Gazete Vatan Logo

Soner Yalçın’a 682 gün sonra tahliye!

Yalçın cezaevinden çıktı

Soner Yalçın’a 682 gün sonra tahliye!

Gazeteciler Soner Yalçın, Ahmet Şık ve Nedim Şener’in de aralarında bulunduğu 14 sanıklı Odatv davasının 15. duruşması İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmanın her zaman yapıldığı büyük salondaki kamera sistemlerinin yenilenmesi dolayısıyla duruşmanın küçük salonda yapılması izleyiciler ve mahkeme heyeti arasında sık sık tartışmalara sebep oldu.

‘Vicdan yok mu sizde?’

Duruşma Prof. Dr. Yalçın Küçük’ün savunmasıyla başladı. İddianamede PKK ’yı, CHP ’yi ve Oda Tv’yi yönettiğinin iddia edildiğini belirten Küçük, mahkeme heyetine “Vicdan yok mu sizde?” diye sordu. Bu sözlere sinirlenen Mahkeme Başkanı, “Haddinizi bilin. Böyle konuşamazsınız. Oturun yerinize” diye sert tepki gösterdi. Küçük, “Özür dilerim, içim yanıyor” yanıtını verdi.



Daha sonra savunmasını yapan tutuklu sanık Soner Yalçın, Başbakan Erdoğan’ın evinden çıkan dinleme cihazlarına değindi. Başbakan’ın evine böcek koyanların eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a kaset komplosu yapanlar ile MHP’ye seks kaseti tuzağını kuranların aynı kişiler olduğunu savunan Yalçın, “Sırtını devlete dayamadan; devletin istihbarat olanaklarına sahip olmadan bu tezgah kurulabilir mi? Türkiye’nin merakla aradığı asıl derin devlet işte budur. Evet, biz bu tertipçileri biliyoruz; bunları yazdığımız için bize de komplo kurdular” dedi.



3. Yargı Paketi’yle çıktı...

Mahkeme taleplere ilişkin kararını aranın ardından açıkladı. Ve mahkeme, yaklaşık 2 yıldır tutuklu yargılanan gazeteci Soner Yalçın’ı oy çokluğu ile tahliye etti. Kamuoyunda 3. yargı paketi olarak bilinen düzenleme kapsamında Yalçın’a atılı suçun niteliği ile tutuklukta geçirdiği süreyi dikkate alan mahkeme, tutuklama yerine diğer tedbirlerin yeterli olacağını belirtti. Yalçın’ ın tahliyesine karar veren Mahkeme, Yalçın’a yurt dışına çıkış yasağı koydu. Yalçın, çarşamba günleri mesai saatleri içinde en yakın polis merkezine giderek imza vermesini kararlaştırdı.



Onlara tahliye yok

Mahkeme, 15 yıl hapsi istenen Hanefi Avcı ve 22.5 yıl hapsi istenen Yalçın Küçük’ün tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, iki sanık için diğer koruma tedbirleri-nin bu aşamada uygulanmasının yeterli olmayacağını bildirdi, duruşmayı 21 Mart 2013’e erteledi.



‘Biz gazeteciyiz, kimseden izin alarak yazmayız’

OdaTV davasında tahliye olan Soner Yalçın, dün gece Silivri Cezaevi’nden çıktı. İlk sözleri, “Biz gazeteciyiz. Zindanda kalmayı Namık Kemal’den Nazım Hikmet’ten öğrendik. Kendimizi iktidarlara, cemaatlere beğendirmek zorunda değiliz” oldu.

Odatv Davası’nın tutuklu sanığı Soner Yalçın, 682 gün sonra oy çokluğuyla tahliye edildi. Kararın ardından Soner Yalçın’ın yakınları ve arkadaşları Silivri Cezaevi önünde giderek, Yalçın’ın çıkışını beklemeye başladı. Bekleyenler arasında Yalçın’ın oğlu Aren Soner Yalçın, eski eşi ve avukatı Feza Kutanoğlu, CHP Milletvekili İlhan Cihaner ve gazeteci arkadaşları Doğan Yurdakul, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Müyesser Yıldız gibi isimler vardı. Saat 20.30’da cezaevinden çıkan Yalçın, cezaevi aracından indikten sonra oğlu Aren’i kucaklayarak öptü. Daha sonra yakınlarına sarılarak hasret gideren Yalçın basın açıklaması yaptı. Açıklama sırasında gözyaşlarına hakim olamayan Yalçın,’’Buraya başka duygularla geldim. Başka sözler söyleyecektim ama söylemeyeceğim. Biz gazeteciliği Namık Kemal‘den, Nazım Hikmet’ten, Sabahattin Ali’den, Aziz Nesin’den, Rıfat Ilgaz’dan öğrendik” dedi.

