CHP neden ‘özgür Meclis’i konuşmuyor?

Yeni anayasa maddelerinin Meclis oylamaları sürüyor. Milletvekili olma yaşı 18’e indi, milletvekili ve cumhurbaşkanı seçimlerinin “5 yılda bir ve aynı gün” yapılması, yargının “bağımsız ve tarafsız” olması kabul edildi.

Bunlar arasında sonuncusu gibi “soyut kavramlar” içeren maddelerin uygulaması nasıl olacak bilmiyoruz.

Mevcut anayasada da “yargı bağımsızlığı” vardır ama yıllarca FETÖ tarafından işgal edilmiş bir yargının “bağımsız olduğuna” inanmak zorunda kaldık.

Balyoz-Ergenekon davaları sürecinde bilirkişi raporlarına bakmadan, sanıklar tanık yapılarak” yazılmış iddianamelerle yıllar boyu süren davaları izledik.

Bağımsız yargı

O süreçte hep “yargı bağımsızdır, saygı gösterelim” dendi ama sonunda hiç de bağımsız olmadığı anlaşıldı.

Şimdi Başbakan da, Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş da “FETÖ’nün devletten arındırılmadığını, bu sağlanana kadar OHAL’in devam edeceğini” söylüyorlar.

Bu durum sürerken yargının bırakın “bağımsız ve tarafsız” olmasını, sadece “bağımsız” olduğuna nasıl güven duyulacak?

Haberin Devamı

FETÖ böyle kolayca ağ kurup yayıldıysa, OHAL sonsuza kadar sürmeyeceğine göre bunun tekrarı veya bir başka örgütün sızması nasıl önlenecek?

“Cumhurbaşkanına OHAL yetkisi veren madde”deki soyut tanımlar da böyle.

Örneğin, herhangi bir protesto hareketi de “Anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik şiddet hareketi” olarak değerlendirilebilir ve OHAL ilan edilebilir mi?

Toplantı ve protesto özgürlüğü net şekilde tanımlandı mı?

Meclis iktidarı mı?

Başbakan Binali Yıldırım’ın yeni anayasa ile ilgili konuşmasından bir bölüm şöyle:

“Anayasa değişikliği ne getirecek diyorlar. Darbecilerin sonunu getirecek. Meclis iktidarından millet iktidarına giden yolu açacak…

Bu sistemle millet kendisini yönetenleri doğrudan seçecek. Kendisini yönetenleri denetleyecek milletvekillerini de seçecek.

Kendisi hükümetini doğrudan denetleyecek… Millet yetkiyi verecek, hesabı da soracak.”

“Darbecilerin sonunu getirme” önlemi olarak birçok karar (Harp akademileri, tüm askeri okulların kapatılması, Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı üniversite kurulması gibi) KHK’larla alınmadı mı?

Haberin Devamı

Meclis’i oluşturan “millet”vekilleri adı üstünde zaten “milleti temsil ettiğine göre” Meclis iktidarından millet iktidarına giden yol nedir?

Millet nasıl denetleyecek, hesabı nasıl soracak?

Bari vekilini seçsin!

Yeni anayasa ile “kendisini yönetenleri denetleyecek milletvekillerini millet seçecek” cümlesi ise konuşmanın can damarı.

Hangi madde “milletvekillerini liderler yerine milletin seçeceğini” belirtiyor?

Böyle bir madde yok ve “Meclis’in birçok yetkisinin alındığı, hükümet yetkilerinin de tek kişiye devredildiği bir sistemde Meclis’in hiç değilse denetim yapabilmesi için” de olması şart.

Acaba CHP “yargı bağımsızlığı” için yaptığı itirazları “Meclis bağımsızlığı” için neden yapmıyor?

Milletin kendi vekillerini seçmesine hepsi mi karşılar, açıklamaları lazım!

DİĞER YENİ YAZILAR