Gazete Vatan Logo

Cemaat okullarına üç boyutlu formül

Yurtdışındaki cemaate bağlı okulların hepsinin kapatılmasının hukuken mümkün olmadığını söyleyen Bülent Arınç, bu nedenle ticari işletme olan okulların satın alınabileceğini belirtti"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yurtdışındaki cemaat okullarına ilişkin üç boyutlu bir plan hazırladıklarını belirterek, “Bizim oradaki okulları kapatma diye bir görevimiz, yetkimiz yok. O ülkelerde yönetimlerle görüşmeler yapılabilir. Bunlar zararlı ise, ki ona inanıyorlar, o konularda dikkatleri çekilebilir” dedi. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç dün Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken basın toplantısı düzenledi. Arınç, BM İnsan Hakları Konseyi’nde Türkiye ile ilgili insan hakları incelemesi için İsviçre’ye gideceği için toplantı sırasında açıklama yaptığını söyledi. Arınç, şunları kaydetti:

* ANLAŞILMAZ ISRARLARI VAR: (DEDAŞ ile Güneydoğudaki belediyelerin elektrik borcu anlaşmazlığı) Sadece bugün için değil, epey bir zamandan bu yana elektrik ve su borçlarının ödenmemesi ile ilgili sıkıntı var. Bu sıkıntılar zaman zaman ara çözümlerle bugüne kadar halledildi. Bu konuda bakanlığımızın ve özelleştirme sonrası bu işi üstlenen firmaların iyi niyetli yaklaşımları olduğunu biliyoruz. Ancak ne var ki bir hizmeti tüketen insanların veya kurumların bunun bedelini ödememek gibi anlaşılmaz ısrarları var. Bu durum karşında yasalardan kaynaklanan imkanların kullanılması gerekiyor. DEDAŞ bölgesindeki 6 ilin Belediyelerindeki aboneliklerde şu an itibarıyla herhangi bir elektrik kesintisi de yoktur.

Haberin Devamı

* YASAL DÜZENLEMEYE İHTİYAÇ YOK: Borcu olan belediyelerin ödemelerine ilişkin görüşmeler devam etmektedir. Yalnızca kullanılan elektriğin parası isteniyor. Bu her yer için geçerlidir. Türkiye’nin her yerinde bu hizmeti tüketenlerin bunun karşılığı olan ücreti ödemesi gerekir. İyi niyetle ödeme yapmak isteyen bütün vatandaşlarımıza da yardımcı olunacak. Borç yapılandırılması yapılacak. Ancak ‘hiçbir şey ödemem’ denilirse bu kesinlikle doğru değil. Yasalar da bunu kabul etmiyor. Hangi siyasi görüşten olursa olsun vatandaşlarımıza ayrım yapmaksızın hizmet götürmeye devam ediyoruz. Borçlarla ilgili yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç yok. Yasal düzenlemelerin hepsi yapıldı. Sadece vatandaşın mağdur olmaması ve bu kurumlarla olan ilişkilerinde uzlaşma ile sonuçlanabilmesi tek amacımız.

Haberin Devamı

* GÜZEL BİR SUNUM YAPTI: (Yurtdışındaki Türk okullarındaki sistem değişikliği) Belki 20 yıldan bu yana dünyanın birçok yerinde Türk okulları dediğimiz okullar var. MEB’e bağlı pek çok ülkede yine Türk okulları var. Bunlar daha çok Türk yurttaşlarımızın çocuklarına eğitim hizmeti vermek üzere onların yoğun olarak olduğu bölgelerde var. Meseleyi bir birine karıştırmayalım. Ancak kapsamlı bir eğitim çalışması yapmamız gerektiği kararı verildi. Bakanımız güzel bir sunum yaptı. Ancak bunun zenginleştirilmesi ve olabilirliği konusunda önümüzdeki Bakanlar Kurulu’na kadar detaylı bir inceleme yapacağız. Belki önümüzdeki hafta bu çalışmaları sonuçlandırmış olacağız. Farklı açılardan ele alınması gereken bir konudur.

Haberin Devamı

* ÜÇ BOYUTLU BAKIYORUZ: Ama biz meseleye üç boyutlu olarak bakıyoruz. Bir, mevcut okullarımızın kalitesinin artırılması, bulundukları ülkelerdeki eğitimin daha nitelikli olması noktasında mevcut okullarımızın hem fiziki imkanlarının hem eğitici imkanlarının yeniden desteklenmesi. İkinci konu, yurtdışında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının farklı biçimlerde kurdukları ve devam eden okullarının faaliyetlerinin aynı şekilde devralınmak suretiyle devam ettirilmesi. Üçüncü de yeni açacağımız okullar. Bunu bir kanunla hükümetten hükümete yapmak yerine bir vakıf kurmak suretiyle bu vakıf bünyesinde örnekleri de başka kurumlar açısından dikkate alacağımız şekilde vakıf olarak düşünüyoruz. Gönüllülük esasına dayanan bir eğitim olarak düşünüyoruz. Ana hatları çizilmiş ama detaylandırılmamış bir çalışma ile karşı karşıya kaldık. Önümüzdeki bakanlar kurulu toplantılarında olgunlaştıracağız.

* KARAR HAFTAYA: Bizim oradaki okulları kapatma diye bir görevimiz, yetkimiz yok. O ülkelerde yönetimlerle görüşmeler yapılabilir. Bunlar zararlı ise, ki ona inanıyorlar o konularda dikkatleri çekilebilir. Mesela Gambiya ve Azerbaycan’daki okulların faaliyetten men edildiğini biliyoruz ama her ülkenin buna uyacağını düşünmemek lazım. İkincisi de bir ticari şirket olarak bunlar yönetiliyorsa bunu bizim ancak devir, satın almak veya bir başka ortakla ilişkilendirmek şeklinde tavsiyeler olabilir. Biz dünyada tek başımıza hüküm ferman bir ülke değiliz ki.. Dünyada 160 ülkede bulunan okullara hadi bakalım bunları kapatın diyecek noktada değiliz. Hukuk neyi gerektiriyorsa, bu okulların faaliyetlerinin Türkiye tarafından veya işverenler tarafından devralınması halinde yeni bir eğitim sistemi yoluna girebilir diye düşünüyoruz. Önümüzdeki Bakanlar Kurulu’nda bunu konuşacağız.

Haberin Devamı