‘Yoksa bize de mi sehven’
Aralarında eski Terörle Mücadele Şubesi Müdürü Yurt Atayün’ün de bulunduğu 12 zanlının, ‘sehven yükleme yapılabilir’ korkusuyla adli emanete konulan cep telefonlarını kamera huzurunda, tutanakla teslim almak istediği ortaya çıktı
Dün sabah saatlerinde çok sayıda şüpheli adliyeye sevk edilirken aralarında eski Terörle Mücadele Şubesi Müdürü Yurt Atayün’ün de bulunduğu 12 kişi emniyette bekletildi. Bir süre sonra 12 zanlının işlemlerinin uzun sürmesinin nedeninin ‘sehven’ korkusu olduğu anlaşıldı. İddialara göre, zanlılar gözaltına alındıklarında adli emanete konulan cep telefonlarının ve kişisel eşyalarının karıştırıldığını öne sürdü. Şüphelilerin telefonlarına herhangi bir sehven yükleme yapılmaması için telefonlarını tutanakla kamera huzurunda teslim alma talebinde bulundukları belirtildi. Bu talep üzerine her kişi için ayrı ayrı tutanak tutularak eşyaları teslim edildi. Bu işlemlerin uzun sürmesi üzerine de ifade almak isteyen savcılar ile polisler arasında gerginlik yaşandığı öne sürüldü.
Hem mağdur hem şüpheli
‘Sehven’ korkusu Ergenekon davasında gözaltına alındıktan sonra cep telefonuna yükleme yapılan Teğmen Mehmet Ali Çelebi’yi getirdi. Operasyonda Ergenekon’u anımsatan bir başka benzerlik daha yaşandı. İstihbarat Şube Müdürü komiserlerinden Serkan Durmaz, Selam Tevhid örgütü soruşturmasında şüpheli olarak gözaltına alınmıştı. Ama Durmaz, yasadışı dinlemelerle ilgili yürütülen soruşturmada aynı zamanda mağdur olarak yer alıyor. Durmaz’ın kendisini yasadışı dinleyenlerden şikayetçi olmadığı öğrenildi.
Suçlamaları reddettiler
Mahkemeye sevk edilen 14 emniyet mensubunun, İstanbul 1. Sulh Ceza Hakimliği’nde verdikleri ifadelerde haklarındaki suçlamaları kabul etmediği öğrenildi. Mahkeme tarafından serbest bırakılan polis memuru Ali Kavlak, “Bizim mesleğimiz hiyerarşik yapı içerisinde bulunan polis memurundan TİB’e kadar uzanan yargı sürecinden geçen bir işlemdir. Eğer bir örgüt suçlaması varsa bizimle birlikte karar veren hakim ve TİB yetkililerinin de burada olmaları gerekir” diye konuştu.
‘Dinlemeler hukuka uygun’
Tutuklanan komiser Mehmet Dilaver de kendisini “Hiçbir suretle aleni olmayan konuşmaları kaydetmedim. Emniyet teşkilatı kanunu sıralı amirler zincirinde görevimi ifa ettim, etmeye de devam ediyorum. Bu şekilde davranmam yasal bir zorunluluktur” sözleriyle savundu. Yine tutuklananlardan komiser Şeref Bolat da hakkındaki iddiaları reddederken, “Mahkeme kabul ederse dinleme faaliyetine başlanır. Kabul görmediği takdirde dinlemeler yapılmaz. Reddedilen çok sayıda kararımız mevcuttur. Bu kararımızı da İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan getirilmesini istiyorum” ifadelerini kullandı. Hiyerarşik yapı içerisinde önleyici dinleme yaptıklarını söyleyen tutuklanan komiser İsmail Torlar da hakkındaki iddiaları reddetti.
Teğmen Çelebi’ye ‘sehven’ yüklenmişti
Zanlı polislerin ‘sehven’ iddiaları, Ergenekon davasında 16,5 yıl hapis cezası verilen Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi’yi akıllara getirdi. Çelebi’nin emniyette gözaltında bulunduğu sırada cep telefonuna Hizbut-Tahrir örgütüne ait numaraların yüklendi ortaya çıkmıştı. Yapılan araştırma sonucunda emniyet yüklemenin ‘sehven’ yapıldığını iddia ederken Çelebi bu gelişme üzerine emniyet mensuplarına dava açmıştı. Davanın tek sanığı olan polis memuru Hanifi Öpaydın yargılama sonucunda ‘suçun unsurları oluşmadığı’ gerekçesiyle beraat etmişti.
‘O telefon Çoban’ın’
Mahkeme tarafından serbest bırakılan polis memuru İlhan Polat da suçlamaları kabul etmeyerek ‘Ferdi Abeş’ isimli polise ait telefonun DHKP/C iddiası dinlemesi ile ilgili olarak “Bu telefonun ‘Çoban’ kod adlı DHKP/C mensubu tarafından kullanıldığı anlaşılacaktır” dedi.
En son o kaldı
Operasyon kapsamında gözaltına alınan 114 şüphelinin hepsi adliyeye sevk edilirken, eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün’ün emniyet müdürlüğündeki işlemleri en sona kaldı. Gözaltına alındığında Atayün’e ters kelepçe takılması tartışma yaratmıştı. Atayün’ün şov yapmak için ters kelepçeyi kendisinin istediği iddia edilmişti. Bugün Atayün sağlık kontrolüne kelepçesiz götürüldü.
