Ateşkes neye karşılık uzadı?

Olan biten şeyler, barut deposunda çayda çıra oynamaya benziyor.

Bazı görünmez güçler, çözüm sürecinde elde edilen kazanımları sabote etmekten vazgeçmiyor.

Nitekim Lice’deki PKK’lı heykeliyle ilgili gelişmelerin provokasyon olarak nitelenmesine itiraz eden pek olmadı.

Süreci yöneten Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay hafta içinde, müzakereleri yürüten kişiselere koruma sağlayan yasanın imkânlarını anlattı.

Çözüme sürat kazandıracak her unsura ulaşma amacında olduklarını belirtirken şunları söyledi:

“Şimdi yol haritasını çalışıyoruz. MİT İmralı ile görüşüyor. HDP ile siyasi olarak biz görüşüyoruz.

Oluşacak yeni heyetin Kandil’le de doğrudan görüşmesini arzu ediyorum. Gerekirse Avrupa kanadıyla da...”

Katılımı genişletip samimi

bir şeffaflıkla desteklemek doğru bir seçimdir. Halkın rızasına dayanmayan uzlaşmaları kimse kimseye kabul ettiremez.

Terör belâsından kurtulmak elbette kolay olmayacaktır. Terör örgütünün müzakerecileri, istedikleri her şeyi gerekirse şantaj ve tehditle alacakları hayaline kapılmamalı.

Haberin Devamı

Bu alışkanlık sürüyor.

PKK’nın Kandil’deki yöneticilerinden Cemil Bayık’ın arkadaşımız Ruşen Çakır’a şu söyledikleri, çözüm çabalarındaki samimiyeti sorgulama ihtiyacı doğuruyor:

“Türkiye adım atmazsa biz savaşırız ve Türkiye çok ciddi sorunlarla karşı karşıya gelir. Irak ve Suriye’de yaşanan durumlar Türkiye’de de yaşanabilir..”

Ruşen Çakır’a terör örgütü yöneticisi Bayık’ın ağzından kaçırdığı bir ifade var:

“Bir de Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilebilmesi için ateşkesin sürmesi gerekiyor, çatışmaların olmaması gerekiyordu...”

Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasında ülkenin yaşadığı güvenlik Bayık’ın sözlerinden anlaşılıyor ki bir siyasi pazarlığın ürünü olmuştur.

Ortada bir müzakere var.

PKK seçim kazandıracak güvenli bir ortamı teröre ara vererek iktidara sunmuşsa bunun karşılığında ne almıştır?

Bilmiyoruz ama hiçbir terör örgütü Allah rızası için iyilik yapmaz!

Temayül ölçme tekeli liderde..

Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım diyor ki:

“.. temayüller konusunda elimizde açık bir bilgi yok. Bunlar sadece genel başkanımızın bilgisi dahilinde.”

Haberin Devamı

Tayyip Erdoğan temayül yoklamasını kapalı zarfta tek aday ismi yazdırarak, fakat oyları kimseye göstermeden gerçekleştirdi.

Yıldırım, Erdoğan’ın yaptığı seçimin gizli oy vasfını taşıdığını ama açık tasnif niteliğinden nasipsiz kaldığını ima ediyor.

Demek ki demokrasinin yarısı ihtiyacına yetiyor!

DİĞER YENİ YAZILAR