IMF ile pürüz çıkmadı Merkez faizi indirdi

Merkez Bankası yılın dördüncü indiriminde gecelik faizi 0.5 puan indirerek yüzde 15'e çekti. Faiz indirimi ile gecelik fonlama maliyeti yüzde 16.76'dan yüzde 16.18'e kadar gerilemiş oldu.

Temel faiz oranındaki düşüşe karşın bono piyasasında aşağı yönde hareket olmaması dikkat çekti. Bonoya ilk anda alım gelirken, daha sonra kâr satışları etkili oldu. Gösterge olan 27 Eylül 2006 tahvilinde yüzde 17 direnci Merkez Bankası' nın indirim haberinin hemen ardından aşağı yönde kırıldıysa da daha sonra yüzde 17.22 seviyesine çıkıldı. Benzer tepki borsadan da geldi. Faiz karan ile 26 bin puanı test eden ve 25 bin 969 puana kadar çıkan İMKB, burada satışlarla karşılaştı. Bu direncin gücünü gören yatırımcıların satışı yoğunlaşınca endeks günü 416 puanlık kayıpla 25 bin 370 puandan kapadı.

3 yıllık stand-by ABD'de imzalanır
Merkez Bankası'nın indirim kararı piyasa genelinde sürpriz olarak karşılandı. Yılın dördüncü faiz indirimi ile piyasanın gösterge olarak kabul ettiği gecelik borç alma faiz oranı yüzde 15.5'ten, yüzde 15'e geriledi. Borç verme faizi ise yüzde 19.5'ten yüzde 19'a çekildi.

Merkez Bankası'nın IMF ile Ankara'da süren görüşmelerin olumlu geçmesinin ardından faiz indirim kararı verdiği öğrenildi. Ekonomi bürokratları IMF ile herhangi bir pürüz kalmadığını, 3 yıllık yeni stand-by anlaşmasının 16 Nisan'da ABD'de başlayacak Bahar Toplantıları sırasında imzalanmasının beklendiğini belirttiler.

Lehman Brothers faiz indirimini agresif buldu
Yatırım bankası Lehman Brothers, Merkez Bankası'nın faiz indiriminde fazlasıyla agresif davrandığını savundu. Kuruluş, Merkez Bankası'nın 0.5 puanlık faiz indiriminin ardından yayınladığı araştırma raporunda, Türkiye'nin cari işlemler açığını finanse eden portföy yatırımlarının hız kesmesi halinde faizlerin Türk Lirası'nı fazla destekleyemeyeceğini belirtti.

Tehlikeli oyun
Merkez Bankası'nın kurları yükseltmeden faizlerin ne kadar düşebileceğini test ettiğini savunan Lehman Brothers, uluslararası faiz oranlarının yükselmekte olduğu bir dönemde bunun tehlikeli bir oyun olduğunu ifade etti. Kuruluş Ağustos ayına kadar Merkez Bankası'nın faizlerde 2 puanlık indirime daha gidebileceği tahmininde de bulundu.

ÜFE korkutmasın
Merkez Bankası faiz indirim kararı ile birlikte önümüzdeki döneme ait ekonomik beklentilerini de ortaya koydu:

* Enerji fiyatları gibi maliyet gelişmeleri önümüzdeki dönemde enflasyonda az da olsa bir yükselişe yol açabilir.

* Ancak bu yükseliş ana eğilimi değiştirmez. Geçici koşulların kalkmasıyla tekrar düşüş eğilimi görülüyor. Yine de orta vadede ihtiyatlı olunmak

* Büyük bir dışsal şok yaşanmaz ve yapısal reformlarda yavaşlama olmazsa 2005 enflasyonu hedefler dahilinde kalır.

* Merkez Bankası kararları ağsından yapısal reformlar, birim maliyetler, iç talep ve uluslararası faiz seyri takip edilecek.

* Talep yönünde enflasyona baskı yapacak bir etken görülmüyor.

* Bugün itibarıyla döviz kurlarının geldiği nokta enflasyon üzerinde risk oluşturmuyor. Döviz hareketleri büyük ölçüde uluslarararası faiz ve risk değişimleriyle şekillendi.

* Ancak dalgalı kur sisteminde kur gelişmeleri arka arkaya birkaç ay boyunca aynı yönde olursa kalıcı algılanır ve enflasyon etkiler.

* IMF yasasaları kritik önemde. Orta vadede kur hareketlerindeki etkinin kalıcı olması için makro temeler sağlamlaştırılmalı.

* ÜFE hiçbir şekilde hedef enflasyon değildir, buradaki dalgalanmanın enflasyonda dalgalanma olarak algılanması hata olur.