Sade bir hayat arayanlar arttı

Kimi evini, arabasını satıp bir köye yerleşiyor, kimi tüketimini en az seviyeye indirip huzur arıyor. Artık trend, sade yaşam...

Bizde birçok yerde alışveriş merkezi üzerine alışveriş merkezi açıladursun dünyada trend tersine döndü. Artık makbul olan daha az harcamak, daha basit hayatlar yaşamak. Ünlü ABD’li filozof Henry David Thoreau’nun söylediği gibi: “İnsan vazgeçebildiği eşya oranında zengindir.”

Birçok kişinin gelecekle ilgili hayali güzel bir ev, araba hatta belki bir tekne almak üzerine kurulu. İyi bir yaşamı böyle tanımlıyoruz. Ancak son dönemde tersine bir akım da var. Lüks hayatını bırakıp sade bir yaşam sürmeye başlayanların sayısı giderek artıyor. Kimi evini, arabasını satıp bir köye yerleşiyor, kimi tüketimini en az seviyeye indirip huzur arıyor.

Kaostan huzura kaçış arttı

Aslında Türkiye’de de özellikle orta kesim arasında bu trend hızla yayılıyor. Geçen aylarda Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı veriler tesadüf değil. Buna göre beyaz yakalılar hızla İstanbul’u terk edip İzmir gibi çok daha huzurlu kentlere göç ediyor. Öyle ki geçen yıl 4.8 milyon nüfuslu İzmir’e 123 bin kişi gelmiş. Bunların yüzde 14’ü yani 17 bin 124’ü İstanbul’dan göç edenlermiş. Yani anlayacağınız maddi olarak belli tatmini yaşayanlar artık mutluluk için farklı arayışlar içindeler. Bunun için de kalabalık ve kaos içinde olan metropollerden uzaklaşıp, doğa içinde daha huzurlu hayatlar peşine düşüyorlar.

Haberin Devamı

Daha az teknolojiyle yaşam mümkün

Ancak huzur için ille de kimsenin olmadığı bir ormanın ortasına taşınmanız gerekmiyor. Modern hayatın içinde de yapabilecekleriniz var. Teknolojiden bir nebze de uzaklaşmak bunların başında geliyor. Günümüzde cep telefonsuz yaşanmaz kabul. Ama o telefon ille de son model olmak zorunda değil. Arama yapıp, mesaj atabilen eski bir telefon da pekala işinizi görebilir. Böylece her an e-postalarınızı ya da sosyal medyadan gelen bildirimleri takip etmek zorunda kalmazsınız. Benzeri televizyon için de geçerli. Birçoğumuz çoğunu izlemediğimiz 500 küsur kanal için ayda 100 lirayı gözden çıkarıyoruz. Halbuki ücretsiz izleyebileceğiniz TV kanallarını tercih edebilirsiniz. Bir de online dizi ve film izlenen bir TV platformuna üye oldunuz mu tamamdır.

Haberin Devamı

Harcamaları kısarak hayatı kolaylaştırın

Harcamalarınızı gözden geçirmeniz de önemli. Kredi kartları olmadan yaşamak bunun için atabileceğiniz en önemli adımlardan biri. Çünkü kartlar, normal şartlarda satın alma gücümüzün olmadığı şeyleri almamıza neden olan birer araç aslında. Taksitler arttıkça sonraki aylarda omuzlarımızdaki yükün de kontrolünü kaçırıyoruz. Gereksiz hizmetlerden vazgeçmek de sade yaşam için önemli. Mesela spor salonu üyeliğinizi iptal edip parkta koşabilirsiniz. Ya da telefonunuzdaki internet paketini küçültüp dışarıda kafelerin ya da restoranların kablosuz internet servislerinden yararlanmayı alışkanlık haline getirebilirsiniz. Böylece biriktireceğiniz parayla ruhunuzu şımartmak için daha fazla tatile gidip, sizi mutlu edecek kurslara katılabilirsiniz.

Sadece 100 eşyayla huzuru yakalayın

Haberin Devamı

Evdeki fazlalıklardan kurtulmak da sade bir hayat için önemli. Bu konuyla ilgili bir de kampanya var. 2010 yılında Dave Bruno’nun yazdığı “100 Thing Challenge” kitabıyla başladı. Bruno hayatındaki her şeyi azaltıp, bir yıl boyunca sadece 100 eşya ile yaşayarak çok daha huzurlu bir yaşam sürdüğünü anlatıyordu kitabında. Onun izinden gidenler de yeni bir akım başlattı. Yüzlerce eşyayı, kıyafeti derneklere bağışlayıp 2 pantolon, 3-5 tişört, bir koltuk gibi sayılı eşya ile çok daha basit bir hayat yaşamaya başladılar. Uzaktan zor görünse de yapanlar, hayatlarının tamamen değiştiğini savunuyor. Onlara göre daha az eşya, insanın kafasındaki yoğunluğu ve yorgunluğu da azaltıyor. Cesaret etmek zor geliyorsa ufak çapta bir deneme yapabilirsiniz. Evinizdeki ve dolabınızdaki fazla eşyaları bir kenara ayırıp bir ay boyunca onlar olmadan yaşamaya çalışın. Eğer eksikliklerine alışabiliyorsanız, vazgeçme zamanınız gelmiş de geçiyor demektir.

DİĞER YENİ YAZILAR