Metin Kaplan'ın yasadışı örgüt davası

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Metin Kaplan ve Hasan
Cıbır getirildi. Tutuksuz sanıklar Osman Ünal, Salim Memik ve Miktad Güler
duruşmaya gelmedi.

Duruşmada Miktad Güler ve Hasan Cıbır'ın avukatı İlhami Sayan,
müvekkillerinden Güler'in rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılmadığını söyledi.

Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Erkan Çanak, sanığın bir dahaki
duruşmaya mutlaka katılması gerektiğini ifade ederek, ''Çünkü dava uzuyor. Bakın
biz dava uzamasın diye birleştirilmesi istenen dosyaları kabul etmiyoruz.
Yargıtay'a gidiyor. Metin Kaplan adını duyan birleştirmek için dosya gönderiyor''
dedi.

Avukat Sayan, sağlık sorunları olan diğer müvekkili Hasan Cıbır'ın da
tahliyesini talep etti.

Hasan Cıbır da, daha önce kalp kapakçığının değiştirildiğini, 2005 yılı
itibariyle bu ameliyatın yenilenmesi gerektiğini öne sürerek tahliyesini istedi.

Metin Kaplan da, ''Başkanım, Metin Kaplan ismini duyan geliyor. Bir tane
daha var. Mersin'de açılan bir davada da ifademi istediler. Onu da size göndereceğim'' diye konuştu.

Başkan Çanak da, ''Bugüne kadar 11 tane geldi. Biz almayalım diyoruz sen
bize gönderiyorsun'' dedi.

''Siz bizi tahliye edene kadar bu böyle sürecek'' diyen Kaplan, bu
sözlerinin işin şakası olduğunu öne sürdü.

Kaplan, kendisinin terör örgütü ya da suç örgütü kurmadığına dair 3 ayrı
Alman mahkemesinin kararı bulunduğunu kaydetti.

Metin Kaplan, ''Benim kapımda 'sağ terör' diye yazıyor. Bu kimin tasarrufudur bilmiyorum. Avukatım aracılığıyla ilgili makamlara bildirdim. Biz de bir laf vardır. 'Yarım hekim candan eder, yarım molla dinden eder.' Yarım
Avrupalı değil, çeyrek Avrupalı bile olamadık. 'Fikir suçundan tek kişi bile
cezaevinde değil' diyorlar. Birçok kişi cezaevinde yatıyor'' diye konuştu.

Hasan Cıbır'ın tahliyesine, Metin Kaplan'ın tutukluluk halinin devamına
karar veren mahkeme heyeti, Cıbır'a yurt dışına çıkış yasağı getirdi.

Duruşma, tutuksuz sanık Güler'in ifadesinin alınması ve eksikliklerin
giderilmesi amacıyla ertelendi.

DAVANIN GEÇMİŞİ
Almanya'nın sınır dışı ettiği Metin Kaplan, 13 Ekim 2004 tarihinde
Türkiye'ye getirilmişti. Aynı gün, hakkındaki davanın görüldüğü İstanbul 14. Ağır
Ceza Mahkemesi'ne çıkarılan Kaplan'a, kaldırılan İstanbul, Erzurum ve Adana
DGM'lerde açılan ve birleştirilen 13 ayrı davanın iddianameleri okunmişti.

Uçakla Anıtkabir'e yönelik saldırı ve Fatih Camisi'nin işgal hazırlığının da
aralarında bulunduğu 13 ayrı suçlamaya ilişkin Kaplan hakkında düzenlenen
iddianamelerde, sanığın müebbet ağır hapis cezası öngörülen ''anayasal düzeni
silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek'' suçu ile ''bu suça fer'i iştirak'',
''yasadışı örgüte üye olmak'' ve ''halkı kanunlara uymamaya tahrik etmek''
suçlarından cezalandırılması isteniyordu.

Kaplan, İpsala Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yapan bir otomobildeki
aramada, ''Anadolu Federe İslam Devleti''nin propagandasının yapıldığı kaset ve
dokümanlarla ilgili 1999 yılında açılan dava kapsamındaki gıyabi tutukluluğu
vicahiye çevrilerek cezaevine konulmuştu.

Yargılama sonucu Kaplan, 20 Haziran 2005 tarihli duruşmada lehine olduğu
gerekçesiyle eski TCK'nın 146. maddesinin 1. fıkrası uyarınca ''anayasal düzeni
silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezasına çarptırılmıştı.

Kaplan'ın, duruşmalardaki tavrından pişmanlık göstermediğinin anlaşıldığını
belirten mahkeme heyeti, sanığın, eski TCK'nın cezada indirimi öngören 59.
maddesinden yararlanmasına yer olmadığını ifade etmişti.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Metin Kaplan hakkındaki kararı, usul eksikliği
bulunduğu, eksik soruşturma yapıldığı ve yeni Türk Ceza Kanunu'ndaki hak
mahrumiyetlerine ilişkin hükümlerin dikkate alınması gerektiği görüşüyle
bozmuştu.

Haklarındaki dava dosyası Kaplan'ın dava dosyası ile birleştirilen Mikdad
Güler, Hasan Cıbır, Salim Memik ve Osman Ünal'ın da, ''yasa dışı örgüte üye
olmak'' suçundan 15 ile 22,5'ar yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları
isteniyor.