Gazete Vatan Logo

Enflasyon ne zaman düşecek?

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ile Maliye Bakanı Naci Ağbal, enflasyonun düşmeye başlayacağı tarih konusunda anlaşamadı. Şimşek, enflasyonun yılın 2’nci yarısından itibaren düşeceğini söylerken, Ağbal, bir süre daha enflasyonun yüksek seyrini koruyacağını hatta bir miktar daha artacağını belirtti

Enflasyon ne zaman düşecek?

Şimşek, 2002 yılından önceki dönemde ortalama enflasyonun yüzde 70’in üzerinde olduğunu hatırlatarak, AK Parti hükümetleri döneminde enflasyon oranını son 1 yıl hariç yüzde 10’un altında tuttuklarını ve burada bir başarı bulunduğunu vurguladı. Son dönemde enflasyonun 2 sebepten dolayı yükseldiğine işaret ederek şöyle konuştu: “Bir, ‘kur şoku’ yiyoruz. Bu kısmen dış, kısmen iç kaynaklı. Bir de ‘petrol fiyatlarındaki artış’ var. Bu da tamamen dış kaynaklı. Petrol fiyatları bundan 1.5 -2 yıl öncesine göre neredeyse ikiye katlandı. Gelişmelere karşı para politikasının yeterince güçlü tepki vermediğine ilişkin kaygılardan kaynaklandı. Merkez Bankası gereken tepkiyi verdi, orası düzeldi. ABD ile de biz Münbiç konusunda anlaştık, terör koridorunu da kırdık, tehdidi azalttık. Dolayısıyla ABD ile ilişkilerin normalleşmeye girmesi ihtimali yükseliyor. Avrupa Birliği ile geçen yıl yaşadığımız gerilimleri geride bıraktık. Onların da kendi seçimleri vardı, Türkiye’yi siyasi malzeme olarak kullandığını biliyorsunuz. Dolayısıyla Batı ile ilişkilerde genel bir iyileşme var. Merkez Bankası güçlü bir irade koydu, gerekeni yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Petrol fiyatları tabii ki özellikle Venezuela ve İran’a ilişkin temel kaygılardan kaynaklanıyor, öngörmek zor ama burada da 80 dolar zirve sayılabilir. Bunların etkileri önümüzdeki aylardan itibaren zirveyi bulduktan sonra sistemden çıkacak. Böyle durumda enflasyon yılın ikinci yarısından itibaren düşmeye başlayacak. Net olarak enflasyonla mücadele önemlidir, yüksek büyüme için enflasyonun düşürülmesi elzemdir. Biz de bunun farkındayız ve ciddiye alıyoruz.”

Haberin Devamı

Ağbal’ın verdiği tarih

Enflasyon rakamlarını değerlendiren Naci Ağbal, şunları söyledi:“Maliye politikası para politikası noktasında ciddi bir destek verecek. Mayıs ayı verisi yüzde 12.15. Bu bizim arzu etmediğimiz seviye. Her türlü tedbiri alacağız. Döviz kuru gelişmeleri enflasyon dinamiklerini olumsuz yönde etkiliyor. Son dönemde TL’deki normalin üzerindeki değer kaybı enflasyonu yukarı çekiyor. 2016 sonundan itibaren maliyet enflasyonuyla karşı karşıya kalıyoruz. Bizim gibi petrol ithal eden ülke açısından petrol fiyatlarının artması enflasyonu yukarı çekiyor. Son 1 yıldır metal fiyatlarında yaklaşık yüzde 25 artış var. Türkiye aramalı ithal eden ülke olarak fiyat artışlarından doğrudan etkileniyor. Enflasyonun önemli kısmı maliyet kaynaklı. Önümüzdeki aylarda artışın devam edeceğini görüyoruz ama yıl sonuna doğru azalış trendine girecek. Enflasyonun 2017 seviyelerinde kalmasını beklemek gerekir. Enflasyonun aşağı çekilmesinde maliyet enflasyonuna neden olan unsurları azaltacak şekilde vergi indirimleri de dahil olmak üzere tedbirler alacağız. Maliye politikası sıkılaşacak, kamu maliyesinde yeni bir dengelenme sürecine girmemiz lazım.”

Haberin Devamı

150 baz puan daha isteyen var

Piyasa önce 75 ardından 300 baz puanlık artışla 16.50’ye çıkan faize rağmen hala fazlasını talep ediyor. Bugünkü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından çıkacak kararı merakla beklenirken toplantıya yönelik yapılan tahminlerde ABN Amro 150 baz puanlık faiz artışı öngördü. Ekonomistler neredeyse 50-50 bölündü.

Haberin Devamı

TCMB, 23 Mayıs’ta gerçekleştirdiği ara PPK’da, Geç Likidite Penceresi (GLP) borç verme faiz oranını 300 baz puan artırdıktan sonra 28 Mayıs’ta yaptığı açıklamada da sadeleşme adımına gideceğini duyurmuştu. Para politikası operasyonel çerçevesine ilişkin sadeleşme sürecinin tamamlanmasıyla 1 Haziran’dan itibaren bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının Merkez Bankası politika faizi olacağı belirtilmişti. 1 Haziran’dan itibaren politika faizini fonlama faizine (yüzde 16.50) eşitleyen Merkez, faiz koridorunun da bu orana kıyasla eksi/artı 150 baz puanlık bir marj ile belirleneceğini açıklamıştı.

Ekonomistlerin bir bölümü, Merkez’in politika faizinde değişiklik yapmayacağı öngörüsünde bulundu.

Ancak bazı ekonomistlerle yapılan anketlerde 50-100 baz puanlık artış beklediklerini söylediler. Ekonomist Haluk Bürümcekçi, “Karar öncesi yapılan bazı anketlerde katılımcıların yaklaşık yarısının 50-100 baz puan aralığında faiz artışı beklediklerini hatırlatarak “Beklenti genele yayılmadı ancak artış bekleyenlerin olması TCMB’nin PPK toplantısında işini zorlaştıracak gibi görünüyor” diye konuştu. AA Finans’ın PPK toplantısına yönelik 22 ekonomistin katılımıyla gerçekleştirdiği piyasa beklenti anketine göre, ekonomistlerin 12’si bir hafta vadeli repo ihale faiz oranında (politika faizi) değişiklik beklemezken, 10 ekonomist politika faiz oranında 50 ila 100 baz puanlık artış öngörüyor.

Haberin Devamı