Kaş’a merhaba!

Tatilden yeni döndüm ve tabii yine tatil gözlemlerimi yazacağım. İlk bölüm Fethiye Ölüdeniz ile ilgiliydi. Bu kez de Kaş ve Meis.

Bundan uzun yıllar önce Kaş’a bir arkadaşımın üstelemesi ile gelmiştim. O zamanlar oyunculukla uzaktan yakından ilgisi olmayan İlker Kaleli ikna etmişti. İlker uzun yıllar yaz aylarını Kaş’ta geçiriyordu. Dalış dersleri veren bir grupta hem çalışıp, hem de tatil yaparak. Bana, “Bodrum’u unutacaksın. Buranın bağımlısı olacaksın” dediğinde, inanmamıştım. Mavi Bar’ın önünde yerde oturarak ilk onunla demlenmiştim.
Haklı çıktı. Buraya uğramadığım zaman, sanki kendimi dinlenmiş gibi hissetmiyorum. Herşeyini özlüyorum.
Kaş’ta kalmak için oteller bölgesinde, denizin dibinde olan otelleri tercih etmek zorunda değilsiniz. Unutmayın, o otellerin sahilleri çılgın dalgalı oluyor. Zaten siz ister istemez ya yine Kaş’ın vazgeçilmezi ve bir klasiği olan Derya Beach’i ya da Kaş Camping’i tercih edeceksiniz.
Derya Beach bu yıl 49. senesini kutluyor. Patron Ali Bey ile, “Öyle bir kutlama yapalım ki, burada güzel anıları olan herkes duysun, gelsin” muhabbeti falan yaptık. Pizzaları, hamburgerleri efsane. Tarık, Ramazan hepsi tek tek Kaş’ın kahramanları... Liman ağzına uğramadan, o sularda yüzmeden Kaş’a gitmiş sayılmazsınız. Rüya gibi. Ben Bilal’ın yerini seviyorum. Orada karetta karettalar ile yan yana yüzmüşlüğüm var. Kekeva tekne turuna katılırsanız, ünü artık Türkiye’yi geçmiş o şeftalili dondurması yenilmeden dönülmez. Kaş’ın diğer kahramanları ise:
*Kahvaltıyı otelde kaçıranlar için, “Bi Lokma”. *Çarşıdaki 4 masası ile pideli köftelerinin bağımlısı olduğumuz ”Deli Köfte”... *Sahildeki “Mayor Alakart’ta, Bar Şefi Kürşat’tın hazırladığı kokteyllerden tatmadan olmaz. *Geceleri “Red Point’ta azabilirisiniz. “Eko” barda canlı müzik dinleyin. Bu aralar Birsen Tezer çıkıyor. Muhteşem bir sesi ve sahnesi var. Geçen yıllarda da Bülent Ortaçgil’i yakalamıştım. Unutulmazdı. Büyük Çakıl’da gündüz yüzme keyfi, gece de deniz üstüne kurulan masalarda ayağınıza serin sular çarparken, leziz balıkları afiyetle yiyeceksiniz.
Kaş ile ilgili son altın vuruş: Demre’ye bir gününüzü ayırın. O tatlı su ile tuzlu suyun karıştığı gölden çıkan mavi yengeçleri mangal üstünde tatmadan, olmaz. Dönüşte rüyalarınıza gireceğini, hatta bir sonraki tatilinizde gideceğinizi garanti ederim. Kaş her daim yeni dostlar kazanabileceğiniz, bir sonraki yıl aynı tarihlerde buluşmak üzere sözleşeceğiniz, enteresan bir nokta.
Meis günleri
Kaş’a ulaşım zor. Dalaman’dan tam 2 saat 15 dakika araba yolculuğu gerekiyor. Taaa oralara kadar gitmişken, 20 dakikalık gemi yolculuğu ile karşınızdaki Yunan Adası Meis görülmeden dönülür mü? Şengen vizeniz ile pasaportunuzu sahildeki ajansa verdiğiniz zaman, ertesi sabah yolculuğunuzu yapabiliyorsunuz. Yolculuk 90 TL...
Bu yıl adada Erou sıkıntısı çekmedik. Türk parası ile harcamalarımızı rahat rahat yaptık. Sea taksi ile Mavi Mağraya, ordan St. Georde Beach’ine... Sahildeki muhteşem küçük restaurantlarda kalamarın, küçük karideslerin taze ve gerçekten en güzellerini yedik. Ada mini minnacık olsa da, renk renk küçük binaları ile insanı kendisine aşık ediyor.
Halil Sezai ile arkadaşını ve Ebru Cündübeyoğlu ailesini Meis’te gördük. “Ulan İstanbul” kadrosundan Uğur Polat, Kaan Yıldırım, Erkan Kolçak Köstengil, “Yahşi Cazibe” dizisinden Aslığan Gürbüz de, tatil için Kaş’ı tercih edenlerden sadece bir kaçıydı.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR