Gazete Vatan Logo

Bu köy en son 22 yıl önce tüp satın aldı!

Amerikan petrol devinin bulamadığı gazı evlerinde kullanıyorlar

Bu köy en son 22 yıl önce tüp satın aldı!

Samsunlu köylüler ısınmaya, tüp gaza para vermiyor. Çünkü onların ‘doğal’ gaz kaynakları var! Bafra’ya bağlı Doğanca beldesinde 22 yıl önce bir köylünün su bulmak için rastgele sondaj yaptığı topraktan fışkıran gazı, o gün bugündür tüm köy kullanıyor. Neredeyse her hanenin bahçesinden çıkan bu gaz, su borularıyla evlere naklediliyor!

Samsun Bafra’ya bağlı Doğanca beldesinin başına gelenler eski Türk filmlerini andırıyor!

Yıl, 1990... Bir belde sakini, su bulmak amacıyla rastgele sondaj yaparken, büyük bir patlama oluyor. Patlama öylesine büyük ki, alevler ta üç kilometre öteden görülüyor. Patlamanın ardından topraktan çıkan gaz günlerce yanmaya devam ediyor. Sonunda Ankara devreye giriyor; birtakım yetkililer geliyor, ölçüyor, biçiyorlar...

Ankara, ‘Bataklık gazı’ dedi

Sonuç; “bataklık gazı” deniyor, “bir süre sonra kendiliğinden bitecek” saptamasında bulunuyorlar... O “bir süre” 22 yıldır devam ediyor, bataklık gazı hiç bitmiyor! 2.450 nüfuslu beldenin neredeyse tamamı bu gazla ısınıyor, yemek pişiriyor, banyo yapıyor. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Makine Mühendisliği Enerji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Aydın Durmuş ise, bölgede çıkan gazın yüzde 70 metan, etan, propandan oluşan bir doğalgaz olduğunu söylüyor: “Gazın, metan gazı olduğunu iddia edenler var. Metan gazının oluşması için bölgede çöp depolama alanı olması gerekir. Hâlbuki o bölgenin yakınında veya uzağında bir çöp depolama yeri yok. Burada çıkan doğalgazdır ve insanlar üzerinde herhangi bir zararlı, zehirleyici tarafı yoktur.”

‘Kaynağın üstünde oturuyoruz’

Dedik ya Yeşilçam filmi gibi; işte bu filmin başrolünde Elverdi ailesi var. Su bulmak için toprağa kazmayı vuran, ancak doğalgaz bularak beldenin kaderini değiştiren kişi Niyazi Elverdi. Aile, doğalgazı basit yöntemlerle evlerine taşıyarak, ısınma ve mutfaktaki gaz ihtiyacını buradan karşılıyor. Hüsne Elverdi, “Meğer doğalgaz kaynağının üstünde oturuyormuşuz” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Kocam Niyazi Elverdi sulama sondajı yaparken büyük bir patlama geldi, sonra anladık ki biz bir doğalgaz kaynağının üstündeymişiz. Biz bu gazı bulduğumuzda yetkililer bize bu gazın en fazla 3 yıl yeteceğini ve bunun metan gazı olduğunu belirttiler. Fakat biz hiç aralıksız bu gazı 22 yıldır kullanıyoruz.” Açtıkları kuyunun üst kısmında çıkan gazı depolayan aile, gaz akışını da su borusuyla yapıyor.

Belki Dubai gibi oluruz

Kızılırmak deltasının bereketli topraklarına kurulu Doğanca’da çiftçilikle geçimini sağlayan Cemal Akkaya da, 18 yıldır bahçesinden doğalgaz çıkarıyor: “Havza çok bereketli, 100 bin dönüm bataklık var burada. Bu gaz, bataklık gazı. Almanlar 1970’lerde burada petrol aradı, ama bulamadı. Biz 18 yıldır yakıyoruz. Önce komşumda çıktı, sonra ben sondaj yaptım, şans bana da güldü. Yan komşumuz denedi, çıkmadı. Burada bir hat var, bizim altımızdan geçen. Evde yıllardır tüp kullanmıyorum, odun ve kömür de yakmıyorum. Tüp 8 liraydı bıraktığımda. Bugün 69 lira! Ancak denedik, arabayı dolduracak kadar tazyikli değil. Fakat evin tüm ısınma ve mutfak işlerini hallediyor. Yemeği yapıyoruz, su ısıtıyoruz, evi ısıtıyoruz. Yazın biraz azalıyor basınç.”

