Vaktini ince şeyleri anlatmakla geçirdi

Sevgileri yarınlara bıraktınız/ çekingen, tutuk, saygılı./ Bütün yakınlarınız sizi yanlış tanıdı.” başlar Behçet Necatigil’in “Sevgilerde” şiiri. Modern insanın, yani “durup ince şeyleri anlamaya” vakti olmayanların yanılgılarını, kederlerini anlattığı... Yarın, denilen zamanın hep olacağının sanılmasını... Böyle böyle yarınların düne verilmesini:

“Bitmeyen işler yüzünden/(Siz böyle olsun istemezdiniz)/ bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi/ kalbinizi dolduran duygular/ kalbinizde kaldı/ siz geniş zamanlar umuyordunuz/ çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.”

Belki de sevmekten korktukları içindi bu telaşlı suskunluk. Sevip de yitirenlerin bulaşıcı korkusu. Bu yüzdendi belki de her gün telaşla oradan oraya koşturmak. Bir makine, çarkın paslanmaz çalışkan dişlisi gibi hiç durmadan ince, zarif duyguları bilinmez yarınlara ertelemek:

“Yılların telaşlarda bu kadar çabuk/ geçeceği aklınıza gelmezdi./Gizli bahçenizde/ açan çiçekler vardı,/gecelerde ve yalnız./ Vermeye az buldunuz/ yahut vakit olmadı.”

Haberin Devamı

Ne zaman Behçet Necatigil’in bu şiirini okusam, ertelediğim hayallerim, sevgilerim gelir aklıma; bir türlü çıkamadığım semt yürüyüşlerim, annemi daha sık aramayışım gibi. Ama öğüt verir gibi değildir bu şiir ya da isyan bayrağı çektirmez. Büyük harflerle yazılan, gürül gürül okunan bir şiir de değildir. Adeta mırıldanır. Sanki bir akşam üzeri, tavana vuran güneş ışığının belleğimizde canlandırdığı anılarımızın anlattıkları gibidir. Aracısız, damıtılmış. Tam da bu yüzden zor ve derinlikli bir şiirdir. Kendini hemen açmaz, fakat kapısı da kilitli değildir. Sadece dikkat ve özen gerektirir. Belki bu yüzden de popüler değildir. Olmalı mı, o da tartışılır. Selim İleri ise onun için “Kırık İnceliklerin Şairi Behçet Necatigil” diyor. Henüz bir lise öğrencisiyken “zorla çırağı” olduğu, sık sık ziyaret ettiği Necatigil’in edebiyatını ilk şiirden son şiire kadar inceliyor bu kitabında ve böylece bu yıl doğumunun 100’üncü yılını kutlayacağımız şaire olan vefasını bir kez daha gösteriyor. Daha önce basılan ve yenilenen “Kırık İnceliklerin Şairi Behçet Necatigil” kitabı için kızı Ayşe Sarısayın ise şöyle diyor: “1999 yılında ilk okuduğumda çok etkilemişti bu kitap beni. Tekrar yayımlandığı içinse çok mutluyum. Çünkü anneme okuduğum son kitaptı bu. Gözleri kötülemişti. Ama bu kitabı baştan sona dinlemişti.”

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR