Ağca'nın avukatlarına protesto

MİLLİYET Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi'nin katili, Papa'ya suikast düzenleyen Mehmet Ali Ağca avukatlar aracılığıyla yaptığı yazılı açıklamada, "Ben Ağca her türlü terörizmi ve suçu lanetliyorum. İnsanlara sevgi ve şefkat kültürünü vaaz ediyorum. İpekçi ailesi asil ve saygıdeğer insanlar, kendilerini sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Elli bin insanın katili komünist canavar `Apo serbest bırakılsın' diyen komünist çeteler `Masum Ağca idam edilsin' diyorlar"dedi. Ağca'nın avukatı eski Kartal Cumhuriyet Savcısı Yılmaz Aboşoğlu ise "Sayın Ağca 'masumum' diyor. Abdi İpekçi konusunu tekrar geriye dönüp tekrar incelemenizi isterim.

Duruşma zabıtlarını, açıklamalarını ve beyanlarını tekrar incelemenizi isterim" diye konuştur

Mehmet Ali Ağca'nın avukatları Gökay Gültekin, Melahat Uzunoğlu ve Yılmaz Aboşoğlu, hukuk bürolarının bulunduğu Mecidiyeköy Büyükdere Caddesi 26 numara girişindeki bir Tekel Bayisi önünde basın toplantısı düzenledi. Gökay Gültekin, büroda yapmayı düşündükleri basın toplantısını basın mensuplarının yoğun ilgisi ve kalabalık nedeniyle dışarıya aldıklarını ifade etti. Mehmet Ali Ağca'nın el yazısıyla yazdığı 1 sayfalık mektubu avukat Melahat Uzunoğlu okudu.

HİÇBİR KURUM VE KURULUŞLA BAĞLANTIM OLMADI

Mehmet Ali Ağca mektubunda, "Ben Mehmet Ali Ağca masumum. Ben Ağca her türlü terörizmi ve suçu lanetliyorum. İnsanlara sevgi ve şefkat kültürünü vaaz ediyorum. İpekçi ailesi asil ve saygıdeğer insanlar, kendilerini sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Elli bin insanın katili komünist canavar `Apo serbest bırakılsın' diyen komünist çeteler `Masum Ağca idam edilsin' diyorlar. Türkiye'de resmi veya gayri resmi hiçbir kurum ve kuruluş ile bağlantım olmadı. Bir avuç ülkücü hariç. Masum Ağca üzerinden bazı resmi kurumları suçlamak vicdansızlıktır. Ahlaksızlıktır. Ben Ağca iki yıl içinde Vatikan kaynaklı yazılı tarihi belgelerle BİRİCİK EBEDİ MESİH olduğumu ispat edeceğim. Bütün dünyanın bu yüzyıl içinde yıkılacağını kesin belgelerle ispat edeceğim. MESİH Mehmet Ali Ağca"

OTEL MASRAFINI KARDEŞİ ÖDEMİŞ

Ağca'nın Ankara'da kaldığı otel masraflarıyla ilgili soruya Gökay Gültekin, "Sayın Ağca'nın Ankara'daki yaklaşık 2 bin 900 TL'lik otel masrafı kardeşi Adnan Ağca'nın kredi kartından çekildi. Bu fatura içinde orada kırılan masalar, abajur ve avizelerin de parası var" dedi.

Yılmaz Aboşoğlu da bir başka soru üzerine, Ankara'dan İstanbul'a getirilirken basın mensuplarını taşıyan araçların önünü kesip tehdit edenlerin Ağca'nın çocukluk arkadaşları olduğunu söyledi. Ağca'nın avukatlarından Gökay Gültekin de, "Orada yol kesen ve tehdit eden insanlarla bizim ve sayın Ağca'nın hiçbir ilgisi yok. Hepinizden bu konuda özür diliyoruz. Bundan sonra böyle bir şey olmayacak. Söz veriyoruz" diye konuştu. Gültekin, "Kendisi hakkındaki iddiaları yakında açıklayacak. Hiçbir televizyon kanalıyla görüşmedi. Hiçbir para almadı. Bu konu mevzubahis değil. Vatikan'a gitmek istiyor. Vatikan'a başvuru yapıldı cevap bekliyoruz." dedi.

AVRUPA YAKASINDA BİR OTELDE KALIYOR

Ağca'nın hiçbir sponsoru olmadığını belirten Yılmaz Aboşoğlu, "Şu an İstabul Avrupa Yakası'nda bir otelde kalıyor. Yıldız sayısını söylemiyorum. Bu konu çok eleştirildi. Sadece birkaç gün kafasını dinlemek istiyor. Bu masrafları yine kardeşi karşılayacak. Sayın Ağca'nın bugünkü açıklamasında ince bir detay var. 'Masumum' diyor açıklamasında. İpekçi ailesine karşı bir mesajı var. Sayın Ağca bir belgesel hazırlayıp bir kitap yazmak istiyor. Bu konuda bir kuruluş ya da şahısla irtibat içinde değil. Ankara'dayken bir odaya hapsolmuştu. Şu anda rahat. 'Tüm yaşamım boyunca pişman olduğum hiçbir nokta yoktur. Gurur duyuyorum' diyor." dedi.

ALNIMIZ AK

Mehmet Ali Ağca'nın 2006 yılında Kartal Cezaevi'nden 8 gün için yanlışlıkla erken tahliye edildiğinde Kartal Cumhuriyet Savcısı olan daha sonra istifa eden avukat Yılmaz Aboşoğlu, bir basın mensubunun bugünkü gazete manşetiyle ilgili olarak, "Bu konuyu önemsemiyorum. Basın etiği açısından yazan arkadaşlara sorun. Tekrar değerlendirsinler. Bizim alnımız ak" diye cevapladı.

ÖNCE İPEKÇİ'NİN HESABINI VERSİN

Öte yandan basın toplantısı sırasında yoldan geçen Haydar Kılıç isimli vatandaş "Önce Abdi İpekçi'nin hesabını versin" diye bağırdı. Kılıç, sivil polisler tarafından uzaklaştırıldı. Açıklamanın ardından avukatlar Mehmet Ali Ağca'nın 1 sayfalık mektubu ile TİME dergisinin 3 kapağının fotokopilerini bir zarfın içinde basın mensuplarına dağıttı.