Kar Gösterisi'nde hayaller dünyası

Bir performans sanatçısı olmasaydınız, hangi uzmanlık alanlarını seçerdiniz?

Çocukken bir kütüphaneci ya da ormancı olmayı hayal ederdim. Bu hayallerim de gerçek oldu. Büyük bir kütüphanem var ve ormanda yaşıyorum.

Palyaçoluğun hiç daimi mesleğiniz olacağını düşündünüz mü? Ne zamandır bu işi yapıyorsunuz?

Belki de, bunu kendime hiç sormadım. Sadece yaptığım şeyi sevdim. İlk önce tuhaf bir pandomimdi; sahne partnerim ve ben seyirciyi kahkahaya boğardık. Sonra, 80’lerin sonunda, seyirci ile sadece eğlenceli şeyler hakkında konuşmamı değil; aynı zamanda üzücü, kibar ve hassas şeyler hakkında konuşmamı sağlayan benim kendi palyaço karakterim Slava (veya Assisyai) doğdu. Ayrıca, palyaçoluğun bir sirk türü ya da eğlence biçimi olmasından çok daha geniş bir kavram olduğunu düşünüyorum. Palyaçoluk, dünyada kesin bir bakış açısı, var olanları insanların genellikle gördüklerinden farklı kılan bir yetenek, belki de deliliğin özel bir biçimidir. Bu boyutta yaşamak ve bir şeyler yaratmak büyük bir zevk. Bir başlarsanız, bırakamazsınız. Yaratıcı çabamızın bizi palyaçoluğa yaklaştırdığını bir yönetmen aracılığıyla anladım. Bana şu sözleri söyledi: “Groteskte o kadar doğalsın ki hareketlerin artık tuhaf değil; palyaço gibi.” Sonra, “benim palyaçom” için araştırmalara başladım. Makyajı, kostümü, burnu, renkler, yürüyüş tarzı, ritmi… Her şeyin bir anlamı vardı.

Bedenimi evim olarak görüyorum

Ne tür işler başardınız?

Birçok iş yaptım. Bedenimi dokunaklı yapmak için plastikte özenli çalışmaktan, klasik tiyatro, sirk, eğlence, kabare, sinemacılığın ciddi çalışmasına ve diğer deneyimlere kadar... İşin aslı, birisinden ödül olarak alınan yetenek, kendi elleriniz ve çabalarınızla evinizi inşa etmede kullanabileceğiniz temelden başka bir şey değildir. Bu evin neye benzeyeceği, size ve yapacağınız çalışma miktarına bağlıdır.

Palyaçolar, her zaman sahnede mutlu ve keyifli görünürler. Peki ya size mutsuz eden şeyler nelerdir?

Elbette, hayatı üzücü kılan şeyler var; fakat ben bunları kişinin öğrenmesi gereken dersler olarak görmeye çalışırım. Nadiren çaresizlik içinde olduğumdan, kendimi eğlendirmek benim için zor değil. Tabii ki ben de depresyonlarımı, hayal kırıklıklarımı ve üzüntülerimi paylaşarak atlattım. Ailemin desteği ve durumu doğru hissetmemi sağlayan güçlü inancım ile hayat amacımı tam anlamam da bu tür ruh hallerinin üstünden gelmeme her zaman yardım etti.

Bugüne kadar performans sergilediğiniz en iyi yer neresidir?

Performans sergilemek istediğim birçok yer var. Londra’da performans sergilemeyi de severim, seyirciler hem çok talepkar hem de düşüncelidir. Her yer, farklı açılardan deneyimler yaşattı. Şimdi de Türkiye’de İstanbul’da Zorlu PSM’deyiz.

KONUŞULAN DÜNYAYA GÜVENMİYORUM

Kar Gösterisi’nin başarısını neye bağlıyorsunuz?

Performanslarında konuşmaların geçmemesi, Kar Gösterisi’ni bu kadar uzun süredir ve başarılı olarak dünyayı gezmesinin sebeplerinden yalnızca birisi. Her insanı ilgilendirebilecek dostluk, yalnızlık, yaşam ve ölüm gibi basit ve ebedi şeyleri anlatıyoruz. Yaptığım işi orijinal bir biçimde yapmam, sahnedeki her performansımda bu tür şeyleri ifade etmenin yeni bir yolunu bulmaya çalışırım. Dünyaya hayranlık duyuyorum ve burada olmaktan mutluyum.

Neden hiçbir dil kullanmıyorsunuz?

Absürt ve fantastik gerçekliği seviyorum ve “konuşulan dünya”ya güvenmiyorum. Bu da zaten palyaçoluğu seçmemin nedeni. Kelimeleri kullanmadan yapılan ifadeler sahnede kelime kullanarak yapılanlardan çok daha organik ve doğal, görsel dil çok daha zengin, kişileştirilmiş ve anlaşılması zor.