Yazıcıoğlu'dan Erdoğan'a 'terör' eleştirisi YENİ
Eski BBP Genel Başkanı ve Sivas bağımsız
milletvekili adayı Muhsin Yazıcıoğlu, "Bir Başbakanın, 'Terörle birlikte yaşamaya alışmamız lazım' sözünü talihsizlik olarak görürüm.
Tersine terörle mücadeleye alışmamız lazım. Teröre karşı kararlılık
içinde olmamız lazım" dedi.
Muhsin Yazıcıoğlu, Sivas'ta bir lokantada düzenlediği basın
toplantısında, bu seçiminin her zamanki seçimlerden daha durgun ve sakin
bir atmosfer içerisinde geçtiğini kaydetti.
Bağımsız aday olmanın getirdiği ek çalışmalar olduğunu ifade eden
Yazıcıoğlu, "Hala birçok yerde 'Hilal ile güle mi oy kullanacağız'
diyorlar. Yani BBP'nin bu seçimlere iştirak etmediğini, dolayısıyla
seçmen pusulasında hilal ile gülün aranmayacağını ve Muhsin
Yazıcıoğlu'na oy verileceğini her tarafta anlatabilmiş değiliz" diye
konuştu.
Seçimlerin demokrasi içinde, hukuk düzeninde, birlik ve beraberlik
içerisinde geçmesini temenni eden Yazıcıoğlu, sandıktan çıkacak sonuca
herkesin razı olmasını, iktidarların gidip gelmesini sandığın
belirlemesini istediğini bildirdi.
Sivas'ın çeşitli sorunlarına da değinen Muhsin Yazıcıoğlu, "Sivas'ta en
yakıcı gerçek işsizlik. Büyük oranda işsizlik var. İşsizlik gittikçe
daha da yaygınlaşıyor" dedi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Yazıcıoğlu, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın "Terörle yaşamaya alışmalıyız" şeklinde bir ifade
kullandığının belirtilmesi ve bu konuda düşüncelerinin sorulması üzerine
şöyle konuştu:
"Hani dediler ya 'Depremle yaşamaya alışmamız lazım' çünkü Türkiye fay
hattı üzerindedir. Bu tabii tabiatın bir gereği, sonucu. Bunun üzerinde
yaşadığımıza göre, depremin ne zaman olacağını kestirmek mümkün
olmadığına göre, kendimizi depreme hazır hale getirmemiz lazım. Ama
terörle yaşamaya alışmak. Niye terörle yaşamaya alışalım canım. Yani
defolsun gitsin terör. Terörle mücadele etmeye alışmamız lazım. Terörle
mücadele kararlılığı içinde olmamız lazım. Yoksa terörle yaşamaya
alışmak, yani kanıksamak, şehit tabutlarını doğal karşılamak, bu
cenazeleri doğal bir cenaze gibi kaldırmak, işte buna bir olağanüstülük
filan atfetmemek, ha şehit, ha sıradan bir cenaze fark etmez olarak
görmek gibi anlaşılabilecek bir söz. Bir Başbakanın, 'Terörle birlikte
yaşamaya alışmamız lazım' sözünü talihsizlik olarak görürüm. Tersine
terörle mücadeleye alışmamız lazım. Teröre karşı kararlılık içinde
olmamız lazım. Terör asla yaşamayacak ve barınmayacak demesi lazım."
Terörle mücadele için siyasi kararlılığın önemine değinen BBP lideri
Yazıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Allah aşkına Sayın Başbakanın bu sözlerinde bir siyasi kararlılık mı
var? Bir mücadele kararlılığı mı var? Yoksa teslim olmuş bir ruh hali mi
var? Sayın Başbakanın, 'Terörle birlikte yaşamaya alışmalıyız' sözünü
mücadele kararlılığı olarak değil, bir teslim olma zafiyeti olarak
yorumlayabiliriz. Çünkü böyle yorumlanır. Bu kadar açık. Terör örgütü de
böyle yorumlayınca işte o zaman terör daha da tırmanır."
-CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ-
Muhsin Yazıcıoğlu, cumhurbaşkanının meclis içinden mi, dışından mı
seçilmesi gerektiği yönündeki tartışmalar konusundaki görüşlerine
yönelik soruyu da şöyle yanıtladı:
"Tabii ki benim asıl tercihim, siyaset alanından olmasını tercih
ederim. Çünkü siyaset yönetme hakkını almaktır, meşru haktır. Ve
siyasetçi daha uzlaşan, halkın içinden gelen, halkın içinden
değerlendirmeler yapabilen, onun kültürüyle iç içe olan insan demektir.
O bakımdan seçim biter bitmez TBMM kendi organlarını seçecek ve
arkasından ilk gündemi cumhurbaşkanı olacak. Aslında Meclis
cumhurbaşkanını seçmeli, sonra da arkasından cumhurbaşkanını halkın
seçmesi için gereken yasal düzenlemeleri yaparak, önümüzdeki seçimde
cumhurbaşkanını halkın seçmesi mutlaka sağlanmalıdır. Yani bir kavga,
gerilim sebebi olmaktan cumhurbaşkanı seçimini çıkartmamız lazım."
-"ŞEFFAF OLMAK, AÇIK SİYASET YAPMAK LAZIM"-
Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçimleri konusunda mutabakat
arayacağı yönünde bir açıklamasının olduğunun hatırlatılması üzerine
Yazıcıoğlu, "Yani, yine kızını istiyorum ama damadı söylemem havası
içerisinde olursa kimseyi yanında bulamaz. Ama olması gereken şey nedir,
şeffaf olmak lazım, açık siyaset yapmak lazım" dedi.
BBP Genel Başkanı Yazıcıoğlu, şöyle devam etti:
"Tabii ki siyasette kimse kimsenin arka bahçesi filan değildir,
kendine ait siyaseti vardır. İktidarda olanların görevi sorunları
derinleştirmek değil, sorunları çözmektir, asgariye indirmektir. Ama bu
iktidar maalesef üslubuyla, yaklaşımlarıyla her meseleyi krize
dönüştürmektedir. Cumhurbaşkanı seçiminde de CHP ile uzlaşılmaktan
ziyade diğer kendi ekseninde olan siyasi partilerle bile bir uzlaşma
arayışı içerisinde olmamışlardır, bir çaba da göstermemiştir. Şimdi eğer
bu olup bitenlerden sonra, 'Biz uzlaşarak cumhurbaşkanı seçmek
istiyoruz' diyorsa bu bir gelişme. Yani uzlaşmak her zaman taviz vermek
anlamına gelmiyor."