Gazete Vatan Logo

Dünyanın en çapkın adamı Ankara'da

Dünyanın en uslanmaz çapkını
Don Juan’ın sayısız roman, film ve tiyatro eserine ilham veren öyküsü opera
sahnesinde seyirciyle buluştu. Wolfgang Amadeus Mozart’ın komedi, melodram ve
fanteziyi eşsiz biçimde harmanladığı 225 yıllık yapıtı "Don Giovanni",
prömiyerinde Ankara seyircisinden tam not aldı.

Ankara Devlet Opera ve Balesinin yeni yapıtı "Don Giovanni", Yekta
Kara’nın rejisiyle sahneye geldi. Orkestra şefliğini Winfried Müller’in
üstlendiği yapıtta koroyu Alessandro Cedrone yönetti. Dekor tasarımını Christian
Floeren’in yaptığı eserin kostümlerini Şanda Zıpçı, ışık tasarımını Fuat Gök
hazırladı.

Don Giovanni rolünde bariton Eralp Kıyıcı görev alırken, sanatçı, bir
yandan komedi unsurlarının, diğer taraftan melodramın bir arada olduğu oyunda
usta çapkını büyük bir başarıyla sahneye getirdi. Bariton Kıyıcı, adeta "şeytana
pabucunu ters giydiren" Don Giovanni, uşağı Leporello rolündeki Sabri Karabudak
ile komedi yönünün ağır bastığı karşılıklı sahnelerinde izleyiciyi güldürdü.

-Don Juan’ın Türk sevgilileri Burcu, Makbule, Esra-

Peşinden koştuğu son üç kadın yüzünden sonunu hazırlayan Don Giovanni’nin
"en büyük belalısı" olan ve ona delice bir aşk besleyen Donna Elvira rolündeki
Esin Talınlı ile uşak Leporello’nun karşılıklı sahnesinde bir sürpriz yaşandı.

Don Giovanni’nin aşk defterinin kabarık olduğunu anlatan Leperollo, bu
sahnede, "İtalyanlar 644, Almanlar 350, Fransa’dan 101, Türkiye’den 90. Tam
1003" sözleriyle uslanmaz çapkının sevgililerini sıraladı. Bu sırada Don
Giovanni’nin gönül defterinden sayısız isim sahneye yansıtılırken, çeşitli
milletlerden kadın isimlerinin arasında Burcu, Esra, Makbule, Pervin, Fulya,
Pelin gibi Türk adları da yer aldı.

Don Giovanni’nin finaldeki ölüm sahnesinde de Bariton Eralp Kıyıcı, güçlü
sesinin yanında, rolünün dramatik yönünün de hakkını verdi. Canına kıydığı ve
Mithat Karakelle’nin canlandırdığı Commandante’nin eliyle hayata veda eden Don
Giovanni’nin öldüğü final tablosunda sahne ışığı ve ölüm meleklerinin yaktığı
alevlerle sahne kırmızıya boyandı. Usta çapkının ölüm çığlıklarıyla sona eren
final sahnesinin ardından başta "Don Giovanni" rolündeki Eralp Kıyıcı olmak
üzere sanatçılar ayakta alkışlandı.

Eserde Donna Anna rolündeki Feryal Türkoğlu ve onun intikamını almaya
yemin eden nişanlısı Don Ottavio, rolünde Ayhan Uştuk ile genç gelin Zerlina
rolündeki Görkem Ezgi Yıldırım ve Masetto rolündeki Cem Beran Sertkaya’nın
karşılıklı sahneleri de ilgiyle izlendi.

Birçok kadını baştan çıkararak kendine bağlayan, ancak gözüne kestirdiği
son 3 kadın yüzünden yaşamından olan Don Juan’ın hikayesi şöyle gelişiyor:

"Hayatı boyunca çapkınlık yapan Don Giovanni, 3 güzel kadını daha gözüne
kestirir. Bunlardan birincisi Donna Elvira’dır. Don Giovanni onu terk etmesine
rağmen hala Donna Elvira tarafından takip edilmektedir. İkincisi Donna Anna’dır
ve bu kötü namlı çapkın, ona kur yaparken babası Commendatore tarafından
yakalanır ve adamı düelloya davet eder. Düelloda Commendatore’yi öldüren Don
Giovanni kaçar. Bu arada Donna Anna, nişanlısı Don Ottavio ile nikah tarihini de
bu sebeple geciktirir.

