Rezaletin daniskası!
Erdoğan’ın Rize’de “Gerçek çevreci benim” demesinin ardından Sinop’ta “nükleer karşıtı” yabancı çevreci gençler kamptan atıldı
Başbakan Erdoğan önceki gün memleketi Rize’de hidroelektrik ve nükleer santral yapılmasına karşı çıkan çevrecileri eleştirip “Ele avuca gelecek hiçbir işleri yok. Sadece boş vakitlerini değerlendiriyorlar” demesinin ardından Sinop’a nükleer karşıtı eylem için gelen 70’i yabancı 200 kişi bulundukları kamptan çıkartıldı. Sinop Valiliği Cuma günü, Erdoğan’ın açıklama yaptığı dakikalarda nükleer karşıtı eylemlerin şehrin imajını ve huzurunu kaçırmaya başladığını gerekçe gösterek, Sarıkım Doğal Hayatı Koruma Alanı’nda gerçekleşen Ekotopya Uluslararası Çevreciler Buluşma Kampı’nın dağıtılmasını istedi. Kısa bir süre sonra da jandarma bölgeye giderek “Kampı 3 saat içinde dağıtın. Siz dağıtmazsanız, biz dağıtırız” dedi. Kamptakilerin “Bizim Cumartesi günü akşam saatlerine kadar yasal iznimiz var” demesi üzerine jandarma çevrecilere Cumartesi sabahına kadar müddet verdi. Çevreciler de bunun üzerine kampı dün öğlen bitirme kararı aldı. Kamp dün sabah da jandarma sesi ile uyandı. Dernek yetkilileri kampta 50 ülkeden 70 yabancı olduğunu ve bu kişilerin uçak biletlerinin 5 gün sonraya kesildiğini bildirerek, süre talep etti. Ancak jandarma dinlemedi. Bunun üzerine valilik önünde izin gösteri düzenleyen gençlere polis sert müdahalede bulundu. Başbakan, Cuma günkü konuşmasında “Sinop’a gitmişler, nükleer santral yapılacak diye... Santral Sinop’a değil, Akkuyu’da yapılacak. Adresi de yanlış almışlar” demişti. Kamp sorumlusu Dilek Özkan ise bunun doğru olmadığını savunarak “Adres yanlış ise Türkiye Atomik Enerji Kurumu neden aylardır Sinop’ta halkı bilgilendirme toplantısı yapıyor” diye sordu. Kampa katılan diğer bir çevreci grup Avrupa Gençlik Hareketi (European Youth for Action) sözcüsü Niklas Hartmann ise “Türkiye vatandaşlarının nükleer gücün ne kadar tehlikeli olduğunu bilmesini istemiyor. Bu yüzden bu tür gösterilere izin vermiyorlar. Türkiye’deki ifade özgürlüğünden kaygı duyuyoruz” dedi.
Sebzeyi kapta yıkamak 18 ton su kazandırır
Anadolu Üniversitesi Çevre Müh. Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Serdar Göncü, su tasarrufuyla ilgili ilginç önerilerde bulundu:
* Dünyada kişi başına düşen su miktarı yıllık 7600 metreküp, Türkiye ise 1450 metreküptür. Yani su fakiriyiz.
* Saniyede bir damla boşa akan su, yılda 2 ton israfa yol açıyor.
* Hergün sebzeleri elde yıkamak yerine su dolu kapta yıkamak, yılda 18 ton su kazandırıyor.
* Çamaşır ve bulaşık makinesi birlikte bir defada 40 litre su harcar. Tam doldurmadan çalıştırmayın.
* Tuvaletlerdeki eski rezervuarlar 12-20 litre, yeni çıkanlar ise 6-7 litre su tüketiyor. Eskileri değiştirin.
* Tıraş olurken, ellerimizi yıkarken açık bırakılan musluk nedeniyle dakikada 15-20 litre su boşa akıyor.
* Diş fırçalarken boşa akan su yılda kişi başına 12 tondur.
* Otomobil ve balkonu hortumla yıkamak 550 litre su harcanmasına neden oluyor.
* 4 kişilik bir ailenin günlük bulaşığını elde yıkamak günde 84-126 litre su demektir. Aynı bulaşığı makinede 12 litre su ile yakayabilirsiniz. Bu da yılda 24-60 ton su tasarrufu sağlar.
Gözaltılar dünya ajanslarında
Başbakanı ve kamptan atılmalarını dün Valilik önünde protesto eden çevreci gençlere polis çok sert davrandı. Polisin tavrı dünya ajanslarınca da eleştirildi. Associated Press (AP) ajansı “Polis barışçıl gösteriyi güç kullanarak dağıttı” dedi. Gösteride 3’ü Türk, 2’si Amerikan, 27’si Alman ve Fransız, 32 gösterici gözaltına alındı.