Gazete Vatan Logo

İflas edecek 1.7 milyon AB’li şirketi Türkler alsın

Avrupa’da önümüzdeki 10 yılda 1.7 milyon şirket kapanacak

Avrupa’da önümüzdeki 10 yılda 1.7 milyon şirketin kapanacağını söyleyen Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, “Ben 1.5 yıldır Bakanlıkta bu şirketleri Türk firmalarının alması konusunda yeni bir mevzuat, destek mekanizması hazırlıyorum. Hem onların markasını alacağız, hem onların ürün dağıtım kanallarına gireceğiz” dedi

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan önümüzdeki 10 yılda Avrupa’da 1.7 milyon şirketin kapanacağını belirterek, bu şirketleri Türk firmalarının alması için yeni bir mevzuat ve destek mekanizması hazırladıklarını söyledi. Avrupa’da işgücü maliyetlerinin yüksek olduğuna dikkati çeken Çağlayan, şunları kaydetti: “AB Komisyonunun kendi raporu, önümüzdeki 10 yılda Avrupa’da tam 1 milyon 700 bin şirket kapanıyor. Çünkü işi devredeceği ikinci nesil evlatları yok. Bunun 600 bini sadece Almanya’da. Ben 1.5 yıldır Bakanlıkta bu şirketleri Türk firmalarının alması konusunda yeni bir mevzuat, destek mekanizması hazırlıyorum. Hem onların markasını alacağız, hem onların ürün dağıtım kanallarına gireceğiz. Avrupa’nın bu konuda tek akciğeri var. O da Türkiye. Başka yer yok. Türkiye’nin önemini bilelim. Türkiye coğrafyasında her türlü güzelliğe sahip. Türkiye’nin geçmişte bütün meselesi iyi yönetilememesiydi. Bugün iyi yönetiliyor. Bu ülkede istikrar sürdüğü müddetçe bu ülke büyüyecektir. 8.9 büyüme öyle ufak bir büyüme değil. Çok babayiğit büyümedir. 2010 yılını

‘Takla yetmez, burgu at’ dediler

Bakan Çağlayan, Türkiye’nin IMF’ye olan borcunun 8.5 yıl önce 27 milyar dolar, bugün ise 4,8 milyar dolar olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Türkiye çok önemli noktalardan buraya geldi. IMF’den 1 milyar dolar borç almak için 3 takla, 2 parende atmaya başlamıştık neredeyse... IMF ’bu yetmez iki de burgu at’ diyordu. Çünkü IMF sistem olarak her zaman Türkiye’ye, aynı AB gibi iki yüzlü davranmış olan bir kuruluştur. Aynı AB gibidir. Bunu söylerken AB’ye karşı olmadığımızı, sonuna kadar Türkiye’nin haklarını almamız gerektiğini söylemek istiyorum. Orada hak gasbına izin vermeyeceğiz. 1999’da Türkiye’nin IMF’ye borcu 893 milyon dolardı. 1 milyar dolardan az. 2002’ye geldiğimizde borç 27 milyar dolar olmuştu. Eğer 1 milyar dolar kredi alamazsa memurunun maaşını ödeyemezdi. Size milattan önce bahsetmiyorum 9 yıl önceden bahsediyorum. Bugün IMF’ye dirseğimizin tersini gösterdik. IMF’ye hiç bir zaman kızmadım. Bizi IMF’ye muhtaç edenlere kızdım. Türkiye’nin IMF’ye borcu 8,5 yıl önce 27 milyar dolardı. Bugün borcumuz 4,8 milyar dolara düştü. İstesek bugün kapatırız. 2013’de IMF ile hesabı sıfırlıyoruz.”

Türkiye, Avrupa’nın en iyimser dış ticaretçisi

Dış ticarette kurumların beklentilerini daha iyi anlamak ve küresel ekonomiye bir ayna tutmak amacıyla 21 ülkede 6 bin 390 ihracatçı ve ithalatçıyla hazırlanan HSBC Dış Ticaret Güven Endeksi’ne göre Türkiye 122 endeks değeri ile Avrupa’da en olumlu tablo çizen pazar oldu. Bu sene araştırmaya ilk defa dahil edilen Türkiye, 122 Endeks değeri ile Avrupa’da en yüksek güven endeksi değerine sahip pazar ve küresel ticaretin gelişimine en olumlu bakan ülke olarak öne çıkarken, Türkiye’yi 109 endeks değeri ile Polonya izledi. Araştırmaya göre Türk firmaların yüzde 50’si Ortadoğu, yüzde 44’ü ise Doğu ve Orta Avrupa ile dış ticaret işlemlerini yürütüyor. Bununla birlikte, Türk firmalarının yüzde 27`si büyümenin ağırlıklı olarak Orta Doğu ile ticaretten gelmesini bekliyorlar. Ankete katılan Avrupalı ülkelerden döviz kurunun dış ticarete etkisini en fazla hisseden ülke yüzde 84’lük pay ile Fransa olarak öne çıkarken, Türkiye’de bu oran yüzde 26 olarak çıkıyor.

HSBC Dış Ticaret Güven Endeksi’nin sonuçlara göre firmaların küresel ticaret hacminde büyüme beklediğini belirten HSBC Kurumsal ve İşletme Bankacılığı’ndan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Virma Sökmen konuştu; “HSBC Dış Ticaret Güven Endeksi sonuçları iki önemli eğilimi gözler önüne sermektedir. Birincisi, enflasyonist baskıya rağmen araştırmaya katılan kurumların yüzde 89’u ticaret hacminde bir artış beklemekte. Bununla birlikte, ankete katılan kurumların önümüzdeki dönemde Çin ile ticareti önceliklendireceği de görüyoruz” dedi.

Haberin Devamı