Şüphe Dağları...

Şüphe; günümüz insanın vazgeçilmez tutkusu haline dönüşmüş... Hele de, büyükşehirlerde... Bir virüs gibi ruhları işgal etmiş...

Herkes, herkesten şüphe eder hale gelmiş... Akıl, mantık ve duygular devre dışı bırakılmış...

Ticari alanlardaki şüpheler, insanların günlük hayattaki ilişkilerine taşınmış... Çünkü, günümüz ticari ilişkilerinde, malın rayici, yani gerçek değeri bilinmiyor...

Dolandırıcılığın bilimsel kılıfı; arz-talep dengesi oluşundan beri kimse ne kadar fazla para ödediğini bilmiyor...

Çin'de 100 dolara yaptırılan telefon, Amerika'da 700 dolara, bizim gibi ülkelerde 1.400 dolara satılıyor... Daha sonra 1.400 dolara bulunmayan ve satış rekorları kıran telefonun 150 dolara tezgahlarda satıldığını görünce, gerçekle yüzleşiliyor ama yine de kimsenin ders aldığı yok...

Peki, bu tutkudan vazgeçen var mı? Hayır...

***

750 liralık ayakkabı üç ay sonra yüzde elli indirimle 375 liraya, sezon sonu adı altında 175 liraya, fabrika outlet oyunlarıyla 125 liraya satılıyor... Gerekçesi ise hazır;

Haberin Devamı

- Satış teknikleri... Ya da, Moda...

Yeni ve eski sezon oyunlarıyla alıp başını giden ahlaksızlık sektörlerin pazarlama oyunlarıyla ticaretin her alanına sirayet etmiş...

Müşteri velinimet olmaktan çıkmış, yolunacak kaz gibi görülmüş...

Ve bu ahlaksızlık manavlara kadar sıçramış...

***

Şüphe; ticari hayatın sınırları dışına çıkmış ve insanların dostluk ilişkilerine kadar girmiş... Babalar, çocuklardan, çocuklar, babalardan ve dostlar birbirinden şüphe eder hale gelmiş...

Patron, çalışandan, çalışan, patrondan şüphe ediyor... Şüphe ikilemi içerisinde geçip giden bir hayat gittikçe kabusa dönüşüyor...

Niye böyle olduk?

Büyükşehirlerdeki kalabalık herkesin gizlenmesine ve ortadan kaybolmasına zemin hazırlamış... Çünkü, birbirlerini dolandıranlar bir daha birbirini göremediği ve birbirinin yüzüne bakacak saatlerden uzak bir köşede yaşanabildiği için...

Kasabalarda ise durum böyle değil... Herkes, karakteri ile tanınıyor... Ve herkes birbirine yanlış yapmaktan korkuyor...

Çünkü, sürekli günlük hayatın içinde herkes birbirinin yüzüne bakıyor...

Haberin Devamı

***

Şüphe; Everest Dağı kadar insanların içinde büyümüş...

Oysa, “doğru da, yanlış da bellidir, şüphelisinden sakınınız” kuralı piyasalara ve ruhlara hakim olması gerekirken, tam tersi olmuş ve insanlar kendilerini şüphe ile idare eder hale gelmiş... Herkes, karşısındakini sorguluyor ve herkes karşısındakinden şüphe ediyor...

Ne acıdır ki, kimse kendisinden şüphe etmiyor...

Ve “Şüphe” şeytandandır...

Gerçek suçluyu bulmak için keşfedilmiş adli bir yöntemi hayatımızın her alanına sokmayı başarabildiğimiz için sabahtan akşama kadar şeytanlar kulağımıza fısıldayıp duruyor...

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 91.yıldönümü... 91 yıl öncesini ve Kurtuluş Savaşı yıllarını düşündüğümüzde anlıyoruz ki,

Birlikte ölmesini bilmişiz yedi düvele karşı... Ama birbirimizden şüphe etmeden birlikte yaşamasını hala bilmiyoruz...

DİĞER YENİ YAZILAR