Gazete Vatan Logo

Güçlü bir hükümet çok faydalı olurdu!

Güçlü bir hükümet çok faydalı olurdu!

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül suskunluğunu bozdu, “İki büyük partinin koalisyon hükümeti kurmasını çok önemli görmüştüm. Terörün hiç bir haklı gerekçesi yok. Sadece Türk aileleri ağlamıyor, Kürt aileleri de ağlıyor. Türkiye kısa sürede kutuplaşmadan gerginlikten çıkmalı...”

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “Güçlü bir hükümetin kurulmasını bugünkü Türkiye şartlarında çok faydalı görmüştüm” dedi. Suskunluğunu bozan Gül, NTV’de Oğuz Haksever yönetiminde gazeteciler Murat Yetkin, Ali Bayramoğlu ve Ayşe Böhürler’in sorularını yanıtladı. İşte o açıklamalar:

Son bir yılda neler yaptı?

Oğuz Haksever: Son 1 yıl nasıl geçti, uzak mıydınız siyasetten?

Abdullah Gül: Bir sene aktif şekilde kamuoyu önünde olmadım ama ilgimi kaybetmedim. Benim ismimi taşıyan üniversite kuruldu. Devlet üniversitesi fakat bir vakıf tarafından da destekleniyor. Çok özel bir model oldu. Türkiye’de devlet üniversiteleri arasında ilk beşe girdi. Ders vermek de zevkli olur. Bunun yanında ilk defa oluyor bir cumhurbaşkanlığı müzesi ve kütüphanesi gibi bir yapı içindeyiz ve bu da bitmek üzere. Burada içinde olduğumuz cumhurbaşkanı ofisi de tarihi bir bina. Sultan Abdülaziz zamanında yapılmış. Ayazağa Kasırları’nı da kazandık.

Haberin Devamı

Ak Parti’nin kuruluş süreci

Ayşe Böhürler: Partinin kuruluş çalışmalarını yaparken ‘Kan uyuşmazlığına dikkat edin’ demiştiniz. Bunu biraz açar mısınız?

Abdullah Gül: O zamanki siyasi atmosferde çok tıkanıklıklar oldu. Partimiz kapatıldıktan sonra biz AK Parti’yi kurarken politikalarımız farklıydı. Önceki partimiz daha dar bir çerçevede hareket ediyordu. Biz o tip siyaset tarzının kendimizi de partimize de davamıza da pek fayda getirmediğini görüp daha geniş, daha çok insanı kucaklayan, ilkeli, karakterli, prensip sahibi insanlarla bir araya gelmeye gayret sarf ettik. Bizim çizgimizden gelen arkadaşlarla birlikte çizgimizin dışında olan ama saygın, prensipli isimler de katıldı. Sizin gibi birçok arkadaşa teklifler yaptık.

Güçlü koalisyon isteği...

Ayşe Böhürler: Koalisyon olması gereken bir şey miydi?

Haberin Devamı

Abdullah Gül: Ben doğrusu güçlü bir hükümetin kurulmasını bugünkü Türkiye şartlarında çok faydalı görmüştüm. Her iki taraftan da liyakat esasına uygun insanlardan kurulan bir hükümet, yani bakanlar çok partizan olursa koalisyon hükümetleri yürümez. Ama liyakat esaslı insanlardan bakanlar kurulsa çok faydalı olurdu.

Terörün haklı gerekçesi yok

Murat Yetkin: 7 Haziran’dan bu yana terör saldırıları başladı.

Abdullah Gül: Terörle ilgili şu anda Türkiye’de hiçbir haklı gerekçe gösterilemez. Şiddetle terörün karşısında durmamız gerekiyor. Sadece Türk ailelerinin ocağına ateş düşmüyor Kürt aileleri de ağlıyor. Burada terörle mücadele sonuna kadar devam eder. Teröristin silahı ne kadar güçlü olursa olsun devletin silahı daha güçlü olur. Terörle mücadele eninde sonunda kazanılır. Ama burada çok dikkat etmemiz gereken şey halk. Terörle mücadele ederken eğer Kürt vatandaşlarımızı bir şekilde rencide edecek onların aidiyetini zayıflatacak bir şey olursa en büyük tehlike ile karşılaşırız. Bugün bütün Kürt vatandaşlarımızın bir siyasi şemsiye altında olmalarını da yanlış gördüm. Halkı uzaklaştırmamak lazım.