‘Meslektaşlarım, buradaki zulmü görün’

Soner Yalçın sözlerine şöyle devam etti: Bu dava sadece OdaTV davası değil. Biz OdaTV’de Ergenekon davasını yazdığımız için bu dava. Ben o davada yargılanan kişilerin çoğunu tanımam. Tanıdıklarımla da mahkemelik olmuşumdur. Ama bir gerçek var. Gazeteci gerçeğin yanında olur. Hakikate aşkla bağlıdır. Meslektaşlarım bu dönemde gazetecilik yapacaksanız buradaki zulmü görün. Buna kimse gözünü kapatamaz. Gazeteci sadece gerçeğin yanında durur.



‘Kendimizi beğendirmek zorunda değiliz...’

Bu dava sadece Odatv davası değil. Bir gerçek var. Gazeteci sadece gerçeğin yanında durur. Biz gazeteciler kendimizi iktidarlara, cemaatlere beğendirmek zorunda değiliz. Böyle bir zorunluluğumuz ve sorumluluğumuz yok. Biz hiç kimseden izin alarak yazmayız, düşünmeyiz. Birileri Soner Yalçın’ı ve diğer yürekli, onurlu gazetecileri cezaevine atarak kalemini eğeceğini, kırabileceğini düşünebilir ama biz öyle olmayacağız.



‘İpekçi’den, Mumcu’dan ölmeyi öğrendik...’

Çünkü biz zindanda kalmayı Namık Kemal’den öğrendik. Biz bu vatana hasret içinde sürgünde yaşamayı Nazım Hikmet’ten öğrendik. Biz Aziz Nesin’den, Sabahattin Ali’den, Rıfat Ilgaz’dan inadına gazete çıkarmayı öğrendik. Biz Abdi İpekçi’den, Uğur Mumcu’dan, Bahriye Üçok’tan, Hrant Dink’ten, Ahmet Taner Kışlalı’dan ölmeyi öğrendik, ama bize yenilgiyi öğretemeyeceksiniz, biz yenilgiyi öğrenmeyeceğiz ve inadına yazacağız...

Soner Yalçın’a 682 gün sonra tahliye

OĞLU AREN’E SARILDI ‘KOKUSUNU ÖZLEDİM’ DEDİ

Soner Yalçın Silvri Cezaevi’nden çıkışında kendisini kapıda karşılayan oğlu Aren’e sarılıp öptü, “Kokusunu özledim” dedi. Gözyaşları içinde babasıyla kucaklaşan Aren Soner Yalçın “Babamı çok özledim bana yılbaşı hediyesi oldu. Bu süreçte bazı şeyi unuttum. Şimdi tekrar hatırlayacağım” dedi.


10. Cumhurbaşkanı Sezer’den “Geçmiş olsun” telefonu...

Tahliye sonrası Soner Yalçın’a çok sayıda geçmiş olsun telefonu geldi. Bunlardan birisi de 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’di. Sezer, Soner Yalçın’ı telefonla arayarak ‘geçmiş olsun’ dileklerini iletti.

Soner Yalçın’a 682 gün sonra tahliye

Kılıçdaroğlu: Darısı diğerlerinin başına

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Soner Yalçın ’ın tahliyesini, “Çok mutlu oldum. Darısı diğerlerinin başına” sözleriyle değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, Malatya gezisi sırasında soruları yanıtlarken, “Ergenekon davasında da lider kim hala öğrenemedik? Eğer ortada bir örgüt varsa, bir lideri de vardır. Onu henüz öğrenmiş değiliz” diye konuştu.

Haberin Devamı