Ergenekon KKTC'ye uzandı!

10 gün sonra seçim yapılacak olan KKTC’de başbakan, muhalefet lideri ile eski Cumhurbaşkanı Denktaş’ın Ergenekon bağlantılarının araştırılması için savcılığa başvurdu.

İkinci Ergenekon davasının eklerinde yer alan ve Türk Metal Sendikası eski Başkanı Mustafa Özbek’in işyerinde ele geçirilen belgelerin önceki gün KKTC’ye ulaştığı açıklandı. Kıbrıs’taki Türk gazetelerine yansıyan bu belgelerde “1998’de Rauf Denktaş yerine Derviş Eroğlu’nun cumhurbaşkanlığına hazırlanması için özel ekip kurulduğu” belirtiliyor. Ergenekon’un referandum öncesi KKTC’deki tüm liderleri dinlemeye aldığı da öne sürüldü.

Olay TV’de patladı

Başbakan KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer ile anketlerde önde görünen rakibi UBP Derviş lideri Eroğlu, önceki akşam ilk kez KIBRIS TV’nin canlı yayına çıktı ve olay bu sırada patlak verdi. Soyer, programın başında Ergenekon belgelerini ele geçirdiğini ve bu konuda suç duyurusunda bulunacağını açıkladı. Soyer, “Eroğlu’na sunulan bir rapor var.

1998 seçimlerinde 20 milyon dolar civarında para dağıtılmış. Bunların açığa çıkması lazım. Ortadaki resmi bir belge ve bizim demokrasimizle ilgili önemli iddialar bulunuyor. Başvuruda bulundum ve internet vasıtasıyla bu iddianamenin resmi eklerini yolladılar” dedi. Soyer, şunları söyledi: “Şu ana kadar Ergenekon konusunda konuşmak istemedim. Ancak, bu iddianame ve iddianameyle ilgili olayları görünce şok oldum. Bunların açığa çıkması gerektiğine inanıyorum. Bunları okuduğumda tüylerim dikken diken oldu.” Derviş Eroğlu ise, böyle bir rapordan haberi olmadığını belirterek, “Seçime çok az kala adım Ergenekon’la bağdaşlaştırılmak isteniyor. Bu demokrasiye yakışmaz” dedi.

Savcılığa başvurdu

KKTC Başbakanı Soyer, Türkiye’deki Ergenekon soruşturması iddianamesinde adı geçen KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve UBP Genel Başkanı Derviş Eroğlu hakkındaki iddiaların araştırılması için dün Başsavcılığa başvurdu.

Başbakanlıktan yapılan açıklamada, Türkiye’deki Ergenekon ikinci iddianamesinde geçtiği belirtilen iddiaların “çok ciddi” olduğu kaydedildi. “Kamu yararı gereği KKTC yasal mevzuatı uyarınca da soruşturma yapılması kaçınılmaz bir sonuçtur” ifadesi kullanıldı.

RAPORDA NE VAR?

SOYER’İN savcılığa yaptığı talebin cevabı salı günü eline geçti. Henüz Türkiye’de kimsenin ulaşamadığı ek klasördeki belgelerde yer alan bilgiler ve ididalar şöyle:

SEÇİM RÜŞVETİ: KKTC’deki 6 aralık 1998 seçimleri öncesi toplam 20 milyon dolar UBP’ye destek olunması için bazı isimlere dağıtıldı. Eroğlu ve Özbek’e sunulan raporda şöyle deniliyor: “Sayın M. Özbek’in devreye girmesiyle 03.11.1998’de öncü 4 ekip derhal gönderildi. Değerli insan Sayın Mustafa Özbek’e danışılmış, Azerbaycan dönüşü ne gerekirse yapacağını iletince çalışmaların devamı yönünde karar çıktı. Özbek gelir gelmez ” yerli alan başkanlarına “ verilmek üzere 15 Milyar TL’sı vermiştir.

TELEKULAK ADADAYDI: KKTC’de 2 adet Range Rover jeep, 3 adet yerli otomobil, 4 adet dinleme aygıtları montajlı Nissan Panelvan, 11 adet GSM telefon kullanıldı.

DENKTAŞ YORUMU: YAŞLI: Raporda şöyle deniliyor:” Rauf Denktaş, yaşlılığın ve duygusallığın verdiği ağırlıkla bundan böyle KKTC için riziko kapsamına girmiştir. Devlet adamlığı ve adaya yaptıkları unutulamaz ama onların içinde hapsolunmakta, KKTC halkına en büyük fren mesafesi olarak görülmektedir. 2000 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Denktaş’tan sonra Eroğlu vasıfları ile tamamen uygundur. Bu konuyu arkadaşlarımız ele almalıdır.

ÖLÜM TİMİ: Ada’ya ölüm timlerinin geldiği de ididalar arasında...

ERUYGUR İMZASI

KKTC gazeteleri Ergenekon bağlantılarına geniş yer veriyor. Gazetelerde yer alan belgelerden ikisinde Şener Eruygur’un imzası bulunuyor. Dönemin kuvvet komutanları ile Rauf Denktaş’a gönderilen ‘gizli’ ibareli belgede Talat hakkında istihbarat çalışması yapıldığı yer alıyor.

M. Ali Talat: Sadece adını bilmiyorduk

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, adada yaşanan Ergenekon tartışmalarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Burada geçmişte yaşadığımız bazı hadiselerin böyle bir bağlantıyla bağlantılı olduğunu resmen bilmiyorduk da ondan.... Bir dış karışmacılığın olduğunu biliyorduk. Özellikle seçim dönemlerinde sandık sandık yürütülen müdahaleyi biliyorduk. Biz fiilen biliyorduk ama bunun Ergenekon bağlantısıyla ilgili bilgi sahibi değildik.”

Talat ’Ergenekon’ deyince ne anladığını ise şu sözlerle özetledi: “Ergenekon benim anladığım kadarıyla bir ekip var. Bu ekip bazı yasadışı yollarla siyasi iktidarı yıpratmak ve iktidardan uzaklaştırmak gibi bir takım girişimler yapmış”

Ergenekon konusunda kimin neyi nasıl yaptığı konusunun daha tam olarak netleşmediğine de işaret eden Talat, Ergenekon üzerinden hesaplaşmanın Kıbrıs’ta da kendini gösterdiğini söyledi.

Talat, “Nerede çok milliyetçi duyguları besleme imkanı varsa, orada çok fazla karışık işler olur” diye konuştu.

‘CTP siyasi ahlaksızdır’

KKTC Başbakanı Soyer’in canlı yayında tartıştığı anamuhalefet UBP’nin lideri Derviş Eroğlu daha sonra Ergenekon’la ilgili bir basın açıklaması yaptı ve şunları söyledi: “UBP ve onun Genel Başkanı KKTC’de demokrasinin yerleşmesi için çok bedeller ödemiş, büyük uğraşlar vermişlerdir. KKTC seçimlerine asıl müdahale 2003 ve 2005’te olmuştur. ABD ve AB’nin neler yaptığını öğrenmek isteyenler arşivlere başvurmalıdır. AB yetkilisi Karen Fogg’un bir dönem söyledikleri halen kulaklarda ve arşivlerdedir. ÖRP’nin nasıl kurulduğu, CTP’nin siyasi ahlaksızlığı ile demokrasimize nasıl zarar verdiği halkımızca iyi bilinmektedir. Yasalarımıza göre KKTC Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmanın bir prosedürü yoktur. Ancak bir başvuruda bulunulması Başsavcılığın bunu dikkate alarak harekete geçeceği anlamına gelmez.”