Haberin Devamı

Gerginlik 3 ay 6 ay olabilir...

Ali Bayramoğlu: Türkiye nasıl yönetiliyor, nereye gidiyor?

Abdullah Gül: Bugünkü bu gerginlik bu stres halinin devam etmesi Türkiye’ye çok maliyetli olur. Gerginlik kısa dönemli olabilir 3 ay 6 ay olabilir ama birkaç sene olamaz. Bundan bir an önce Türkiye’yi çıkartmak lazım. Yoksa bu kutuplaşma sadece siyasi partiler arasında değil, yazarlara çizerlere toplumun başka kesimlerine dağılıyor. Gazeteler gazetelikten çıkıyor PR organı haline geliyor. Bugünkü bölge şartlarında Türkiye’nin çok sağlam bir ada olması ve kendini çok konsolide etmesi gerekir. Bu nasıl olacak tabi ki ülkeyi yönetenler bunu yapacaklardır.

Suriye’de dünya suçlu...

Ayşe Böhürler: Suriye politikasını yanlış mı buluyorsunuz ?

Abdullah Gül: Suriye konusunda ben esas uluslararası camiayı suçlarım. Bugün mülteciler de, terör de bütün radikal unsurlar da sürpriz değil.

‘İhtiyaç halinde bakarım’
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Aktif siyasete dönecek misiniz?” sorusuna, “Bir ihtiyaç olursa ona bakarım” yanıtını verdi. İşte Gül’ün bu konudaki sözleri: Siyasi kariyer derseniz, Cumhurbaşkanlığı’ndan öte bir kariyer yok. Siyasetle geçti hayatım. Cumhurbaşkanlığı’ndan sonra o günkü şartlara baktım. Siyasetten resmen partili milletvekili olmadan da siyasetle geçtiğini söyledim. İhtiraslı bir siyasetçi olmadım hiç. Her şeyi ‘muhakkak ben olayım’ diye bir düşüncem olmadı. İhtiras benim motivasyonum olmadı. Cumhurbaşkanlığı yaptıktan sonra bu şartlar içinde olmamın doğru olmadığını söyledim. Tabi ki benim de gecem gündüzüm bunlarla geçiyor.
Fikirlerimi söylüyorum...
Ben burada oturmuyorum. Dışarıda ve içeride toplantılara katılıyor ve fikirlerimi söylüyorum. Açık fikirlerimi söylemeye devam edeceğim. Birikimlerim bana ait kalamaz. Bunları samimi şekilde paylaşmam bir vazife. İleride ne gözükür ona bakmak lazım. Siyaseti bir hırs ve makam mevki içerisinde yapmadım. Yapabileceğim bir şey olursa ona bakarım. Kariyer açısından değil bu şüphesiz. Doymamış gibi olamam. Bir ihtiyaç söz konusu olursa o ayrı konu. Tek arzum arkadaşlarımın başarılı olması. Büyük sorumluluk taşıyanlar 10 kez düşünerek hareket eder.
Gezi’yi darbe girişimi görmedim
Abdullah Gül, Taksim Gezi Parkı olaylarını darbe girişimi olarak görmediğini söyledi:”Herkesin bir psikolojisi var. Partilerin de psikolojisi var. Bu bir tuzak. O dönemde açıkça tavrımı söyledim. ‘Londra’daki Paris’teki olaylara benziyor’ dedim. Araplardaki gibi sokaklara çıkmıyorlar demiştim. İlk günlerde kapatılabilirdi. İllegal örgütler ortaya çıktı sonradan. Çok açık söyledim fikirlerimi. Ben olayları darbe girişimi olarak görmedim. ‘Ağaçları kestirmeyelim’ diyen insanlar güzel yönlendirilseydi böyle olmazdı. Ama sonra yasadışı örgütler karıştı.”

Haberin Devamı