Gazete Vatan Logo

Marmara’da oluşan depremler ciddi bir uyarı

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Şerif Barış son günlerde Marmara Denizi’nde oluşan depremleri yorumladı..

Marmara’da oluşan depremler ciddi bir uyarı

Hocam, geçtiğimiz hafta Çınarcık’ın 4,1 km açıklarında Marmara Denizi’nin 7.4 kilometre derinliğinde 4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Marmara’daki depremleri nasıl okumalıyız? Ne kadar endişelenmeliyiz?

Marmara Denizi’nde son günlerde meydana gelen depremler bir çok bilim adamı tarafından gelecek büyük bir depremin habercisi olarak nitelendirilmiştir. Ancak, bu bilgi doğru değildir. Marmara Denizi içerisinde Kuzey Anadolu Fayı’nın kuzey ve orta kollarının bir çok kırıklı fay parçası bulunmaktadır ve tüm bu faylar aktif birer fay olarak halen gerilme biriktirmekte ve bu fay sistemi içerisinde yer alan fay parçacıkları yüklenen gerilme neticesinde orta büyüklükte depremler üretmekte ve üretmeye de devam edecektir. Aletsel büyüklüğü 4 ve 4 ten büyük oluşan depremler olası büyük bir depremi önleyici yapıda değildir. Bu tür depremleri bölgenin normal bir deprem etkinliği olarak kabul etmemiz ve olabilecek büyük bir deprem için hazırlanmamız gerektiğini unutmamalıyız.

4 ve 5 büyüklüğündeki depremler normal etkinlikler

Haberin Devamı

Bu depremler Marmara’da olan yıllık deprem aktivitelerinin dışında olan gelişmeler mi?

Halen Yalova açıklarında ve daha önce Tekirdağ ve Gemlik Körfezi’nde meydana gelen depremler Marmara Bölgesi’nin yıllık deprem etkinliği içerisinde olan depremlerdir. Bu depremler belki devlet görevlilerine ve halka biraz korku vermesine karşın bilim adamları olarak bizler bu depremlerden bölgenin deprem etkinliği, deprem oluş düzenleri ve oluşabilecek büyük bir deprem hakkında bilgiler elde etmekteyiz. Toplumun tüm kesimleri şunu unutmamalıdır ki ülkemiz bir deprem ülkesidir ve aletsel büyüklüğü 3.0 olan depremler sürekli olmaktadır ve olmaya devam edecektir. Aletsel büyüklüğü 4 ve 5 büyüklüğündeki depremler diğer küçük depremlere nazaran daha seyrek olarak oluşmakta ve oluşmaya da devam edecektir.

Aletsel büyüklüğü 7 olan bir depremin olma olasılığı önümüzdeki 50 yıl için yüzde 60 civarında

Uzun sessizlikler büyük depremin habercisi

Marmara’nın yıllık deprem aktiviteleri nasıl?

Haberin Devamı

Kandilli Rasathanesi kayıtlarına göre 1976-2015 yılları arasında Marmara Bölgesi’nde kaydedilen deprem sayısı 33 bin 775 olup yıllık ortalama yaklaşık 850 deprem meydana gelmektedir. Aletsel büyüklüğü 4 ve 4’ten büyük deprem sayısı son 40 yılda 335 olup yıllık ortalama yaklaşık olarak 8 deprem meydana gelmektedir. 1999 depremi olmasaydı yıllık ortalama bu bölge için 4 olarak kabul edilmelidir. Aletsel büyüklüğü 4 ve 4’ten büyük depremler daha küçük depremlerdeki oluş düzenine benzer bir davranış göstermemektedir. Marmara Bölgesi’nde orta büyüklükte olan deprem sayılarına bakıldığında en fazla depremin 2003 ve 2014 yıllarında 22 adet depremle olduğunu görmekteyiz. Deprem oluş sayılarına bakılarak Marmara Bölgesi’nin deprem etkinliği hakkında yorum yapmak çok zordur.

Hareketlenmeler neyi gösteriyor?

Marmara Bölgesi’nde büyük deprem üretebilecek birkaç bölge bulunmaktadır. Bizim beklentimiz bir sonraki büyük bir depremin Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun orta kesimlerinde olma olasılığının Adalar açıklarındaki fay zonundan daha yüksek olduğu yönündedir. Geniş anlamda Marmara Bölgesi dikkate alındığında deprem olma riskinin her geçen gün arttığını söylemek mümkündür. Bir bölgede çok uzun dönem deprem olmadıkça oluşabilecek depremin aletsel büyüklüğü artmaktadır. Yani aletsel büyüklüğü 6.5 olan bir depremin 50 yıl içerisinde olma olasılığı yüzde 70 iken aletsel büyüklüğü 7 olan bir depremin olma olasılığı önümüzdeki 50 yıl için yüzde 60 civarındadır. Ancak, büyük bir depremin ilk nerede olacağı konusunda bile farklılıklar var. Benim görüşüm Marmara’nın güneyinde bu depremin olabileceği yönündedir.

