'Büyükanıt da yargılanmalı'

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan fezleke için ilginç yorum: Bana da 1 numara diyebilirler. Gizli tanığa, dilekçeye ihtiyaç var o kadar.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın çeşitli konuşmalarında tek parti dönemini eleştirmesine ve hakkındaki fezlekeyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bir grup gazeteciyle sohbet eden Kılıçdaroğlu, “Başbakan ‘BDP tek parti iktidarındaki CHP’dir, ikiz kardeşidir’ dedi” hatırlatması üzerine dikkat çeken şu yanıtı verdi: “Tarih bilgisi eksik desem doğru demiş olurum. Tek parti dönemini iyi incelesin. Zaman zaman beraber fotoğraflarını bilboardlara astığı rahmetli Adnan Menderes de CHP’liydi. Ona ne diyecek... Celal Bayar da CHP’liydi ona ne diyecek. Ya yakın tarihi iyi bilecek o zaman onun üzerine politika yapabilir. Bizim de tek parti dönemine eleştirilerimiz var. Nazım Hikmet bu ülkede kaçmasına yol açıldı. Onlar (AKP) Nazım Hikmet’e sahip çıkmıyor ama CHP sahip çıkıyor. Sabahattin Ali öldürüldü tek parti döneminde. Tek parti dönemi eleştiriyoruz. 1936’larda Behice Boran ve arkadaşlarının üniversiteden atılmaları da tek parti döneminde oldu. Tek parti dönemini salt CHP diye düşünmek doğru değil. O dönem sosyal demokrasi de tam anlamıyla yoktu. Artık sosyal demokrat partiyiz.”

Evren bile yapamadı

Hakkındaki fezlekeyi beklediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Değişik çevreler yazıya döküyordu” dedi. Kılıçdaroğlu diğer siyasi parti liderleri hakkında fezleke bekleyip beklemediğine ilişkin soruya da, “Herhalde diğerleri için zamanlamayı farklı bir olayın ardına getirebilirler. Hergün her sabah neyle karşılanacağını bilinmiyor” karşılığını verdi. Hakkındaki fezlekenin ardından CHP’nin de soruşturmada “Suç merkezi” olarak gösterilip gösterilmeyeceğine dair bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Olabilir. Beni de 1 numara olarak, terör örgütü toplantı halinde diyebilirler. Gizli tanığa, dilekçeye ihtiyaç var o kadar. Geçmişte acılar yaşamış mazlum rolü oynamış, haksızlığa uğramış bir kişinin bugün geldiği nokta ilginçtir” değerlendirmesi yaptı.

Kılıçdaroğlu, dün Ankara Ticaret Odası Toplantı Salonu’nda düzenlenen 11. Ulusal Tarım ve Gıda Kongresi’ne katıldı. CHP lideri, yaptığı konuşmada “Fezleke vız gelir, tırıs geçer” dedi ve şöyle devam etti: “Bizi konuşturmuyorlar. Siz hiç meraklanmayın biz sonuna kadar konuşacağız, mücadele edeceğiz. Fezleke gelmiş, fezleke gitmiş... Bunlar vız gelir tırıs geçer. Yeri zamanı gelirse hapse girmekten de korkmam, yeter ki bu ülkede halkın yanında olmayı sürdürelim. Adil yargılamayı etkilediğim iddia ediliyor. Adil bir yargılama varmış bu ülkede, ben konuşarak bu adil yargılamayı etkiliyormuşum. Kenan Evren bile bunu yapamadı. Nasıl bir demokrasi anlayışıdır bu. Onun için tabloları, duruşumuzu yeniden özden geçirmemiz lazım. Halka yakın, halkıyla kucaklaşan insana bizim gitmemiz lazım. Onunla beraber olmamız lazım.”

‘Büyükanıt da yargılanmalı’

KILIÇDAROĞLU, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un tutuklanmasına neden olan dava kapsamında Yaşar Büyükanıt’ın da yargılanması gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu şöyle dedi:

YÜCE DİVAN: Bir Genelkurmay Başkanı’nın ‘terörist’ ilan edilmesi o iddianameyi tümden boşa çıkarmıştır. Kaçma şüphesi yok. Neden tutukluyorsunuz ? Bir de özel mahkemede yargılıyorsunuz. Oysa yapılması gereken Yüce Divan’da yargılamaktı. Bu dava kapsamında Büyükanıt da yargılanmalı. Hem böylece Dolmabahçe görüşmesinin de sır perdesi aralanabilir. Dolmabahçe sırları durdukça Büyükanıt dokunulmazdır. Seçilmiş bir hükümete karşı Andıç düzenlemesini hukuki bulmam.

ULUDERE: O istihbaratı kim verdi hala soruyorum. Ya Amerika ya da İsrail verdi. Genelkurmay biliyor kim olduğunu. Genelkurmay’a ‘git vur’ diyenler kimlerdi? Netleşmiş bir bilgi gidiyor Silahlı Kuvvetler’e. PKK son aylarda yapılan operasyonlarla çok sıkışmıştı. O operasyonlarda istihbaratı veren kurumla bu olaydaki kurum aynı. Daha önceki istihbaratlar doğru çıkınca bunu da doğru kabul etmişler. Bu olay onlar için fırsat oldu. Sınır ötesi operasyon tek başına Genelkurmay’ın vereceği bir karar değil. Hükümet talimat vermeden vurulamaz.

‘Söylediklerini bir kez daha okumalı’

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, gazetecilerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını istemesiyle ilgili sorularını yanıtladı. Bozdağ, şöyle dedi: “Fezleke düzenlenmiş olmasını, siyasiler açısından doğru görmüyorum, ama siyasilerin de konuşma yaparken hakareti içeren veyahut yargı görevi yapanları suçlayan ve onları başkalarının emrinde gösteren üsluplardan kaçınması lazımdır. Kılıçdaroğlu’nun bu söyledikleri sözleri alt alta koyup, bir kez daha okuyup ’Bunu ben mi söyledim, bu söylediklerim yargıya dönük eleştiri mi? Yoksa başka bir anlam mı taşıyor’ diye bir kez daha okumasını öneriyorum. Yargıyı ben de çok eleştiren bir insanım. ma bugüne kadar yargıçların şahsına veya savcıların şahsına dönük bir ifadeyi hiç kullanmadım. Doğru da görmedim. Biz kararları eleştiririz.“