Gazete Vatan Logo

Müslümanlar baskı altındaydı

İslâm’ın önünü kesmek için çareler düşünen Kureyş, ambargo uygulamaya karar verdi. Korumasız kişilere işkence yapılıyordu

HZ. MUHAMMED’İN HAYATI

Hazreti Muhammed’i susturmaya kararlı olan Kureyş, her kabilenin kendi aralarından Müslüman olanlara baskı yapmasını kararlaştırdı. Müslümanlar, özellikle korumasızlar baskı ve işkence altında eziliyordu. Bu durumu gören Ebutalib, Haşim ve Muttalib Oğullarını toplayıp onlardan Muhammed’i korumalarını istedi. Ebuleheb hariç, hepsi buna muvafakat etti. İslâm’ın önünü kesmek için çareler düşünen Kureyş uluları, Haşim ve Muttalib Oğulları’na karşı ambargo uygulamaya karar verdiler. Aldıkları ambargo kararını yazıp Kabe’nin duvarına astılar. Ambargonun titizlikle uygulanmasına özen gösteren Ebucehil, Hz. Hatice’nin yeğeni olan Hakim ibn Hizam ibn Huveylid’in, uşağıyla birlikte Haşim Oğulları’na buğday götürmekte olduğunu gördü. Onu tuttu ve “Haşim Oğulları’na buğday mı götürüyorsun? Seni Mekke’de rezil

edeceğim” dedi.

O sırada Ebul-Bahteri ibn Haşim ibn Haris ibn Esed, “Sana ne?” dedi. Ebucehil, “Haşim Oğulları’na yiyecek götürüyor” dedi. Ebul-Bahteri, “Bu yiyecek halası Hatice’nindir. Kendisinin yanında emanet duruyordu. Sana ne oluyor? Bırak, gitsin” dedi. Ebucehil bırakmadı. Ebul-Bahteri, Ebucehil’i dövdü. Hamza da olanı yakından izliyordu. Onlarsa kendi aralarındaki bu tür ayrılıkların, Hz. Muhammed ve arkadaşlarınca duyulmasını istemezlerdi. Bir yandan uygulanan ambargoyla ekonomik baskı yapılırken bir yandan da özellikle korumasızlara fiili saldırı ve işkenceler oluyordu. Hatta Hz. Peygamber’in kendisi de bazı yakınlarının eziyetlerine maruz kalıyordu. Özellikle amcası Ebuleheb ve karısı Ümmü Cemil, onun en yaman düşmanı olmuşlardı. Asıl adı Erva binti Harb ibn Ümeyye olan karısı Ümmü Cemil ise Ebusüfyan ibn Harb’in kızkardeşi, Muaviye’nin halasıdır. Bu kadın, oduncular gibi liften yapılmış urganı boynuna bağlayıp Peygamber’in yoluna atmak üzere diken taşıdığı için “gerdanında bükülmüş ip bulunan odun hamalı” diye nitelendirilmiştir. Yahut cehennemde böyle bir duruma gireceğini anlatmak için ona bu vasıf verilmiştir. Yahut da koğuculuk yapıp insanları birbirine düşürüp kızıştırdığı için ona “odun hamalı” denmiştir. Çünkü koğuculuk yapana da “İnsanlar arasında odun taşıyıp ateş yakıyor, onları birbirine katıp düşmanlık, kızgınlık, kavga çıkarıyor” denilir. Buradaki “Odun hamalı” sözü, bu kadının kötü ahlakına işaret için kullanılmış bir hakaret vasfıdır. Dünyada altından bükülmüş kordon taşıyan kötü ahlak sahibi insanın boynuna, ahirette ateşten bükülmüş kordon geçiriliyor. Böylece ceza eyleme denk oluyor.



Hacı Bayram Veli Camii

‘İTİKAF’ GELENEĞİ ANKARA’DA YALNIZ BU MEKANDA SÜRÜYOR



Başkentin yüzyıllara meydan okuyan camilerinden Hacı Bayram Veli, Ramazan’da “itikaf”a girme yeri özelliğini günümüzde de sürdürüyor. 15’nci yüzyılın ilk çeyreğinde Osmanlı döneminde inşa edilen, Selçuklu mimari tarzındaki camiye adını veren Hacı Bayram Veli, kurduğu Bayramilik tarikatıyla Anadolu’nun manevi yapısının şekillenmesine katkıda bulundu. Cami içerisinde bulunan çilehaneler, İslâm dinindeki “itikafa girme” ibadeti için düzenlendi. Kişinin manevi olgunluğa erişmek için insanlardan uzak, küçük bir çile odasında kalarak Allah’ı düşünmesi, ona ibadet etmesi, onun isimlerini anması, konuşmaması, az yemesi, az içmesi gibi özellikleri barındıran “itikafa girme”, o dönemde büyük önem taşıyordu. Ankara Müftüsü Hakkı Özer, “İtikaf için müftülüğe önceden başvurular yapılıyor. Ama mekânın dar olması nedeniyle ancak 1-2 kişiyi itikafa girmesi için kabul edebiliyoruz” dedi.

