Oscar’a adım adım en iyi filmler

Haberin Devamı

Amerika’da film sektörünün ödül mevsimi açıldı. “People Choice”tan tutun, Altın Küre’ye kadar pek çok ödül töreni yapıldı ve sıra yavaş yavaş Oscar’a gelmeye başladı. Daha önceki yıllarda da belirttiğim gibi Oscar Ödül Töreni’ni, seçimleri açısından çok hesaplı-kitaplı bulurum ve açıkçası hiç bir zaman en iyilerin ödüllendirildiğini düşünmem. Kendi içinde bir politik matematiği olduğundan da bana göre, sonuçları genellikle şaşırtıcı olmaz. Hatta geçen yıl yine bu sayfamda tahminlerimi yazmış ve sonuçların açıklanmasıyla çok kişiyi şaşırtmıştım. Bu yıl kesinlikle kıran kırana bir mücadele olacak. Gerçekten çok güzel filmler var ve çoğu da “Oscar” tarzı yani komitenin sevdiği türden. Oscar’ı kapmak isteyen oyuncular ve yapımcılar seçim kampayalarına başladı bile. Davetler şimdiden havada uçuşuyor. Eğer siz de tahminlerinizle bu eğlenceye katılmak istiyorsanız, aday filmleri izlemeye başlamalısınız.

En İyi Film adaylarını izlemeye Büyük Budapeşte Oteli ile başlayın. En kuvvetli adaylardan olan bu film, özellikle “sanat yönetimi” ve “görüntü yönetimi” dallarında çok iddialı. Masalsı bir gerçeklikle kurgulanmış “Büyük Budapeşte Oteli” eğlenceli ve izlemesi çok keyifli bir film.

Birdman (Atmaca): 9’dalda adaylığı bulunan “Birdman (Atmaca)”, büyük hayranlık duyduğum yönetmenlerden Alejandro Gonzales Inarritu’ya ait. Tiyatro, popüler kültür ve şöhret üzerine çok şey söyleyen film, oyuncuların egolarıyla yüzleşmesini anlattığı için olsa gerek beni çok çok etkiledi. Inarritu’nun ya senarist (kuvvetle ihtimal) ya da yönetmen olarak heykelciği kucaklamasına kesin gözüyle bakıyorum. Micheal Keaton ise “En İyi Erkek Oyuncu” ödülüne en yakın isimlerden biri. En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ise henüz tüm adayları izlememiş de olsam da bu filmdeki performansıyla Emma Stone’un olacak diye düşünüyorum. Emma Stone’un en büyük rakibi ise Boy Hood (Çocukluk) filmindeki performansıyla Patricia Arquette...

İşte Oscar’ın en ilginç filmi Boy Hood (Çocukluk). Açıkçası, uzun zamandır tüm sinefiller gibi ben de bu filmin tamamlanmasını bekliyordum. Daha izlemeden herkesin favorisi olan yapımın bu kadar ilgi çekici olmasının sebebi 12 yıl boyunca çekimlerin devam etmesi ve böylece gerçek yaşamla eş zamanlı bir kurguya sahip olması. Altı yaşında annesi ve babası ayrılan çocuğun, 12 yıla yayılan büyüme hikâyesine odaklanan film sayesinde gerçekten de altı yaşındaki bir çocuğun büyümesine tanık ediyor film izleyiciyi. Ethan Hawke ve Patricia Arquette gibi tanınan oyuncuların, 12 yıllık gerçek değişimlerine şahit olmak da izleyici için farklı bir deneyim olarak karşımıza çıkıyor. Sırf bu özelliği bile, 6 adaylığı olan filmin en çok ödülle geceyi kapatması ihtimalini güçlendiriyor.

The Immitation Game ve American Sniper: Ünlü matematik dehası Alan Turing’in yaşamının anlatıldığı bu biyografik film, 2’nci Dünya Savaşı İngiltere’sinde geçiyor. 8 adaylıkla oldukça iddialı görünse de En İyi Fim için çok şansı olacağını sanmıyorum. Clint Eastwood yapımcılığındaki American Sniper (Keskin Nişancı) filmi ise 6 dalda adaylıkla iddialı filmlerden bir diğeri.

Amerika’da gişede birinciliğe yükselen filmde Bradley Cooper başrolü üstleniyor. Clint Eastwood’a büyük hayranlık duyuyorum, Bradley Cooper’ın ise çoktan Oscar’ı almış olması gerektiğini düşünüyorum ama henüz izlemediğim için bu filmle ilgili çok da iddialı konuşmak istemiyorum.

Selma (Özgürlük Yürüyüşü): Brad Pitt’in yapımcılığını üstlendiği film, Martin Luther King ve Lyndon Baines Johnson’ın Amerika’yı değiştiren sivil haklar yürüyüşleri üzerine odaklanıyor.

Son yıllarda benzer dokular üzerine çok film yapıldığı düşünüldüğünde, “En İyi Film” kategorisinde ödül alması biraz zor görünüyor ama başrol oyuncusu David Oyelowo performansıyla izleyenleri büyülüyor.

The Theory of Everything (Her Şeyin Teorisi): Oscar’ın bir başka biyografik filmi. Bu kez, ünlü fizikçi Stephen Hawking’in özel hayatı beyaz perdeye yansıyor. Hawking’i canlandıran, Eddi Redmayne ise Oscar’ın habercisi Altın Küre’yi kucaklayarak, Oscar yarışındaki iddiasını ortaya koyuyor.

Whiplash: En sürpriz filmlerden biri. 5 dalda adaylığı bulunan, bir aydan kısa bir sürede çekimleri tamamlanmış yapım kesinlikle kaçırılmaması gereken bir film. “En İyi Film” olmasa da “Ses Miksajı” kategorisinin en iddialı filmi bana göre.

DİĞER YENİ YAZILAR