AK Parti’ye komplo

Haberin Devamı

Seçime üç hafta kala Türkiye’deki bütün siyasi odaklar, legal ve illegal güçler, AK Parti oylarını aşağıya çekebilmek için hummalı bir çalışmaya giriştiler. Her fırsatı kullanarak gerginliği tırmandırmaya, huzuru bozmaya ve ortalığı karıştırmaya çalışıyorlar.

Muhalefetin AK Parti aleyhindeki gayretleri normal kabul edilebilir. Lâkin, özellikle Güneydoğu’daki olaylar, sıradan bir seçim döneminin oluşturacağı gerginliğin çok ötesinde, siyasi bir komplonun işaretlerini göstermektedir.

PKK/BDP’nin, bu olayları bizzat tezgâhlayarak gerginliği bir seçim taktiği olarak kullandığını daha önce de yazmıştık. AK Parti’nin Güneydoğu’daki üstünlüğü görülünce, AK Parti oylarını azaltmak ve bölge halkını aleyhine çevirebilmek için gerginliği tırmandıracak olaylar sonuna kadar istismar edilmektedir.

***


AK Parti’nin bir komployla karşı karşıya olduğu artık açıkça anlaşılmaktadır. Komplonun hedefi AK Parti oylarını azaltmak ya da mümkün olursa koalisyon dönemini başlatmak ve gücün yeniden antidemokratik odakların eline geçmesini sağlamaktır.

Komployu gerçekleştirebilmek için Güneydoğu ‘yumuşak karın’ olarak görülmekte ve tırmandırılan olaylar neticesinde, bölge seçmeninin AK Parti’den yüz çevirmesi istenmektedir. Böylece, AK Parti oylarının yüzde 40’ın altına çekileceği hesaplanmaktadır.

Başbakan Erdoğan komployu ‘Kandil-Silivri senaryosu’ olarak adlandırmaktadır.

***


Komplonun bir ucunun Kandil’e, hatta İmralı’ya dayandığı açıktır. Kandil’in Uludere olayını önceden plânlamış olması ve PKK timini kasten sınıra sevketmiş bulunması da mümkündür. Çatışmadan sonra çıkan olayların cesameti düşünülecek olursa, PKK’nın bu kaybı göze alabileceği anlaşılabilecektir.

Güvenlik güçleri tarafına gelince; askerin sınırdan sızmaya çalışan teröristlere ateş açması elbette kaçınılmazdır. Ancak, burada inceliği olan mesele, teröristlerin vurulması değil, cesetlerin öylece bırakılmasıdır. Nitekim, ölüleri almaya gelen gruplar ilk olayları çıkarmışlar ve daha sonra olaylar artarak devam etmiştir. Görüşlerine başvurduğumuz uzmanlar, bugüne kadar önce cesetlerin helikopterlerle alınıp otopsi merkezlerine götürüldüğünü, daha sonra otopsileri yapılıp cenaze sahiplerine teslim edildiğini söylediler. Halbuki, son 12 terörist olayında cenazeler açıkta bırakılmış ve âdeta yapılan istismar teşvik edilmiştir.

Bu konuda sorumlular hakkında soruşturma açılması gereklidir.

***


Komplo’nun Silivri ucu da en az Kandil ucu kadar önemlidir. AK Parti iktidarının ve özellikle Başbakan Erdoğan’ın yara alması, Ergenekon’un darbeci çevrelerini de yakından ilgilendirmektedir. Meşru mercilerin dışında kendilerinde güç vehmeden darbeci odaklar, eski kudretli dönemlerine dönmenin ve Erdoğan’dan intikam almanın hesabı içindedirler.

Güneydoğu’daki olayların tertipçileri arasında Ergenekon da vardır. Bu gerçek, Güneydoğu’daki halkımıza anlatılmalı ve oyuna gelmemeleri istenmelidir. Darbeci, demokrasi düşmanı odakların ‘demokratik açılım’ın karşısında olduğu ve hürriyetçi demokratik rejimi sabote etmek için Kandil ile Silivri’nin, Güneydoğu halkı üzerinde ne acımasız oyunlar peşinde bulundukları açıkça izah edilmelidir.

***


PKK/BDP ve Ergenekon işbirliğinin AK Parti’ye karşı tertipledikleri komplonun akamete uğrayacağını ve Güneydoğu’da AK Parti’nin tekrar başarılı olacağını düşünüyoruz.

DİĞER YENİ YAZILAR