Fildişi kuleler

Haberin Devamı

Ve seçimler sona erdi.
Kavgalar bitmedi...
İtirazlar sürüyor...
Bir seçim, anatomisi yapılmadan arşive gönderildi...
Hastayla ilgilenen çok, hastalıkla ilgilenen yok gibi...
CHP neden kaybediyor? sorusunu düşünmek yerine AK Parti niye kazanıyor? sorusu gündeme taşınıyor!
Kazanmak suçmuş gibi...

***


Muhtar adaylarının yakınları arasında çıkan çatışmalarda 9 kişi öldürülüyor ve 47 kişi yaralanıyorsa, seçme ve seçilmeyi hâlâ bilmiyoruz demektir!
Kan damlatılıyor demokrasinin üzerine...

***


Bir seçimin yorgunluğu yeni bitmiş iken, daha şimdiden önümüzdeki iki seçime dair senaryolar yazılıp konuşulmaya başlandı...
Seçim öncesi yapılan yorumların, yazılan yazıların; analizler, anketler ve hayali senaryoların hepsi unutulup gitti...
Ve yerini karalama, mazeret ve ağır analizler içeren yeni senaryolara bıraktı...
Düşüncenin uzağında geziniyoruz...
Muhasebe fukarasıyız!

***


Fildişi kulelerde yapılan yüzde hesapları ‘sandık çarşısına’ uydurulamadı... Çünkü; bilgilerin değil, duyguların ışığında seçim planları yapılıyor...
Öfkelerini, kinlerini, ideolojilerini ve beklentilerini seçim analizinden sayan aydınlar; ‘Halkı aydınlatıyoruz’ gerekçesine sığınarak sürekli kamplaşmanın fitilini ateşledi...
Öfkesine yenik düşenler kaybetmenin de demokrasinin kaçınılmaz bir gerçeği olduğunu kabullenmek istemiyor...

***


Tilkiye ‘kaç şarkı biliyorsun?’ diye sormuşlar;
“40” demiş...
Ve tilki bildiği şarkıları okumaya başlamış... Bakmışlar ki, 39’u tavşan üstüne bestelenmiş...
Muhalefet, yıllardan beri hep aynı şarkıları söylüyor!
Farkında değil mi?

***


Bir seçimin ardından Rauf Tamer dahi ‘780 bin kilometrekare büyüklüğündeki bu tımarhanede seçim yapabildiğimize şükür’ diyerek sandığa giden 52 milyon insanı deli yerine koyabiliyorsa, sözün bittiği yerde değil miyiz?
Yani tersi durum olsaydı tımarhane olmaktan çıkacak mıydı?

***



Bir seçimin ardından en doğru analizi Twitter feylosoflarından biri yapıyor;
- Millet, muhalefet kendini değiştirene kadar iktidarı değiştirmemeye karar verdi!

***


Nietzsche de diyor ki;
- Gerçeğin dağlarına, ümitsizlikle çıkılmaz...
Bizde ise sürekli fildişi kulelere çıkılıyor...
Artık oralardan inme vakti değil mi?




DİĞER YENİ YAZILAR