AKP güçleniyor!

İktidara yalakalık olsun diye atmadım bu başlığı... Ama kabul edelim ya da etmeyelim; AKP artık "güç"lü bir parti!

Haberin Devamı

İktidara yalakalık olsun diye atmadım bu başlığı... Ama kabul edelim ya da etmeyelim; AKP artık "güç"lü bir parti!

Nereden mi çıkardım?

AKP Muğla İl Örgütü'nün önceki gün yapılan kongresinde yaşanan kavgadan...

Haberi okumuşsunuzdur:

Bazı partililer AKP Muğla İl Başkanı'nın da aralarında bulunduğu 5 kişiyi, salonun tavanından söktükleri "çivili sopa"larla dövmüşler.

Şimdi biraz kafa yoralım:

Bizdeki parti örgütlerinde bu tür "iç kavgalar" neden çıkar?

Politik görüşlerin ya da "amaca ulaşmak için izlenmesi önerilen yol"ların farklılaşmasından mı?

Genellikle hayır...

Daha çok, çıkar ve güç kaygısından!

AKP iktidara talip "küçük" bir partiyken, böyle kavgaların yaşandığını duydunuz mu hiç?

Ne zaman ki parti büyüdü, iktidara oturdu, partililer "iktidar nimetleri"ni keşfetti; işte o zaman "koltuk kapma" yarışı da başladı!

Tıpkı zamanında Adalet Partisi'nde, CHP'de, ANAP'ta, hatta DYP'de olduğu gibi!

İşte; aklı başında koca koca adamların "çivili sopa"larla birbirine girmesinin nedeni bundan ibaret!

Çünkü çoğumuza "önemsiz" gelen o koltuklar, partililer için "güç"ü temsil ediyor.

O koltuklara oturanlar, protokole giriyor...

İllerindeki kamu kuruluşlarına yapılacak bütün atamaların "tek seçicisi" haline geliyorlar...

Açılacak ihalelerde, resmi olmasa da "karar verici" konumuna ulaşıyorlar...

Böyle olunca da; kendi "eşlerine, dostlarına iş ve aş" verme şansını yakalıyorlar...

Ayrıca İl Örgütü Başkanlığı'nı ele geçirmekle, milletvekilliğinin de kapısını aralamış oluyorlar...

***

Bu tablonun AKP'de bu kadar erken ortaya çıkmasında, "Tökezleyen arkadaşlarımızın arkasında olalım" mantığının verdiği cesaretin büyük payı var!

Eğer Sayın Başbakan, Kemal Abisi'ne destek vereceğine, "Dinlen ağabey" diyebilseydi; parti örgütündeki "güç ve iktidar" kavgasını biraz daha geciktirebilirdi...

Kısacası, Muğla'daki kavga, AKP'nin güç merkezi haline geldiğinin kanıtı ve "dönüm noktası "dır...

Elbette arkası da gelecektir!

Neredeydin Hıncal Ağabey?
Hıncal Uluç bundan bir ay önce kendi gazetesinin yöneticilerini yerden yere vurmuştu. Haksız da sayılmazdı. Çünkü Nebil Özgentürk, Sunay Akın ve Haşmet Babaoğlu'yla birlikte yaptıkları, TV-8'de yayınlanan "Yaşamdam Dakikalar", Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin verdiği ödüllerden birine değer görülmüştü. Ancak kendi gazetesi, bu başarıyı görmezden gelmişti...

Değişik kategorilerde verilen 29 ödül, önceki gece Kadir Has Üniversitesi'nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Ödül kazanan bütün meslektaşlarım da büyük bir keyifle koşa koşa ödüllerini almaya geldi.

"Yaşamdan Dakikalar"ın 4 katılımcısına verilen 4 ayrı ödülü almak ise, Nebil Özgentürk'e düştü...

Çünkü programın diğer katılımcıları törene gelmedi!

Haydi; Sunay Akın'ı anlarım... "Bana ne Gazeteciler Cemiyeti'nden" diyebilir.

Haşmet'i de anlayışla karşılarım; çünkü böyle törenlere katılmaktan sıkıldığını biliyorum.

Ama Hıncal Uluç'u anlayabilmem mümkün değil...

Hem kazandığın bu ödülü haberleştirmediği için kendi gazetenin yöneticilerini eleştireceksin; hem de o ödülü almaya gerek bile duymayacaksın...

Üstelik senin için "çok önemli olduğunu" haykırdığın halde...

***

Sahi; nerelerdeydin Hıncal Ağabey?

Hani at yarışı kumardı?
Meclis'teki bir yasa tasarısı, AKP'li Antalya Samsun, Sivas, Erzurum, Kayseri ve Konya milletvekilleri arasında gizli bir yarış başlatmış...

Bu tasarı yasalaşırsa, Türkiye Jokey Kulübü'nün gelirleri artacakmış. Böylece TJK, yeni hipodromlar inşaa edebilecek güce kavuşacakmış...

İşte; yukarıda saydığım illerin vekillerinin derdi de bu hipodromları, kendi vilayetlerine çekebilmek! Çünkü "at yarışları"nın il ekonomilerini canlandıracağına inanıyorlar...

***

Daha düne kadar "kumar" olduğu gerekçesiyle at yarışlarının yasaklanmasını isteyeceksiniz, diğer yandan internette kumar oynanmasını yasaklayacaksınız ama para kokusu alınca da her şeyi bir kenara bırakacaksınız...

Bu AKP'lileri anlamak gerçekten kolay değil!

DİĞER YENİ YAZILAR