Don Giovanni’nin peşinde olduğu köylü kızı Zerlina ise Masetto adlı aynı
köyden bir gençle nişanlıdır. Don Giovanni, onu Masetto’dan ayırmayı
başaramamıştır. Bunların hepsi Don Giovanni’den ve onun hayatından bezmiş uşağı
Leporello’dan intikam almak için yemin eder. Sadece Donna Elvira, tutumunu
değiştirmeye hazırdır. Çünkü genç ve yakışıklı adamın değişeceğini sanmaktadır ve
ona delicesine aşıktır.

Bu arada, Commendatore’nin mezarlıkta bulunan heykelini yemeğe davet eden
Don Giovanni, heykelin bu davetini kabul eder. Oysa ki heykel, onun ölümü için
gelmiştir. Heykel Don Giovanni’nin elini sıkmak ister ve onu cehenneme doğru
sürükler.

-"Müzikten anlayanlar hiç böyle bir eser duymamıştı"-

Orijinal adı "Il Dissoluto Punito, Ossia İl Don Giovanni-Cezalandırılmış
Çapkın veya Don Juan" olan eserin İtalyanca librettosunu (eser metni) Lorenzo Da
Ponte kaleme aldı.

Eserin librettosu Haziran 1787’de tamamlanarak Mozart’a teslim edildi.
Provalar sırasında hem libretto yazarı hem de besteci provalardaki gelişmeleri
yakından takip ederek, metin ve beste üzerinde pek çok değişiklik yaptıklarından
prömiyer biraz gecikti.

İki perdelik operanın prömiyeri, 29 Ekim 1787’de Prag’da Ulusal
Tiyatro’da gerçekleştirildi. Ünlü besteci, eserini "opera buffa-komik opera"
olarak sınıflandırırken, eser, komedi, melodram ve fanteziyi bir araya getirip
harmanlamasıyla ön plana çıktı.

ABD’de de en çok sahnelenen opera yapıtları arasında ilk onda yer alan
"Don Giovanni", Prag’daki ilk gecesinde Mozart’ın bu şehirde her eserinin
sahnelenişinde olduğu gibi çok büyük bir ilgi ve sevinçle karşılandı. Prag’da
yayınlanan bir gazetede yer alan "Müzisyenler ve müzikten hoşlanan ve anlayanlar
hiç böyle bir eser duymamışlardı. Operadaki parçaların icra edilmesi gayet
zordu" yorumu eserin gördüğü ilgiyi gözler önüne seren bir örnekti.

Orkestrayı Mozart’ın yönettiği prömiyerin ardından eserin Viyana
prömiyeri, 6 Mayıs 1788 tarihinde yapıldı. Bu prömiyer için besteci esere ek
olarak iki yeni arya koydu.

Konusu Tirso de Molina’nın 1600’lü yılların başında yazdığı ve Don Juan’ı
bir kahraman olarak gösteren eserinden alınan yapıt, opera dünyasında pek çok
yönden çığır açan özellikleriyle baş yapıtlar arasına girdi.

-Beyazperdede Johnny Depp de oynadı-

Don Juan’ın en son macerası yüzünden yaşamının son bulmasını işleyen
hikayenin cazibesi, genç soylunun sinema, roman ve tiyatro yapıtlarına ilham
kaynağı olmasına neden oldu.

Birçok defa sinemaya uyarlanan hikaye, Joseph Losey’nin yönettiği 1979
yapımı "Don Giovanni" ile sinema klasikleri arasına girerken, 1994 yılında
Marlon Brando ile Faye Dunaway’in de rol aldığı "Don Juan De Marco" adlı
yapımda Johnny Depp, "Don Juan" olduğuna inanan bir adamı canlandırdı.

Haberin Devamı