Gazete Vatan Logo

İran'ın inadı

Ankara Büyükelçisi'yken türban sorununu kaşıdığı için ülkesine gönderilen Manucehr Mottaki İran'ın yeni Dışişleri Bakanı oldu...

İran'ın yeni Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedicad'ın meclise sunduğu kabine listesinde Dışişleri Bakanı olarak yer alan Manucher Mottaki'nin Türkiye'deki 3.5 yıllık görev süresi bir Büyükelçiye verilebilecek rekor sayıda "protestolarla" dolu. 2 Eylül 1985 tarihinde Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından kabul edilerek Ankara'da görevine başlayan Mottaki, 21 Eylül 1985'de düzenlediği basın toplantısında yaptığı "İran'ın Irak'taki ayrılıkçı Kürtleri desteklemesinin Türkiye'ye zarar vermez" açıklamasıyla iki ülke arasında ilk gerilim fitilini ateşledi. Mottaki Konya'da düzenlenen "Filistin Halkıyla Dayanışma" mitingine katıldı, üniversitelerde türban yasağının başladığı tarihte İran radyo ve televizyonlarına Türkiye'yi hedef alan açıklamalar yaptı. Mitinglere, panellere katılıp konuşan Mottaki, Salman Rüşdi için verilen "ölüm fetvası" Türkiye'de eleştirilince büyükelçi bu tavrı da eleştirdi. En sonunda Dışişleri Bakanlığı, İranlı büyükelçinin "istenmeyen adam" olarak ilan edilmesi için hazırlık yaparken, Başbakan Özal'ın bulduğu ara formülle, Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi geri çağrıldı, İran da Ankara'daki elçisi Mottaki'yi geri çağırdı ve yerine yeni bir ismi atayarak krizi aştı. Eylem ve açıklamalarıyla sadece diplomasiye değil aynı zamanda TBMM'ye de damgasını vuran Mottaki, Başbakan Turgut Özal'ın bile sert ifadelerle eleştirdiği bir büyükelçi olarak Türk siyasi tarihinin sayfalarında yer alıyor...

Erbakan'la Filistin mitinginde
14 Nisan 1988: Mottaki, Refah Partisi'nin Konya'da düzenlendiği "Filistin Halkıyla Dayanışma" gecesine Erbakan ile birlikte katıldı.

17 Nisan 1988: Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, "İran büyükelçisinin, "Filistin Halkı ile Dayanışma" mitingine katılmasının, diplomatik teamüle aykırı olduğunu ve gerekenin yapılacağı" bildirdi.

19 Nisan 1988: Mottaki, Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak, en üst düzeyde uyarıldı.

"Sınır tanımıyoruz" açıklaması
21 Nisan 1988: Mottaki'nin, ABD tarafından ülkesine karşı düzenlenen saldırılara kesin yanıt verileceğini belirterek "Savunmamızda zaman mekan ve sınır tanımıyoruz" demesi gerilim yarattı.

Karşılıklı sınırdışı restleşmeleri
2 Kasım 1988: Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İnal Batu, bir İran rejim aleyhtarını Türkiye'den kaçırırken suçüstü yakalanan iki İranlı diplomatın ülkeden ayrılmadıklarını duyurdu.

21 Kasım 1988: İran, ülkesinde görev yapan iki Türk diplomatını "persona non grata" yani "istenmeyen adam" ilan ederek İran'ı terketmesini istedi.

28 Kasım 1988: İran'ın sınırdışı edeceğini açıkladığı 2 Türk diplomatından Ataşe Cengiz Yazıcı Türkiye'ye döndü.

23 Kasım 1988: Başbakan Özal, İran'ın iki Türk diplomatını sınır dışı etme kararı alması üzerine, İran Başbakanı'na mesaj göndererek, bu olaydan duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi.

30 Kasım 1988: İran Meclis Başkanı Rafsancani, Tahran'da "Diplomatlar olayı Türkiye ile sağlam ilişkilerimizi bozacak kadar büyük değil" açıklamasını yaparak gerilimde tansiyonu düşürdü.

Fetva gerilim
24 Şubat 1989: İran'ın İstanbul Başkonsolosluğu, dini lider Ayetullah Humeyni'nin, yazar Salman Rüşdü hakkındaki ölüm fetvası metnini, Konsolosluğun panosunda sergilemeye başladı. Ankara panodaki ölüm fetvasının derhal indirilmesini söyledi.

Türban için protesto üzerine protesto
12 Mart 1989: İran Meclis Başkanı Rafsancani ve öğrenci dernekleri, Türkiye'de Anayasa Mahkemesi'nin türbanla ilgili kararını protesto eden demeçler verdiler.

14 Mart 1989: Mottaki, Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak "Tahran'dan yapılan ağır tahriklerin Türkiye'deki türban eylemlerine" etkisi anlatıldı ve "İran bu tahriklerden vazgeçmezse ilişkilerin ciddi bir aşamaya geleceği" uyarısında bulunuldu.

19 Mart 1989: İran'ın Erzurum'daki konsolosunun Doğu Anadolu'daki il müftülerine Humeyni'nin Salman Rüşdü için verdiği ölüm fetvasını dağıttığı saptandı. Bu olay üzerine Büyükelçi yeniden Bakanlığa çağrılarak uyarıldı. Mottaki'ye Türkiye'de görevli İranlı diplomatların Türk kanunlarına saygılı davranması gerektiği hatırlatıldı.

"Faaliyetlerinizi dikkatle izliyoruz"
28 Mart 1989: 150'den fazla İran Milletvekili türban takılmasına izin veren yasanın iptaliyle ilgili kararı nedeniyle Türkiye ile ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesini istediler. Bir grup kadın milletvekili de Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e kınama mektupu gönderdi. İran'ın dini lideri Ayetullah Humeyni, Türkiye'nin adını vermeden Anayasa Mahkemesi'nin üniversitelerde türban takılmasına izin veren yasanın iptalini eleştirdi. Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Ömer Akbel, İran Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak kendisine iran'ın "Türban yasası konusundaki endişesi" dile getirildi. Konuyla ilgili olarak, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi İnal Batu, İran'daki Türkiye aleyhine faaliyetlerin yakından izlendiğini, gerekli uyarıların yapıldığını belirtti.

"Yersiz tutumlarda ısrarcı olmayın"
23 Mart 1939: Humeyni'nin Evren'i ad vermeden eleştirmesi üzerine Türkiye, Mottaki'yi yeniden uyararak "Devletlerarası ilişkilerde yeri olmayan beyan ve tutumlarda ısrarlı olunmaması" mesajını verdi.

29 Mart 1989: Dışişleri Sözcüsü Batu, Mottaki'nin "İran'ın Türkiye ile ticaretini 400 milyon dolara indirme kararı aldığı" yolundaki demeci konusunda Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldığını söyledi.

Haberin Devamı