Gazete Vatan Logo

Bir telefon bile etmedi

Mareşal Fevzi Çakmak’ın Amerika’daki öz torunu Ahmet Çakmak VATAN’a konuştu

Genelkurmay Başkanlığı tarafından geçtiğimiz pazar ölümünün 60. yılında anılan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak’ın 1922-1949 yıllarını kapsayan kayıp günlükleri için ilk bilgi Çakmak’ın öz torunu Ahmet Çakmak’tan geldi. Anma töreninde Fevzi Çakmak’ın kardeşinin torunlarından Ali Fevzi Çakmak “Fevzi Çakmak’ın torunu Ahmet, yıllardır Amerika’da yaşıyor. Ailemizle ve Türkiye ile ilgisi kalmadı. Dedemizin adına bir vakıf kuralım dedik. Bu isteğimizi reddetti. 1911-1921 yılları arasındaki günlükleri ortaya o çıkardı. Günlüklerin devamının da onda olduğunu düşünüyoruz” diyerek Ahmet Çakmak’ı suçladı. Amerika’da yaşayan Ahmet Çakmak Princeton Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nde Deprem Mühendisliği Öğretim Üyesi görevliliğinden 2000 yılında emekli oldu. 76 yaşındaki Ahmet Çakmak sır olan günlüklerden, akrabalarının iddialarına kadar her şeyi VATAN’a anlattı.

‘Konuşanlar hiçbir şey bilmiyor’

“İnsanların ağızlarından çıkanları kontrol etmek çok zor. Dedemin akrabaları Türklüğümü inkar ettiğimi ve dedemin bu günlükler ortaya çıkınca daha farklı görüneceği için defterleri sakladığımı söylüyor. Daha önce medyada Ali Fevzi Çakmak’ın Türkiye ile bir ilişkim kalmadığını söylediğini de okudum. Bu habere çok üzüldüm. Çünkü her sene Türkiye’ye gidip geliyorum ve deprem konusunda doktora yapan 7 öğrencim var. Ali Fevzi Çakmak ve kardeşi Yavuz Çakmak’ın dedemin kardeşinin yani Adnan Çakmak’ın çocukları ve bizim ailemizle yakın ilişkileri yok. Onlar hiç bir şey bilmiyorlar. İyi insanlar olsalardı benimle ilgili bu iddiayı ortaya atmazlardı.”

“Genelkurmay beni bulamaz mıydı?”

“Dedem askeri ve özel yaşamını ayrı tutardı. Askeri konularla ilgili tuttuğu günlükleri Genelkurmay’da odasında duruyordu. Diğer yazdığı günlükler ise evde kalıyordu. Kayıp günlükler tahminimce Genelkurmay’dadır. Genelkurmay bu defterleri bulamamış ya da başka bir sebepten dolayı çıkarmıyor olabilir. Bana yapılan suçlamaların nedeni Fevzi Çakmak’ın damadı olan babam Şefik Çakmak’ın paşaya çok yakın olması ve dedemin ‘Bu günlükleri ancak 50 yıl sonra Şefik yayınlar’ demesidir.

Ancak annem ve babam ayrıldığı için babam o evde yaşamıyordu. Dolayısıyla 1922-1949 yılları arasını anlatan günlükleri babam almadı. Genelkurmay’a bu konuyla ilgili hiç bir zaman bir şey sormadım. Nilüfer Hatemi’de Genelkurmay’a gitti günlükleri araştırdı ama bulamadı. Kayıp günlükler çıkarsa enteresan şeyler olabilir. Çünkü dedemin tuttuğu notlar Cumhuriyetin başlangıcını, yapılan harpleri ve yaşanan tüm olayları anlatıyor.

Türkiye’ye geldiğimde kayıp günlükler için bir şey yapamam. Genelkurmay’a günlükleri sormak ve araştırmak için gitsem beni kovarlar. Genelkurmay isteseydi 60. yıl toplantısına beni de davet ederdi. Dedemin uzaktan akrabalarına plaket veriliyor ama torununu çağırmıyorlar. Siz bile bunları sormak için bana ulaştınız koskoca Genelkurmay mı ulaşamadı? Bu zamana kadar da Genelkurmay tarafından bir kişi ne beni aradı ne de konuştu.”



‘Bendeki 6 defter yayınlandı’


“Dedemin eşi Fitnat Hanım öldükten sonra yayınlanan defterler annem Nigar Hanım’a kaldı. Bir bavulun içindeki günlükler kasada kilitliydi. Annemin vefatından sonra avukatı Mustafa Çıllı kasanın anahtarlarını bana verdi ve eve beraber gittik. O günden sonra bütün günlükler bende kaldı. Günlüklerin olduğu defterleri ben de kasada sakladım. 2002’de hepsini Nilüfer Hatemi’ye doktora tezi için verdim. O da 1911-1921 yılları arasında yazılan 6 defter tutan eski Türkçe’yle yazılmış günlükleri tercüme ettirip yayınladı. Ayrıca bunların arasında dedemin ölmeden bir hafta önce yazdığı notlarda var. Ancak 1922-1949 yıllarında yazdığı günlükler bende değil. Ben bu günlükleri hiç görmedim.”



KardeŞİnİn torununa plaket verİlmİŞTİ


Ali Fevzi Çakmak’ın “Türkiye ile ilgisi kalmadı” diyerek suçladığı Amerika’da yaşayan Çakmak’ın tek torunu Ahmet Çakmak, “Türklüğümü inkar etmedim. Genelkurmay bugüne kadar dedemi anmak için yapılan hiçbir programa beni çağırmadı. Son anma programında ise torunu dururken uzaktan akrabalara teşekkür plaketi verdi” dedi.

Haberin Devamı