Yeni sistemde denetim nasıl?

Seçim bitti, bundan sonra neler olacak sorusunu sık sık duyuyoruz.

CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu Türkiye’nin deneyimli, uzman Anayasa hukukçularındandır.

Yaptığı açıklamalarda, örneğin Pazar günü Cumhuriyet’te çıkan mülakatında bu sorunun cevabını veriyor.

Kaboğlu’nun, yeni getirilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde ne yapılması gerektiği konusundaki görüşleri şöyle:

“Anayasaya göre yasama yetkisi devredilemez. Her şeye rağmen yasama organı kendi yetkilerini kullanmalı, kullanabilir.

Bunun için mücadele vermeli.

Anayasa’yı değiştirirken ‘biz Meclis’i güçlü kılmak için bunu yaptık’ dediler. Şimdi, tutarlıysanız, siz yürütme görevinizi yapın, biz de yasama görevimizi yapalım deme zamanı.

Sadece muhalefetin gücü yetmez. İktidar milletvekillerinin de en azından bir kısmı buna inanmalılar”.

Parlamento bağımsız mı?

Türkiye’nin “seçimden hiç çıkmadığını, sandık müptelası olduğumuzu” vurgulayan Prof. Kaboğlu, Meclis’in görevini hükümetten bağımsız olarak yapması gerektiğini söylüyor.

Haberin Devamı

Ancak yeni sisteme baktığınızda bunun neredeyse imkansız olduğu görülüyor.

Cumhurbaşkanı-başbakan ve hükümet, ünvanı hala cumhurbaşkanı olarak korunan “başkan” tarafından temsil edilecek.

Yani “yürütme” yetkisi cumhurbaşkanına ait.

Kabine (bakanlar) yok, cumhurbaşkanı yardımcıları Cumhurbaşkanı tarafından “atanan” kişiler olacak.

Seçilmiş olmadıkları için kolayca değiştirilmeleri mümkün ve böyle bir durumda “milletvekili de olmamaları nedeniyle” ortada kalacaklar.

Dolayısıyla kesin bir “cumhurbaşkanına bağımlılık” söz konusudur.

Parlamentoya (yasama) gelince…

Seçimden “Meclis çoğunluğunun Ak Parti ve MHP’den oluşan Cumhur İttifakı’na ait olduğu” bir sonuç çıktı.

Bu durumda muhalefet partilerinin Meclis’te varlık göstermesi pek mümkün değildir..

Destek hazır!

Ak Parti herhangi bir konuda MHP ile anlaşmazlığa bile düşse şimdiden İYİ Parti’den “Biz varız” mesajları geliyor.

Dün İYİ Parti Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş bu ihtimali bir kez daha dillendirdi.

Açıklamasında “Hükümet mi olursunuz, ortak mı olursunuz bunu zaman gösterecek” dedi.

Haberin Devamı

Görünüşe bakılırsa “Ak Parti ile ortaklık” konusu onlar için olması muhtemel bir durum. Bu da gösteriyor ki, aynı durumda hangi parti iktidarda olursa olsun demokrasi açısından hayati önem taşıyan “güçler ayrılığının” uygulanması sözde kolay, uygulamada ise çok zor.

Meclis çoğunluğunu her şart altında sağlayabilecek olan yürütme (başkan), KHK’lar dışında da kanun çıkarmada sıkıntı yaşamayacaktır.

Meclis’in “bağımsız bir denetim” görevi yapması nasıl sağlanacak, merak konusudur.

HSK üyelerinin çoğunluğu da cumhurbaşkanı ve Meclis tarafından seçildiğine göre “bağımsız yargı denetiminin” nasıl sağlanacağı ayrı bir sorudur.

Bu sistemin “demokrasiye sadık kalınarak, denetleme sağlanarak” işleyip işlemeyeceğini zaman gösterecek.

Yeni erken seçimlere yol açılmaması için “işlemesini” diliyoruz.

DİĞER YENİ YAZILAR