İktidar yolun sonundadır

Başbakanın ulusa sesleniş konuşmasında aynı hikayeyi anlatıp, Türkiye'nin kötü yönetildiğini belirtirken sürekli "Kriz vardı, biz geldik, her şeyi düzelttik, güveni ve istikrarı sağladık" dediğini söyledi. Adan, Başbakanın her şeyden önce kendi dönemiyle kriz dönemini karşılaştırıp, bunun üzerinden başarı anlatmaktan vazgeçmesi gerektiğini öne sürdü. Bunun Türkiye'ye ve millete karşı büyük bir haksızlık olduğunu dile getiren Adan, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:

"Krizin rakamları üzerinden başarı hikayesi anlatmaya kalkışmak, bu hükümet için ancak sefil bir teselli sığınağı olabilir. Bu iktidarın tüm zamanı `makro ekonomik dengeleri oturttuk, sıra halkın şartlarını iyileştirmekte' sözleriyle geçti. Piyasalardaki son hareketler, iktidarın her tür iddiasını tekzip ediyor. DYP olarak baştan beri düşük kur, yüksek faiz uygulamasına dayalı enflasyon mücadelesinin başarı sağlamayacağını söyledik. İktidarın bu politika ile istikrar gibi görülen sahte iyiliğin bedelini 70 milyona ödetmek istediğini ifade ettik."

Mevcut ikdidarın ülkenin geleceğini şekillendiremediği gibi, yaşananlardan ders çıkartma basiretine de sahip olmadığını belirten Celal Adan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başbakan, tecrübeli ve donanıma sahip bir kadronun iş başında olduğunu iddia ediyor. AKP'nin partizanlık dışında hiçbir liyakat unsurunu dikkate almadığının şahidi, doğrudan doğruya milletin kendisi. Millete bu sözler meydanlarda değil, ancak stüdyolardan söylenebilir. Başbakan, gerçekleri porpagandaya, ülke çıkarlarını AKP'nin çıkarlarına kurban ederek yaptığı seslenişlerle boşa nefes tüketiyor. İcraat yerine lafla koltuğunda kalmaya uğraşan AKP, artık yolun sonuna gelmiştir. Millet bir erken seçimde kendi gerçekliğini siyasete taşıyacak, bunu temsil etmeyen AKP iktidarına son verecektir."