Gazete Vatan Logo

Ağır iftar yemekleri kalp krizini tetikleyebilir

Ramazanın uzun ve sıcak yaz günlerine denk geldiğini belirten uzmanlar, oruç tutan vatandaşları uyarıyor: Kalp krizleri genellikle yemek sonrası geliştiği için uzun süre açlıktan sonra ağır yemek yemeyin!

Ağır iftar yemekleri kalp krizini tetikleyebilir

Kalp krizlerinin genellikle yemek sonrası geliştiğine dikkat çeken tıp uzmanları, “Ramazan ayında özellikle iftar sofraları hafif olmalı” diyor. Ramazan ayının uzun yaz günlerine denk geldiğini belirten uzmanlar, “Uzun süre açlıktan sonra ağır yemek yenmemeli, bu durum kap krizini tetikler” diyerek iftar ve sahur aralığında sık ve hafif yemekler tüketilmesini öneriyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Baltalı, Ramazan ayında oruç tutan veya tutmak isteyen kalp hastaları için hayati derecede önemli tavsiyelerde bulundu.

Oruç tutmadan önce mutlaka doktora gidin

Prof. Baltalı, kalp hastası olan veya koroner kalp hastası olan kişilerin, oruç tutmadan önce mutlaka doktora başvurması gerektiğini belirterek, “Koroner kalp hastaları durumları stabil olduğu müddetçe yani şikayetleri artmadığı müddetçe oruç tutabilirler. Özellikle stent takmış olan by-pass geçirmiş olan hastalar genel durumları iyi olduğu müddetçe herhangi bir akut problem yaşamadıkları müddetçe oruç tutmalarında herhangi bir sakınca yoktur” dedi.

Haberin Devamı

Yüksek tansiyon oruç için sakıncalı

Prof. Dr. Mehmet Baltalı, bazı hastaların oruç tutmasının sakıncalı olduğunu belirterek bu hasta gruplarını şöyle sıraladı:

“Tansiyonu çok yüksek olanlar (Tansiyonu stabil olmayan ilaçla tansiyonu düşürülmüş olanlar)

Akut bir hadise geçirmekte olan veya geçirmiş olanlar (Uzun süre açlık bu hadiseyi tetikler)

Kalp krizi geçirme riski olanlar.”

Oruç tutanların ilaç saatleri nasıl olmalı?

Kalp hastalarının Ramazan ayında ilaç kullanma saatlerinin değiştirilebileceğini ifade eden Prof. Baltalı, “Eğer aynı saatlerde ilaç kullanma mecburiyeti yok ise ilaç saati değiştirilebilir. Birçok ilaç 24 saat etkili olduğu için günde 1 veya 2 defa kullanmak yetebiliyor, bu yüzden hastalar endişe duymamalı. Örneğin tansiyonu yüksek olanlar ilaç saatleri değiştiğinde tansiyon takibi yaparlarsa herhangi bir problem oluşmayacaktır. Hastanın yüksek tansiyonu var ise oruçlu olduğu saatlerde herhangi bir şikâyeti olursa doktoruna başvurması gerekir” uyarısında bulundu.

Haberin Devamı

Yemekten sonra tempolu yürümeyin!

Ramazan ayında egzersizin önemine de değinen Prof. Baltalı, “Yürüyüş yapılabilir. Ancak çok sıcak ve çok soğuk havalardan kaçınmak gerekiyor. Örneğin yaz aylarında sabah erken saatlerde hava çok ısınmadan yapılan yürüyüşlerin faydası olacaktır. Çok sıcak veya çok soğuk havalarda yapılan yürüyüşlerin özellikle oruç tutan insanlarda faydadan çok zararı olur. Çok ağır yemekten sonra çok tempolu bir yürüyüş önermiyoruz. Yemekle yürüyüş arasında en az 2 saat olmalı ve egzersizi yapan kişi çok tok ya da çok aç olmamalı” uyarısında bulundu.

İftar ve sahur arasında hafif yemekler yiyin

Uzun süreli açlığın ardından ağır yemekler tüketilmesinin kalp krizi riski oluşturabileceğini belirten Prof. Mehmet Baltalı, “Uzun süreli açlıkta kalp krizi riski daha çok görülmüyor ancak genel olarak baktığımızda kalp krizinin oluştuğu saatler değişebiliyor. Kalp krizleri yemek sonrası gelişiyor dolayısıyla uzun süre açlıktan sonra oruç açılırken ağır yemek yenmemelidir bu durum kap krizini tetikler. Oruç tutan kişiler sık ve hafif yemek yemelidir. Özellikle iftar ve sahur aralığındaki zamanda sık ve hafif yemekler tüketilmelidir” dedi.

Haberin Devamı

Kalp ve şekeri olan doktora danışmalı

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Baltalı, uzun süre aç kalan yani oruç tutan kişilerin kan şekeri düştüğü için çok daha fazla ve hızlı yemek yediklerini, bunun da tansiyon ve şeker dengesinde oynamalara neden olduğuna dikkat çekti. Dr. Baltalı, “Sıcak günlerde tutulan oruçta sıvı kaybı oldukça fazladır. O nedenle kalp, tansiyon ve şeker hastalarının öncelikle genel kontrol yaptırması gerekiyor. Kontrole gitmeyen kişiler tehlike taşıyor. Hastalık önceden bilinmediği için acil müdahale edilebilir duruma gelebiliyor” dedi.