İşte genç kızlarımıza örnek bir iş kadınımız!

Geçenlerde Opet Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk ile tanıştım ve çok hoş bir sohbet gerçekleştirdik

Haberin Devamı

Geçenlerde Opet Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk ile tanıştım ve çok hoş bir sohbet gerçekleştirdik. Eşiyle yaşamlarına öğretmen olarak başlamış bu aile, karşılaştıkları bazı zorluklar sonucunda, asıl mesleklerinden ayrılıp Mersin'de madeni yağ ticaretine başlamış, zaman içinde işletmelerini geliştirerek işlerini bugünkü beş yüz küsur Opet ve Sunpet akaryakıt istasyonlarının hatırı sayılır hacmine vardırmışlar.

Nurten Öztürk, kısa sandre renkli saçları ve zarif inceliğiyle bana Fransız aktris Michelle Morgan'ı anımsattı. Ancak fiziki hoşluğundan çok daha önemli kabul ettiğim yaşam görüşleri var, bu çalışkan ve örnek alınması gereken iş kadınımızın.

"Hedefimi soruyorsunuz. Hedefim, yurdun tüm köşelerinde zor şartlar altında var olmaya çalışan kadınlarımızı eğitmek, bilinçlendirmek, üretime maddi imkânlar kazanarak katılmalarını sağlamak. 'Beyaz Bayraklı Opet İstasyonları' kampanyamız çerçevesinde, Anadolu'yu karış karış gezme imkânı buldum. Hijyenin önemini defalarca eğitim seminerleriyle insanlarımıza aktarmaya çalıştık. Şimdi ise kadınımızın bilinçlenmesi için, hakkını arayabilen, eğitimli bir varlık olması için çalışmalar yapıyoruz. İstanbul'da bir merkez kuruyoruz.

Buraya devam edecek genç kız ve kadınlarımız hem meslek sahibi olabilecekler hem de çocuklarını daha eğitimli bireyler olarak yetiştirebilecek donanıma sahip olacaklar."

Türk kadınının eğitilmesi gerektiğini istatistiklerle anlatarak söze devam eden Nurten Hanım'ın, değişik kültürlerle doğup büyümüş, yurdun değişik yörelerinde yaşayan kadınlarımıza 'tepeden bakılmasına' itirazı var. "Bu yaklaşımla eşitliği sağlamanız mümkün olamaz ve kopukluk başlamış olur" diye düşünüyor. "Siz bir mesajı, anlaşılır bir seviyede takdim ederseniz ancak hedefi bulabilirsiniz. Yoksa yansıtmak istediğiniz fikirler bir kulaktan girer, diğerinden çıkar" diyor.

Nurten Öztürk ile konuşurken benim düşüncelerimle onun görüşlerinin pek çok noktada örtüştüğünün farkına vardım. Bu gerçeğin altını ben de çizmek istiyorum. İnanınız bana, yıllardır bir salon dolusu dinleyicisinden kopuk o kadar çok konuşmacıya şahit oldum ki şaşar kalırsınız.

Eğitim ve bilim kurumlarımızda yıllarca bilenmiş zekâ ve zengin kelime hazneleriyle fikir ve bulgularını ifade eden bilim kadınlarımız ve erkeklerimiz, salonda 'çıt çıkarmadan' onları dinleyen kadınlarımıza hitap ettikten sonra "Sorularınız var mı?" diye sorduklarında ya eller hiç kalkmaz veya kalksa bile konferans konusundan çok daha farklı ve çoğu kez ele alınan konudan uzak dertlerini dile getirdikleri görülür.

"Değişim ve evrimin kadın sayesinde olacağını biliyoruz. Kadın bilinçlenip, değişim ve devrimi arzu etmeli. O duruma gelinceye kadar, sabırlı olmak zorundayız" diyor Nurten Hanım.

Gerçekten bence de erkek egemen toplumumuzda kadının silkinmesi, hakkını araması, lehine düzenlenmiş yasalardan haberdar olarak onları yeterince kullanması için katetmesi gereken mesafe bir türlü kısalmıyor. Yıllardır ben ve meslektaşlarımın her gün ekranlardan seslenmemize rağmen, durumlara açıklık getirmemize rağmen, yazılı basında arkadaşlarım önemli konuları tekrar tekrar işlemelerine rağmen, zaman zaman sanki ileriye gideceğimize geriye gidiliyor gibi bir hisse kapılıyoruz. Keşke ülkede 200-300 Nurten Öztürk ve eşi gibi müteşebbis aile olsa da bu tempoyu artırabilsek.

Üç çocuk annesi, başarılı iş kadını Nurten Hanım botaniğe meraklı. Doğa hayranı bir fotoğrafçı ve şair. Babası köy enstitüsü öğretmeni olan bu değerli iş kadınımıza dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

DİĞER YENİ YAZILAR