Devletin cılkını çıkarıp üstüne oturan devletlilerle ciddi gazete röportajları yapmak kolay değildir, ey okur. Hele kamuoyunu oluşturan halkımızın azımsanmayacak bir bölümü, hayat şiarını önce “çalış/kazan”dan “kazı/kazan”a, ardından “yan gel yat, paran ikiye katlansın”a taşıdıysa, ciddi gazetecilik neye yarar, hangi idrak ve iradeye yol açar, emin değilim.
Bu ahval ve şeraitte, bendeniz de tuttum RTÜK Başkanı Zahid Akman’la zatına layık, hakiki sahte bir röportaj cıvıdım. Aşağıda okuyacağınız soruların hepsi sahte, ama cevapların tamamı hakikaten ve bizatihi Zahid Akman’a aittir:
MGK - Sayın Akman, TBMM Başkanı Türkiye’de istifa kültürünün yerleşmediğini söylüyor. RTÜK Başkanı olarak sizde hangi kültür yerleşik acaba, istifa kültürü mü, yoksa azil kültürü mü?
ZA - Her ne kadar bazı köşe yazarları ve düşünürler, kitle iletişim araçlarının hep olumsuz yanlarını anlatsalar da aslında kitle iletişim araçlarının Türkçenin yaygınlaşması konusunda önemi büyüktür. Türkçenin nasıl doğru kullanılacağı anlatılmalıdır. Şu an Türkçemiz tarihinin en zengin dönemini yaşamaktadır. (S. D. Ü. konferansı.)
MGK - Türkçemiz Deniz Feneri’ne toplanan paralarla mı zenginleşti, Sayın Akman?
ZA- Bu bağlamda 1500 yayın kuruluşuna dili doğru kullanma adına TDK’nin hazırlamış olduğu sözlükleri gönderdik. İlkini geçen yıl verdiğimiz ödüllerin ikincisini bu ay içerisinde Çankaya Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün katılımıyla düzenlenecek olan programda dağıtacağız. (S. D. Ü. Konferansı)
MGK - TOKİ’nin de size dağıtım yaptığı ileri sürülüyor, Sayın Akman. Ankara Erler Mahallesi’nde TOKİ’nin yaptırdığı konutlardan birine, sıra mıra beklemeden, kurasız ve çekilişsiz konduğunuz doğru mu?
ZA - Bana yönelik kampanyaların çıkacağını hiç beklemiyordum. RTÜK Başkanı olduğum için ağzımı bozamıyorum, bu iddiaları ilk günden beri yapıyor bu adam. Bu süreç özellikle bazı elinde güç bulunduran kesimlerin bu güçleri istismar etmesiyle birlikte farklı yönde seyrediyor izlenimi vermesine rağmen bu süreç sonunda doğru olanlar kazanacak. (Habertürk)
MGK - Türkçeniz çok zenginleşmiş Sayın Akman, benimki fakir kaldı, cevabınızı pek anlayamadım. Şöyle sorayım: TOKİ’den çekilişsiz verilen dairenizi ödemek için de Vakıfbank’tan da ucuz kredi çekmişsiniz. Nakit darlığı mı çekiyorsunuz?
ZA - Ben bunu izah etmekte güçlük çekiyorum. Benim şerefim, benim haysiyetim yok mu? Benim maaşlı köşe yazarım yok. Ben hakkımı nasıl arayacağım? (Habertürk)
MGK - Valla bilmiyorum, çok mu ağır? Kuryeyle taşıtsanız...
ZA - Hiç aklımdan geçmedi. Hakikaten şu anda ortada o kadar büyük bir dezenformasyon var ki... (Habertürk) RTÜK olarak özel bir çağrı merkezi oluşturduk. Bize 24 saat ulaşıp düşüncelerini iletebiliyorlar. 2007 yılının ilk üç ayında bize gelen şikâyetlerde şimdi yüzde 40’lık bir azalmanın olduğunu görüyoruz. (S. D. Ü. konferansı)
MGK - Sayın Akman, vatandaşlara “yan gel yat, paran ikiye katlansın” diye reklamını yaptığınız kooperatif battı. Ortağı olduğunuz Kanal 7 sermaye küçülttü. Deniz Feneri iflas yolunda. Koskoca Armada’nın getirisi büyükçe bir bakkala eşitlendi. Adınız nereye değse, paranın bereketi kaçıyor. Uğursuz olduğunuzu düşünüyor musunuz?
ZA - Bu durumda en fazla sevgili anacığımın gözyaşlarına üzülüyorum. Bir de küçük kızım bu işe çok üzülüyor. Onların gözyaşlarına hakikaten dayanamam. Şu Ramazan ayında anacığıma o üzüntüyü yaşatanlara hesap soracağım. (Habertürk)
MGK - Frankfurt Savcılığı da OFWG Konut İnşaat Kooperatifi hakkında size hesap sormaya hazırlanıyor. Hesap vermeye hazır mısınız?
ZA - Daha önce yaşananlardan hiç ibret almadı. Sorumsuzca bu ülkenin çocuklarını, insanlarını düşünmeden her türlü etik ilkelerin dışında toplumun değer yargılarını yok sayarak yayınlarına devam etmekte. (M. A. Erbil hakkında yorum, www.medyafaresi.com)
MGK - Size hayranım Sayın Akman. Şu mübarek Ramazan ayında bir imza rica etsem?
ZA - Ramazan ayında bu kampanyalar niye yapılıyor ? Hele ben vermeyeceğim. Burada açıkça ifade ediyorum. (Habertürk)
Cıvık söyleşi
Haberin Devamı
