Müziğim beni hayali bir coğrafyaya götürüyor
Bu yıl dördüncü kez ülkemizde gerçekleşen XJAZZ Festival’de sahne alan ABD’li müzisyen Peter Broderick, “Müziğim beni hayali bir coğrafyaya götürüyor. Müzik aynı zamanda benim için çok arındırıcı bir şey, bir ilaç gibi” dedi
Berlin’in özgün müzik festivallerinden XJAZZ, dördüncü kez Türkiye’de festival ruhunu harekete geçirdi. ABD’li müzisyen Peter Broderick de festival kapsamında sahne alan isimlerdendi. Önceki gün Gülşah Erol ile beraber sahneye çıkan Broderick, müziğini, ilham kaynaklarını ve İstanbul’u anlattı.
Berlin’in müziğinize bir etkisi oldu mu? Sanırım daha önce tekno/elektronik türünde üretim yapmadınız. Bazen ‘’müzik türümü değiştirsem’’ dediğiniz oluyor mu?
Berlin’de yaşadığım yıllar benim için çok ilham verici oldu. Birçok harika müzisyenle tanışma fırsatım oldu. Berlin’in bu kadar uluslararası bir şehir olması sebebiyle, pek çok farklı müzik türüyle temasım oldu. Örnek olarak, çok sevdiğim bir arkadaşım olan Greg Haines ile Berlin’de tanışmam neticesinde Dub müzik ve Afrikalı, dünya müziği üretimlerle haşır neşir oldum. Berlin’deyken hiçbir zaman teknoya büyük bir ilgi duymadım ancak ilginçtir ki son dönemde üzerinde çalıştığım bazı müzikler tekno olarak adlandırılabilir. Hiçbir zaman tek bir müzik türüne çakılı kalmak istemezdim doğrusu.
Müziğiniz bizlere hayali bir coğrafyayı hatırlatıyor. Sanki, her zaman bir yerleri tasvir ediyor gibi. Bunu bilerek ve isteyerek mi yapıyorsunuz?
Müziğim beni hayali bir coğrafyaya götürüyor, bu hem çaldığımda hem de müzik yazdığımda böyle. Müzik aynı zamanda benim için çok arındırıcı bir şey, bir ilaç gibi. Bu yaratıcı çıkış noktasına sahip olduğum için şükrediyorum, hayatımı zenginleştirmeme olanak sundu.
Genelde ne tip şeylerden ilham alıyorsunuz?
Her şeyden! Bugüne kadar edindiğim tüm deneyimler yaptığım işe yansıyor. İçinde bulunduğum ortamlar da aynı şekilde. Geçmişte beni etkileyen, hala etkileyen sayısız müzik ve müzisyen var. Birçok zaman, aynı zamanda müzisyen olan arkadaşlarımdan ve ailemden de çok etkileniyorum.
İstanbul ve Türkiye hakkında birkaç kelime etmek ister misiniz?
İstanbul’a daha önce bir kere geldim. Harika bir deneyimdi ve üzerimde büyük bir etki yarattı. Kedileri çok seviyorum ve şehirin sokaklarında dolanan kediler sebebiyle tam olarak büyüye kapıldım. Feribota binip İstanbul Boğazı’nı geçmek, feribotun etrafındaki martılar ve canlı - devasa kapalıçarşı. Tekrar gelmeyi iple çekiyorum.
