Haberin Devamı
Dünkü yazımda Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Salim Uslu’ya, yeni makam arabasıyla ilgili bazı sorular sormuştum... İşte o sorulara Sami Bey’in verdiği yanıtların özeti ve benim yorumum:
Soru: Halen kullandığınız 1993 model Mercedes makam aracının eskidiğini söylüyorsunuz. Acaba bir de 2007 model Volvo S-80 aracınız yok mu?
Salim Uslu: Konfederasyonumuzda Volvo markalı bir araç olduğu doğrudur. Ancak bu araç makam arabası değil, bir hizmet arabasıdır. 1993 Mercedes eskidiği için, o gün garajda hangi araba varsa onu kullanıyorum.
Sonuç: Keşke Salim Uslu, son aylarda sürekli kullandığı bu Volvo aracı en başından söyleseydi! Acaba neden gizledi?
Soru: Bu 340 bin TL’lik arabayı size bir sendikanızın hediye ettiğini söylüyorsunuz... Bu sendika, Öz Orman-İş Sendikası olabilir mi?
Salim Uslu: Bu araba bir hediye değildir, alım kararını Hak-İş Yönetim Kurulu vermiştir. Araba, Hak-İş’e bağlı sendikaların, konfederasyona ödediği aidatlarla alınmıştır. Dolasıyla, Öz Orman-İş tarafından hediye edildiği iddiaları kesinlikle gerçek dışıdır. İki kez kaza geçirmiş bir insanın gösterdiği çaba ve erdemli davranış görmezden gelinmektedir. Bu yayınları sendikal harekette ve yaşamında ayıbı ve defosu olmayan bir insana yönelik linç kampanyası olarak görüyorum.
Sonuç: Haydaaaa... Yeni bir makam otosu alındığı ortaya çıkınca, “Bu arabayı bir sendikamız bana hediye etti” diye ben mi açıklama yaptım? Bu yanlış bilgiyi ben mi verdim ki şimdi “linç kampanyası” yürütmekle suçlanıyorum...
Ayrıca... Bağlı sendikalarının Hak-İş’e ödedikleri aidatlar, uzaydan mı geliyor? Onlar da sonuçta, ortalama maaşları 800 TL olan Hak-İş üyelerinin cebinden çıkmıyor mu?
Soru: Eğer arabayı o hediye ettiyse; Öz Orman-İş bu parayı nereden buldu?
Salim Uslu: Konfederasyonumuz orman iş kolunda işçilerden gelen talep üzerine örgütlenme çalışmalarına başlamıştır. Kimse zorla üye edilmemiştir. Öz Orman-İş’in, toplu sözleşmeyi 6 günde bitirdiğini yazıyorsunuz... Beş yıl boyunca toplu sözleşme bekleyen işçilerimiz için bu sözleşmeyi 6 günde değil, 6 saatte bile bitirirdim. Bunun neresi yanlış? Yoksa siz orman işçisine kadroyu ve toplu sözleşmeyi çok mu görüyorsunuz?
Sonuç: Salim Uslu, dün bu konuda sorduğum soruların hiçbirine cevap vermemiş; beni rakibi kabul ederek, laf sokuşturmayı tercih etmiş... Doğrusu bu telaşına bir anlam veremedim.
Soru: Konfederasyonunuzda çalışan işçilerin ikramiyelerini ödemediğiniz doğru mu? O işçilere DİSK’e mi, Türk-İş’e mi üye olmalarını önerirsiniz?
Salim Uslu: Hak-İş’te çalışan büro işçilerinin ikramiye alacağı bulunmamaktadır. Personelimizin sendikalı olması çağrınızı olumlu buluyorum. Sizin şahsen bir sendikaya üye olduğunuz gün, Hak-İş personeline de sizinle eş zamanlı olarak sendikalaşmalarını öneriyorum.
Sonuç: Dün bile çok sayıda Hak-İş çalışanı arayarak, yakın zamana kadar ikramiyelerini almakta büyük sıkıntı yaşadıklarını söyledi. Salim Uslu, önce benim bir sendikaya girmemi önererek, demogoji yapıyor! Bilmesinde fayda var ki; ben sendikaya 26 yıl önce üye oldum!
Ve kesin sonuç:
Bir işçi lideri olan Salim Uslu, dünyada sadece birkaç kişinin alabildiği bir arabaya “işçi aidatları”yla binmekte sakınca görmüyor ve haklı çıkmak için saldırmayı, belden aşağıya vurmayı tercih ediyor.
Ben bu tavrı bir yerlerden hatırlıyorum da...
Acaba nereden?
GÜNÜN SORUSU
Daha önce birçok yüksek rütbeli subayı, sabahın köründe evinden alıp sorgulayan Ergenekon savcıları, 28 Şubat’ın güçlü generali Çevik Bir’i de şüpheli olarak sorgulamış... Ama yemekli bir davetle!
Onun, diğerlerinden farkı ne?
BÜYÜKANIT ARTIK KONUŞMALI! (12)
Belge savaşı gündemi altüst etti; Dolmabahçe’de neler konuşulduğu artık kimsenin umurunda bile değil... Tabii benim dışımda...
Sahi; Sayın Büyükanıt: Başbakan Erdoğan’la ne konuştunuz?
