Ne olmuş olabilir ki?

Haberin Devamı

Bazen...

Bu kelimeyi de çok severim; insanı rahatlatır. Çok zor bir duruma düştüğünde biri, “Olur canım bazen böyle şeyler...” der, derin bir nefes alırsın, yüzün güler, rahatlarsın...

Yani sıradanlaşmak da bazen iyi gelir insana...

Aslında her zaman iyi gelir de! Boşluğa düşmek an meselesidir, dikkatli olmak lazım!

Zaten konumuzun bunlarla hiç ilgisi yok!

Esas konumuz, geçen haftanın devamı. Eski duygular-yeni duygular meselesi..

İşte bazen ikisi çatışır.

Eski duygularınla, yenileri...

Mesela “ertesi gün arama/aranma” meselesinde olduğu gibi...

Eski sen, bir telefon, bir mesaj bekler, gelmeyince hırs yapar. Yeni sen de bir telefon ya da bir mesaj bekler ama gelmeyince hırs yapmaz. Ya da beklemez, gelirse değerlendirir.

Ama çok da merak ediyorsa, kendisinin arayıp aramaması konusunda...

İşte tam orada, eski duygularıyla kavga etmeye başlar.

“Ararsam kaybeder miyim?”

Peki gerçekten de kaybeder mi?

O konuya sonra girelim.

‘Kumdan kaleler!..’

Bazen de kavga bir tarafa, tartışmazlar bile...

Bir taraf kararını vermiştir; yumruğunu masaya vurur:

“Bu iş olmaz!”

Çünkü artık bu işin başını, ortasını, sonunu biliyordur. Adı kadar emindir hem de! Ve kafadan vazgeçer.

Tıpkı onun başına gelen gibi:
n “Öyle bir şey yaşadım ki; anlatması zor, paylaşması zor. Zor yani. Hem eskilerden hem yenilerden. Hem çıta öyle bir yükseldi ki, bundan sonra ne yaparım bilemiyorum. Eskilerin romantizmi yenilerin gerçekçiliği; ara ki bulasın bundan sonra böyle bir şey. E şimdi, ‘Madem o kadar güzel, neden bitmiş gibi konuşuyorsun’ dersiniz. Eski ben bunun bitirmez, ama yeni ben bunun bitmesi gerektiğini biliyor.”

Vay... Vay... Vay!..

Tam da biz kimse bir şey yaşamıyor derken...

Utanmadan:)) devam ediyor:

n “Aslına bakarsanız, ölüyorum; ve hatta içim çoktan öldü; ruhumun her bir parçası lime lime oldu, dağıldı.. Ezber bozuldu, var idiyse kumdan olan kaleler alaşağı oldu. Yıkıldı, aktı gitti.

Yine de iyiyim... Bu bedenden, bu kafadan eski ‘ben‘’i bulduğum yeni biri çıktı..”

İyi de...

Herkesin nabzının sadece politik demeçlerde yükseldiği şu aralar...

Bu kadar büyük bir kalp atışını sonlandıracak kadar...

Ne olmuş olabilir ki?

DİĞER YENİ YAZILAR