişi için yapılacak köprü işi biraz tuhaflaşmaya başladı.

Metronun Haliç geçişi için yapılacak köprüyle ilgili bir proje de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'dan geldi. Bu gayet normal bir durum. İstanbul'un Belediye Başkanı, hayalindeki köprüyü çizmiş.

Ancak ne zaman ki Başkan Kadir Topbaş'ın projesinin, yakın arkadaşı olan Mimar Hakan Kıran'a verilmesi söz konusu oldu, işte o zaman ortalık karıştı. İddialar, bu projenin Mimar Hakan Kıran'a ihalesiz bir şekilde 8 milyon dolara verildiği yönünde. Bu iddialara cevap veren Kadir Topbaş ise "Şimdi o ihaleye girerse, girme mi diyelim? Arkadaşım diye girmesin mi? Maksat, şehre güzel bir şey kazandırmak" demiş. Ne hoş bir durum değil mi? Maksat, şehre güzel bir şeyler kazandırmak. Başkanın arkadaşına ihale vermek değil yani. Peki biz bunu yermiyiz? Yeriz...

Yarışma açılsın
Bir şehrin belediye başkanı, kendi şehrine yapılacak bir köprünün çizimlerini ihale şartnamesine aykırı olmasına rağmen kendi çiziyor. Ardından çizdiği projenin hesaplarını arkadaşı olan bir mimara yaptırıyor. Bu arkadaş, söz konusu projeyle ihaleye giriyor. İhalenin kendisinde kalmasına kesin gözüyle bakılıyor. Başkan, "Maksat, şehre güzel bir şeyler kazandırılsın" diyor. Ben ise bir vatandaş olarak bu duruma yuh diyorum.

Madem maksat şehre güzel bir şeyler kazandırmak, en güzel projenin belirlenmesi için bir yarışma açsın Kadir Topbaş. Nereden bileceğiz kendisinin çizdiği projenin en güzel olduğunu. En güzel projeleri Kadir Topbaş çizer diye bir kaide mi var? Benim bildiğim kendisinden çok daha yetenekli ve çok daha güzel köprü projeleri çizebilecek onlarca mimar var memleketimizde.

Neden onlardan proje istenmiyor? Madem maksat şehrin güzel bir şeyler kazanması... Eğer Başkan'ın arkadaşının ihaleyi alması kendisini güzel bir insan yapacak ve şehrimiz güzel bir mimar kazanacaksa o zaman durum başka. Bu arada Kadir Topbaş'ın seçim çalışmalarını Hakan Kıran'dan kiraladığı bürodan yaptığını da hatırlatalım.

Hevesleri kursaklarında kaldı
"1 Nisan basından yılların intikamını alma günü" ne yazık ki ertelendi. Her türlü yozluğa rağmen anlaşıldı ki halkımız basına güveniyor. Yolsuzlukların basın tarafından ortaya çıkarılmasını istiyor.

Belli ki halkın verdiği bu tepki iktidardakileri şaşırttı. Medyanın susturulmasına bu kadar tepki geleceğini tahmin etmediler. Baktılar ki işin içine Avrupa giriyor, hemen çark ettiler.

En başta, "Kapımızda niye yatmadınız? Bu saatten sonra bir şey değişmez" diyen Adalet Bakanı Cemil Çiçek bir hafta içinde fikrini değiştirdi. Yeni Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girişi içindeki yanlışların değiştirilmesi için ertelendi. Pastane ve fırınlara verilecek cezalar için bile düzenleme yapanların, basına gösterdiği bu tahammülsüzlük böylece onaylanmış oldu. Aslında bu tahammülsüzlük en baştan, yani Başbakan'dan başlıyor. Karikatürle eleştirilmeye bile katlanamayan bir Başbakan'ın bakanlarının ve vekillerinin böyle davranması normal.

Bu arada bilmiyorum okudunuz mu ama bu haftaki Penguen ve Leman dergilerini mutlaka almanızı tavsiye ederim. Özellikle alacağınız her bir Penguen, Başbakan'ın bu tahammülsüzlüğüne vereceğiniz bireysel tepkiniz olacak. Mümkünse hepimiz ikişer tane Penguen alalım bu hafta ve Tayyip Bey'e verilecek 40 bin YTL tazminat konusunda Penguen çizerlerine destek olalım.

Şayet Penguen çizerleri mahkum olurlarsa AİHM'ye giderler ve kesin olarak çok daha büyük tazminat kazanırlar. Gerçi 5N 1K'da böyle bir tavır sergilemeyi düşünmediklerini söylediler ama bence yapmalılar. Bu, Tayyip Erdoğan'a iyi bir ders olur. Ayrıca o tazminatla bir hafta ücretsiz çıkarlar. Böylece ödeşmiş oluruz.