FELAK SURESİ

Bu ve bundan sonraki sureye birlikte “el-Muavvizetan: Allah’a sığınmayı gösteren iki sure” denilir. Bunların Mekke’de veya Medine’de indiği hakkında ihtilaf varsa da doğrusu bunların Mekke’de inen ilk surelerden olduğudur. Üslupları, Mekke’de indiklerini kanıtlar. Birinci ayetteki yarıp çıkarmak anlamına gelen felak kelimesi, surenin adı olmuştur. 5 ayeti içeren sure Mushaf’ta 113, inişte 20’nci suredir.

Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla,

1- De ki: Sığınırım ben, karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran Rabbe, 2- Yarattığı şeylerin şerrinden, 3- Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden, 4- Düğümlere üfleyip tüküren büyücü kadınların şerrinden, 5- Ve hased ettiği zaman hasedcinin şerrinden.

NAS SURESİ

Ayetlerinin sonu nas kelimesiyle bittiğinden bu adı almıştır. Mekke’de, Felak Suresi’nden sonra inmiştir. 6 ayettir. Mushaf’ta 114, inişte 21’inci suredir. Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla, 1- De ki: Sığınırım ben, insanların Rabbine. 2- İnsanların padişahına, 3- İnsanların tanrısına: 4- O sinsi vesvesecinin şerrinden. 5- O ki insanların göğüslerine (kötü düşünceler) fısıldar. 6- Gerek cinlerden gerek insanlardan (olan bütün vesvesecilerin şerrinden Allah’a sığınırım).

SORU ve CEVAP

Oruç ne zaman farz kılındı?

BÜTÜN veliler ve peygamberler riyazet yapmışlar, oruç tutarak yücelmişlerdir. Hz. Muhammed, henüz kendisine peygamberlik gelmeden önce Hira Dağın’daki mağaraya çekilir, yemekten kesilir, riyazet yapar, derin tefekküre dalardı. Oruç tutmayı seven Peygamber, Medine’ye gelmeden önce her ay üç gün ve bir de aşure günü oruç tutmayı tavsiye ederdi (Buhari, Müslim; et-Tarğib: 2/120). Medine’ye hicretlerinden bir buçuk yıl sonra oruç tutmayı emreden ayetler inmiş, Ramazan ayında oruç tutmak farz kılınmıştır. Ramazan ayı, bolluk, bereket ayıdır. Allah oruç tutan o insanlara ummadıkları yerden rızklar gönderir.

BİR HADİS

“Cennette Reyyan adlı bir kapı var ki kıyamet gününde ondan sadece oruçular girer, başka kimse girmez. O gün ’Oruçlular nerede?’diye çağrılır, oruçlular o kapıdan girerler. Herkes girdikten sonra kapı kapanır, başka biri girmez.” v Buhari, Müslim, Nesai

BİR AYET

İnanmış olanlara rastladıkları zaman, “İnandık” derler. Fakat şeytanlarıyla yalnız kaldıkları zaman, “Biz sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz” derler. v Bakara: 14

GÜNÜN SÖZÜ

Herkes herkese bir lokma şey verebilir ama boğaz bağışlamak ancak Allah’ın işidir. v Mevlana

İFTAR SOFRASI


GÜNÜN MÖNÜSÜ

Ezogelin çorba

Bezelyeli pilav

Zeytinyağlı taze fasülye

Pandispanya

Bezelyeli pilav



PİLAV İÇİN MALZEME

2 su bardağı pirinç

2 çorba kaşığı margarin

1 çorba kaşığı sıvıyağ

2 su bardağı kaynar su

Tuz



SOTE İÇİN MALZEME

4 su bardağı kaynar su

1 çay kaşığı karbonat

Tuz

Yarım kilo bezelye

1 adet soğan

YAPILIŞI

Pirinci yıkayıp, suyunu süzün. Margarinle sıvıyağı pirinçle bereber 5 dakika kavurun. Üzerine sıcak su ekleyip tuzunu ayarlayın. 3 dakika yüksek ateşte, sonra kısık ateşte 15-20 dakika pişirin. Bu arada bezelye sote için 4 su bardağı kaynar su içine karbonat ve tuz ekleyip bezelyeleri ilave edin. 5 dakika haşlayın ve suyunu süzün. Tavaya margarini koyup ince kıyılmış soğanı hafifçe kavurun. Üzerine suyu süzülmüş bezelyeyi koyup arada bir tavayı sallayarak 3 dakika kadar pişirin edin. Servisi için derin bir kabın dibine bezelye soteyi döküp üzerine pilavı ekleyin. Sıcak olarak servis yapın.

YARIN: Hz. Muhammed, Kureyş boylarını Müslüman olmaya çağırdı.

Haberin Devamı