Devlet gelip sondaj yapsın

Peki, Ankara’dan bir daha gelen giden olmamış mı? Olmamış... Kiminle konuşsak, devletin Doğancılar’da ciddi bir araştırma ve sondaj yapmasını talep ediyor. Cemal Akkaya da aynı fikirde: “Ben 2 bin lira harcadım, en sonunda 47 metrede gazı buldum. Bazısı 60, bazısı 50 metreden çıkartıyor. Devlet araştırsın, ciddi bir sondaj yapıp baksın. Gidip, İran’dan Rusya’dan alacağımıza, kendi gazımızı kullanırız.”

103’lük Hakkı dede evine hat çekmiş

103 yaşındaki Hakkı Dede, kendi döşediği doğalgaz hattını gösteriyor, gelini o esnada kuzinede tarhana çorbası ısıtıyor. Hakkı Dede, Bafra ovasında hem petrol hem doğalgaz olduğuna inanıyor: “Almanlar 40 yıl önce buralarda petrol aradı. Bir şeyler buldular, ama sonra vazgeçtiler. O zamanlar Rusya, bu gazı Türkiye’ye ‘Komünist bir ülke değil’ diye kapattı ve bize petrol gelmesine izin vermedi. Şimdi devletimiz çok daha güçlü, Rusya’ya da söz geçirir. Ankara’dan mühendisler gelsin, bizim nahiyenin altında inceleme yapıp, gazı çıkartsınlar. Bu gaz tüm memleketi kalkındırır oğlum.” Hakkı dedenin anlattığı şehir efsanesini oğlu Ziya da destekliyor, “Ruslar, Karadeniz’in altından Türkiye’ye gelen petrol hattına beton döküp dev vanalar yaparak kapatmış. Şimdi o gazı bize para ile satıyorlar. Başbakan’dan ricamız, ya o vanayı açtırsın, ya da burada sondaj yapsın.”

Gelini Fatma Yılmaz ise bedava doğalgazın ev işlerini kolaylaştırdığından mutlu: “Eskiden odun kır, kömür taşı, sobayı yak, hepsi bir dertti. Her şey bir yana; yıllardır soğuk suyla bulaşık bile yıkamıyorum!”

EXXON mobil bulamamıştı

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO), Karadeniz’de petrol ve doğalgaz arama çalışmaları yapmak üzere getirdiği ABD’li Exxon Mobil’e ait dünyanın en modern platformu ‘Deepwater Champion’, herhangi bir bulguya ulaşamayınca sondaj çalışmalarına son vermişti.

BELEDİYE BAŞKANI MUTLU:

Ülke ekonomisine bir katkımız olur


Doğanca Belediye Başkanı İsmail Mutlu, Samsun Valisi’ne rapor yazıp Bafra Ovası’nda yeniden aramayapılmasını talep ettiğini söylüyor: “Bafra ovasının altında, bu bölgenin uzun yıllarca ihtiyacını karşılayacak kadar petrol ve doğalgaz olduğuna inanıyorum. Yabancı petrol şirketlerinin beklentisi yüksek olabilir. Bu nedenle yerli bir gaz şirketi burada ciddi sondaj yaparsa, en azından ülke ekonomisine katkımız olur.”

TPAO, 10 yılda sondaja 1.85 milyar TL harcadı

Türkiye, 2002 yılından bu yana petrol ve doğalgaz için sondaj ve arama faaliyetlerine 1.85 milyar TL harcadı. Enerji Bakanlığı adına MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’ın sorularına yanıt veren TPAO, 2002-211 yılları arasında faaliyette bulunan kuyulardan 18 milyon varil ham petrol, 2.1 milyar santimetreküp doğal gaz üretimi gerçekleştirildiğini açıkladı. TPAO Genel Müdürlüğü, 2002 - 2011 yıllarını kapsayan arama faaliyetlerini, “Karada yapılan sismik toplamı 15 bin 200 metrekare, denizde yapılan sismik toplamı ise 96 bin 234 kilometrekare olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde sondaj faaliyetleri ise kara ve denizde toplam 1 milyon 147 bin 862 metre olarak gerçekleşmiştir” sözleriyle anlattı. TPAO, yine aynı tarihler arasında Genel Müdürlük tarafından faaliyette bulunan 596 adet kuyunun, 242 adedinin petrollü ve 86 adedinin gazlı kuyu olarak sonuçlandığını açıkladı ve “Bu kuyulardan yaklaşık 18 milyon varil ham petrol, 2,1 milyar santimetreküp doğal gaz üretimi gerçekleşmiştir. Bu üretimlerin ülke ekonomisine olan katkısı reel satış fiyatlarına göre yaklaşık 2.4 milyar dolar olmuştur” bilgisini verdi. (Deniz GÜÇER)

Haberin Devamı