Haberin Devamı

1999’da Marmara’da iki metre tsunami oldu

7 büyüklük üzerinde bir depremin Güney Marmara ile Silivri-Saroz hattında olacağı bekleniyor...

Marmara Bölgesi’nde büyük bir deprem üretecek bir çok fay var. Bahsedilen Silivri-Saroz arasında son yüz yıl içerisinde büyük bir deprem olmamıştır. Ancak olacak bir deprem mutlaka 7 veya 7 den büyük olacak demek doğru değildir. Bu nedenle Marmara’nın bazı bölgelerinde 1962’deki gibi depremler olması muhtemeldir. Öte yandan Marmara Denizi’nde bulunan fay parçalarının ilk hangisinin kırılacağı diğer spekülatif konulardan birisidir. İznik Fayı yaklaşık 400 yıldan fazla deprem üretmemiştir. Öte yandan Gemlik Fayı ve Yalova-Armutlu açıklarında bulunan fay parçalarında da büyük deprem yüzyıllardır olmamıştır. Bu nedenle bu bölgenin de diğer deprem üretebilecek yerler olarak adları geçmektedir. Unutulmamalıdır ki bu tür bir bölge dışında da deprem olma ihtimali bulunmaktadır.

Haberin Devamı

Marmara’da tsunami mümkün mü mümkünse dalga boyu ne kadar olur ve nereleri etkiler?

Marmara’da geçmiş dönemlere ait bilgilere bakıldığında ve 1999 depremine bakıldığında tsunami niteliğinde olayların yaklaşık 33 tane olduğu bilgisi elde edilmiştir. Ancak bu tsunamiler Marmara ortasında yer alan üç derin çukurların yamacındaki kum birikintilerinin hareketi neticesi ile kıyılardaki doğu alanlarının göçmesi fikri daha ağır basıyor. Hesap edilmiş deniz suyu yüksekliklerinin yaklaşık 2 metre mertebesinde olduğu belirlendi. Bu yükseklikteki bir su kütlesi özellikle sahillerdeki park, dolgu alanları ve sahil yolunda önemli can ve mal kayıplarına yol açabileceği hesaplanarak bu tür bir durum karşısında alınması gereken önlemlerin şimdiden planlanması gerekir. Bu tür bir hazırlık yapılırken halkın da eğitilmesi çok önemlidir.

"Marmara’da depremin 6.5-6.8 aralığında yaklaşık %75-80’ler seviyesinde olduğu söylenebilir."

Deprem uzmanlarının “survivor” planları

Prof. Dr. Ahmet Ercan: Deprem torbam beni bir hafta yaşatır

Prof. Dr. Ahmet Ercan’ın “deprem torbası“ başucunda hazır olarak bekliyor ve içindekiler rutin olarak kontrol ediliyor. İçinde yaşamak için her şey var. “Battaniye, fener, su, kalem-defter, mendil, naneli sakız serin tutar ve susamayı önler, sevdiğim bir koku, bu da moral verir, çakmak, düdük bağırmamak için hem çok ses çıkartır hem de nefesiniz tükenmez. Dışkı için poşet, sağlık çantası var. Ayrı bir paket içinde zorunlu ilaçlarım var. Çubuk tarçın, hem açlığı önler hem de ağıza tat verir. Viks, nefes açıcı. Islak mendil, yara bandı. Kayısı, fındık, incir gibi yiyecekler ve şişe suyu. Bu malzemeler beni bir hafta yaşatır” diyor.

Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu: Arabamda battaniye, su ve fener bulundururum

İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, “tüm kapı kollarına el feneri taktım. Tüm tedbirlerimi mücadele etmek için alıyorum. Şeker hastasıyım ve bu nedenle çantamda ilaçlarım var. Onlar yanımda değilse zaten komaya girerim. Dışarı çıkmak ihtiyacı halinde çantamı alırım çıkarım, televizyonu alacak halim yok. Abartmadan ve panik yapmadan çıkmak lazım dışarıya. Çok malzeme de almamak, lazım bu da paniği tetikler. Arabamda da devamlı su, battaniye ve fener bulunduruyorum. Evde erzak stoklamıyoruz, kimse depremde açlıktan ölmüyor, herkes birbirine yardım ediyor zaten”

Nasuh Mahruki: Gıda stoklamıyoruz ama ilkyardım çantamız hazır

AKUT Kurucu Başkanı Nasuh Mahruki, “Kütüphaneler duvarlara sabitlenmiş durumda. Dolaplar duvara sabit. Bunun gibi önlemler aldım ev içinde. ilk olarak oğlum Barlas’ı kucağımıza alacağız ve güvenli pozisyon olan ‘yat-kapan-korun’ pozisyonuna geçeceğiz. Bu mantık, hedef küçültmek. Evde gıda stoklamıyoruz, sadece ilkyardım çantası ve ilaçlar var, evin birçok noktasında fener var, ayrıca benim kamp ve kurtarma malzemelerim var. Arabada da her zaman su, ilkyardım çantası, fener, termal battaniye, uyku tulumu ve çadır da var. Evdeki doğalgaz ve sigortaları kapatmayı da herkes biliyor.