Koruyucuların koruyucuları

Haberin Devamı

Pazar günü hayatımın en ilginç toplantısına gittim. Koruyucu aileler toplantısına!
Çocuk Esirgeme Kurumu, arada sırada böyle toplantılar düzenliyormuş. Ben de taze bir koruyucu aile olarak ilk toplantıma gittim.

Açıkçası neyle karşılaşacağıma dair en ufak bir fikrim yoktu. Ama çok da merak ediyordum. Bu, dünyanın en güzel “işini” yapan aileler nasıl insanlardır diye.

Gördüm ki “iyi” insan olmanın hiçbir kaidesi yok. Türkiye’nin her kesiminden değişik değişik aileler vardı. Başı örtülüsü vardı, mini eteklisi vardı, yaşlısı vardı, genci vardı... Üniversite, lise, ilkokul her eğitim düzeyinde, her gelir seviyesinde çok güzel insanlar vardı.

Hatta yeni evlisi bile vardı! Çok şaşırdınız değil mi? Ben de! Verda ve Serdar, kendi çocuklarını doğurmak yerine dünya tatlısı bir kız almışlar kurumdan. Hayır hiçbir sağlık sorunları yok. Sapasağlamlar, gepegençler. Ve çokçok tatlılar. Her ikisinin de ailesi çok kızmış. “Önce kendi çocuğunuzu yapın, sonra çok isterseniz el alemin çocuğunu alırsınız” demişler. Ama Verda ve Serdar dinlememiş, kararlarında direnmişler. Minik bir kız almışlar.

Benim Piti onlarınkinden iki üç ay sonra gelmiş bana. Ben ballandıra ballandıra yazmaya başlayınca yazılarımı ailelerine göstermişler. Yazılarım sayesinde durum biraz “normalleşmiş”. Eskisi gibi çok ses etmiyorlarmış.

Bilirsiniz, kendini bir halt sanan köşe yazarlarından değilim. Darbeyi önlediğini veya hükümete verdiği ayarlarla memleketi kurtardığını veya eğitim politikasına yön verdiğini veya sosyeteyi hizaya soktuğunu sanan gafillerden değilim. Fakat bunu duyunca nasıl mutlu oldum anlatamam... Ben burada kendi kendime bir şeyler yazıyorum diye sanırken meğer bazı insanların hayatlarına hiç tahmin edemeyeceğim şekillerde dokunuyormuşum.

Ne yalan söyleyeyim bunu bilmek iyi geldi... Piti sayesinde kendimi son beş aydır acayip iyi hissediyordum, Pazar günü daha da iyi oldum...

Adımız “koruyucu aile” ama kim kimi koruyor acaba? Ben mi Piti’yi, Piti mi beni?

Bu Cuma Bornova’dayım

“Uzun zamandır Piti hakkında yazmıyorsun” dedi arkadaşım. Piti hakkında yazmıyorum ama konuşuyorum. Geçen Çarşamba Nişantaşı’ndaki Citi’s AVM’nde Ayşe Arman ile canlı röportaj yaptık. (Tweeter’da da canlı röportaj deyip durdum, sanki ölü röportaj mı varmış gibi. Ayşe Arman röportajlarını hep yazılı olarak kamuoyuyla paylaşıyor ya... Ondan bunlara da canlı röportaj dedim..)

Açıkçası bu kadar güzel olacağını hiç tahmin etmemiştim. Bu kadar ilgi göreceğimi de... Bizi izleyenlerle kah güldük, kaç ağladık... Sayemde birkaç kişi daha bir çocuğun koruyucu ailesi olmak istediyse (ki bir aileyi sonra Pazar günü Çocuk Esirgeme Kurumu’ndaki toplantıda gördüm) ne mutlu bana...

Bu Cuma ise (29 Kasım 2013) İzmir Bornova’da olacağım. Bornova Belediyesi’nin her Cuma düzenlediği paneller var. İşte bu Cuma konuşmacı olma sırası bende. Bornova Uğur Mumcu Sanat Merkezi’nde saat 17:00’de Koruyucu Ailelik hakkında konuşacağım. Selden başınızı alabilirseniz (bu arada çok geçmiş olsun İzmir’e), İzmirli okurlarımı beklerim. (Nimet Anne, sizi de!)

DİĞER YENİ YAZILAR